Maçtan önce böyle bir oyun beklenmiyordu. Balıkesirspor'dan ders çıkarılmıştır diye düşünülüyordu. Ama şunu söyleyeyim; Erciyes buraya beraberliğe gelmemiş, kazanmaya da gelmemiş... 5 atmaya gelmiş. Büyük takımlar bunu kendi evinde avantaja çeviremiyorsa problem var demektir... Erciyes'te sol bek şut attı, sağ bek şut attı, üç forvetin tamamı şut attı. Murat Yıldırım, Oğulcan pozisyona girdi orta sahadan. Buna karşılık Fenerbahçe'nin "Bu da kaçar mı?" dediğimiz bir pozisyonu yoktu. İkinci yarıya gelince. Bana göre Erciyes'in ofsayt çalınan pozisyonu gol. Hakem, daha doğrusu yardımcı hakem Alpaslan hoca atladı ve Erciyes'in iki puanı gitti. 90'da da Fenerbahçe'nin net penaltısını vermedi. Erciyesli kontrolsüz atlıyor ve Diego penaltıyı alıyor.
Fenerbahçe 2-4-4 ile başladı maça. İkinci yarıda ise iki değişiklik yaptı ve 3-4 pozisyona girdi. Ancak taktik düzeni olmayan, karambole dönen bir oyun vardı.
Sonuçta futbolu taraftar anlıyor. Kazanırken dahi mutlu etmeyen bir Fenerbahçe var artık sahada. Düşünün takım kritik bir maça çıkıyor; saat de fena değil, pırıl pırıl bir hava var. Bir 30 bin olması lazım tribünlerde ama demek ki tatmin etmiyor taraftarını Fenerbahçe. Çünkü ümidini kaybetmiş taraftar. Çünkü takıma güvenmiyorlar, inanmıyorlar. Bir yerde "Lastik patlayacak" diyorlardı ve bu beraberlikle Fenerbahçe çok ciddi bir yara aldı. Geçen haftaki Sivas maçı ve öncesi. Sadece kötünün iyisi bir oyunla kazanılan Galatasaray maçı var.
Oyunla ilgili taktik ne yazsak boş. Fenerbahçe vasat kalecisinden kötü Webo'suna kadar, Gökhan ile Caner'in de düşük olduğu bir maç oynadı. Her zaman çok iyi oynayan Mehmet Topal bile vasattı aşamadı. Ama şuurunu, kontrolünü kaybetmiş bir takım vardı sahada. Meireles oyuna giriyor, küskün, bam güm vuruyor toplara. Fenerbahçe'ye bir aidiyeti kalmamış. Sanki protesto eder gibi oynuyor. Bu çözülmeyi, dağınıklığı açıkça görüyoruz.
Fenerbahçe bundan önce hep çok diri dururdu, ama fizik gücü de düşük artık. Artık Mersin maçı daha da zorlaştı. Oyuncular çöküntüye uğradı. Fenerbahçe'de birçok oyuncu zaten defolu geldi buralara... Alves'i, Kuyt'ı, Diego'su... Sadece iki beki istikrarlı olmaya çalışırken onlar da düşmeye başlayınca Fenerbahçe durdu.
PERŞEMBENİN GELİŞİ
Erciyes'te 1996'lı Mehmet Seçme sadece 18 dakika bir lig maçında oynayıp Fenerbahçe karşısına çıkıyor. Fatih Tekke hoca birçok oyuncusunu da getirmedi buraya. İşte Fenerbahçe böyle bir takımı yenemiyor. Fenerbahçe buralara zaten kötü oynayarak geldi. Bir rakip taraftar düşünün, açtınız radyoyu Fenerbahçe 1-0 önde ve kapattınız. Ne beklersiniz, fark olmasını. Ama maç 1-1. Demek ki perşembenin gelişi çarşambadan belliydi. Fenerbahçe kazanırken de kaybettiğinin farkında değildi.