Defansın önünde Taylan'ı yine tek bırakan Terim, perşembeden yorgun Sivas'a ilk yarı top vermeyip, skoru bulursa galibiyete koşacağına emindi. Babel'in arkasındaki dörtlünün yeteneği tartışılmaz, bugüne kadar yaşadıkları sorun hep güçsüzlüktü.
Bir filmin türü aksiyon bile olsa 90 dakikada tempoyu düşürdüğünüz, diyaloga döndüğünüz, güldürdüğünüz sahneler vardır. Tek plan sahneleri kaç kez çekebilirsiniz ki! Senaryo da aritmetik işidir, zordur ve maliyetlidir. Futbolda da böyle. Dün Galatasaray'ın iki golü de tek plan sahnede usta artistlerin işiydi. İlkinde Emre-Feghouli ve bitiren Belhanda, ikincisinde cephenin arkasına sarkan komutanın kaleyi fethetmesi. Belhanda'nın asisti, Arda'nın golü.
Sivas'ın hücumda etkili silahları var ama orta sahadaki 3 adamı, ligin ilk 10'una giremez. Kaçırdıkları penaltıyı atsalar ikinci yarıda oyuna tutunabilirlerdi. Ancak fırsatı bu kez Fatih Terim verdi. Aksiyon filminde tempoyu düşürme zamanıydı Arda'nın golünden 15 dakika sonrası. Sivas, 55-68 arasında 4 değişiklik yaparken G.Saray'da tabela kalkıp 3 adam değiştiğinde dakika 81'di. Belhanda çıkmaz, Etebo da en az 15 dakika önce girmeliydi. 5 oyuncu değiştirmek zorunda değilsiniz hele de haftada bir maç oynuyorsanız. İşler yolunda giderken neden değiştiresiniz ki? Ama ya gitmediğinde… 5 oyuncu değiştirmek takımın yarısını kenara almak demek ki bu da ilk 11'inizi tekzip etmek demek ama 2-3 değişiklik oyunu yıllardır çözen hamleler. Dün Galatasaray geç kaldı, golde hatalı olan Okan'ın kurtarışları olmasa kayıp yaşayabilirlerdi. Milli ara sonrası daha düz yol bir fikstürleri var. Terim'in yetenekli adamları güçlendikçe G.Saray da ayaklarını yere sağlam basar.