Alınan üç puan doğaldır ki bundan sonraki maçlar için önemliydi. Çünkü alınan üç puanla birlikte yukarıdaki takımlara daha fazla yaklaşma olanağı var. Bunu da başardılar.
Yalnız ortaya konulan oyun için olumlu düşüncelerimiz ne yazık ki yok. Rıza Çalımbay'ın da oynanan oyundan memnun olmadığını düşünüyorum. Maçın 40. dakikasında Burak'la atılan gole kadarki bölümde topa daha fazla sahip olan, orta alanda üstünlüğü ele alan, ayağa paslarla iki kenardan da ataklar geliştiren taraf Antalyaspor'du.
1-2 pozisyonda da gole yaklaştılar.
Trabzonspor ise kendi sahasındaki maça arzulu, istekli ve coşkulu başlaması gerekirken tam tersi bir görüntü verdi. Özellikle top Antalyaspor yarı alanına geçtiğinde Burak, N'Doye, Castillo ve Yusuf'un aralarında hiçbir uyum yoktu. Önde çabuk kaybedilen toplar ve ardından geri dönüşlerde yaşanılan sorunlar yüzünden Antalyaspor çok rahat bir şekilde Trabzonspor yarı alanına yerleşti. Öndeki oyuncuların takım savunmasına yardımcı olmadıkları için orta alanda Onazi ve Okay'a büyük bir yük bindi.
İkinci yarı Castillo'nun yerine Abdülkadir oyuna girdi.
Fakat oyunda yine organizasyon sorunu yaşayan Trabzonspor, N'Doye'un attığı ikinci golden sonra rahatladı. Yekta'nın yerine El Kabir'i alarak bütün riskleri aldığı andan sonra ise Antalyaspor'un savunmasının büyük boşluklar verdiğini gördük. Çok adamla rakibi eksik yakaladıkları pozisyonlar var. Final pası ve oyuncu tercihi yanlışlıkları farkın artamamasının en büyük nedeniydi. Trabzonspor, son dakikalarda Burak'ın attığı golden sonra oyun olarak istenilen düzeyde olmamasına rağmen farklı galip geldi.
Yalnız yukarıda da belirttiğim gibi alınan bu sonuç kimseyi yanıltmasın. Saha içi organizasyon ve saha içi yardımlaşmada sorunlar fazla.
Bireysel anlamda da bazı oyuncularda düşüş var. Trabzonspor adına oyunda en fazla öne çıkan isim Okay'dı...