Maçı iki bölümde değerlendirmek gerekiyor. 60 dakikalık bölüm ve de son 30 dakika... İlk 60 dakikada oyunda istediğini yapan ve rakibine üstünlük kuran bir Trabzonspor vardı. İstekli, arzulu maç başlangıcından sonra önde yapılan baskı ve de topun olduğu her yerde rakibe yapılan ikili-üçlü presle kazanılan toplar sonucunda atak girişimleri vardı. Ekuban ve Djaniny ile girilen gol pozisyonlarından sonra gol yine bu ikilinin iş birliğinden geldi. Djaniny'nin getirdiği top ve de Ekuban'la kazanılan gol.
Geçen sezonun en önemli sorunlarından biri olan takım savunmasında bir hayli yol alındığı gerçeği var. Top Göztepeli oyunculara geldiği zaman Nwakaeme, Ekuban ve de Djaniny takım savunmasına hep yardımcı oldular. Bu yüzden ilk yarıda Göztepe'nin Trabzonspor ceza alanında Napoleoni'nin pozisyonundan başka bir tehlikesi olmadı. Ekuban ve de ikinci yarıdaki performansıyla Nwakaeme bu takım için çok önemli iki futbolcu. Bu maçta geldiği günden beri en etkili oyununu ortaya koyan Djaniny de bu ikiliye ayak uydurduğunda ikinci yarıda girilen net gol pozisyonlarını izledik. Bu arada orta alanda Abdulkadir Parmak ve Baker geçtiğimiz haftalara göre daha olumlu görüntüler ortaya koydular. 60'ıncı dakikadan sonra ise önde kaybedilen toplar ve de geri dönüşlerde gerekli yeterlilik olmadığı için orta alanda da fiziksel anlamda düşüşler meydana geldi. Göztepe, ilk yarıya göre Trabzonspor sahasında çok daha fazla görünmeye başladı. Atak girişimleri ilk yarıya göre bir hayli fazlaydı. Uzatmada ise Uğurcan Çakır'ın kurtardığı inanılmaz top ve de ardından gelen üç puanı izledik.
Abdullah Avcı'nın sistemi yavaş yavaş oturuyor. Şu an gelinen noktayı kimse küçümsememelidir diye düşünüyorum.