Henüz sezon başı, Fenerbahçe kendinden çok daha aşağıda, sıradan bir Finlandiya takımıyla oynuyor ama futbol da kadro da içler acısı. Seyirci 20 yaşındaki Muhammed Gümüşkaya sonra da 16 yaşındaki Arda Güler oyuna girince çılgınlar gibi sevindi. Neymiş efendim bu gençler geleceğimizmiş. Tamam gençler geleceğimiz ama Fenerbahçe maça santrforsuz başlıyor ya da başlamak zorunda kalıyordu. Son 15 dakika yedek kulübesinde yedek kaleci dışında bir tek oyuncu yok.
Peki bu sakatlıkların sebebi ne? Mesela dün gece önce İrfan Can, sonra da Novak adale sakatlıkları yaşadı. Acaba bunun sebebi yanlış antrenman ya da aşırı yüklenme, diğer bir değimle teknik direktör hatası olabilir mi? Dünyanın hiçbir ülkesinde hiçbir liginde büyük hedeflerle lige başlayan bir takımda bu kadar sakat olmaz. Böylesine kritik bir maça santrforsuz çıkmaz. Gencecik, deneyimsiz çocukları da sahaya sürmek zorunda kalmaz. Maça baktığımız zaman Fenerbahçe top yapıyor ama tempo düşük. Maç pekala berabere bitebilirdi. Ama Muhammed mecburiyetten girdi ve son yılların en güzel gollerinden de birini attı. Bu sonuç Fenerbahçe'ye yetebilir ama Helsinki'de maça çıkacağı ya da çıkabileceği kadro da önemli. Bu kadar sakat olursa 1-0 çok avantajlı bir skor olarak görünmüyor. Maçın hakemi Türk hakemlerini arattı. Sözüm ona Fransa'nın bir numarası. Ama ilk yarıda Fenerbahçe'nin bir mutlak penaltısını es geçti. Helsinkili oyuncu ceza sahası içinde topu elle kepçeledi, hakem görmedi. VAR uygulaması da olmadığı için penaltı güme gitti. Yine ilk yarıda Novak'a yapılan bir hareket var. Penaltı gibi görünüyor. Bu penaltıyı vermemesini kabul edebilirim ama elle oynama penaltısını vermemesi kabul edilemez.