İngiltere ile Manchester'da oynadık ve 2-1 kaybettik. Bu sorun değil. Ama asıl sorun bence verdiğimiz pozisyonlar ve yediğimiz goller. Aslında İngiltere gibi bir takıma karşı yeterince, gol pozisyonuna girdik. Ama penaltı pozisyonu dahil olmak üzere böyle rahat pozisyonlar verdiğimizde 20 gün sonra turnuvada çok başımız ağrır.
Maça adeta mağlup başladık. Ofsayttan bir gol yedik, hem de çok açık ofsayt. En az 1 metreydi. Ama sonraki 20 dakika çok iyi oynadık. Oyunu sürekli biz kontrol ettik ve bu arada da beraberlik golünü bulduk. Golü atan Hakan Çalhanoğlu, belki tarihe geçti ama ona o pozisyonu hazırlayan iki çok önemli oyuncu vardı. Oğuzhan, Volkan Şen'in önüne harika bir pas attı. Çaprazdan kaleci açılmıştı. Volkan tam zamanında Hakan'a çıkardı. O da İngiltere'ye ilk gol atan millimiz olarak tarihteki yerini aldı.
EKSİĞİMİZ AÇIK
Bu dakikadan sonra ilk yarıda oyunu tutmaya çalıştık. Fakat ikinci yarı iyi değildik. Oyunun kontrolü genelde İngilizlerin elindeydi. Bazen kötü oynarken, kontrol rakipteyken de maçı tutmak lazım. Ama işte biz bunu beceremiyoruz. Mehmet Topal orijinal bir stoper değil. Önemli bir hata yaptı. Rakip çaprazdan ilerlerken de tek şansı penaltı yapmaktı, o da yaptı.
Penaltı gol olmasa bile kötü oynadığımız dakikalarda böylesine bireysel hatalar yapmamalıyız. Tıpkı yediğimiz ikinci goldeki gibi. Oyun pekala 1-1 bitecekken, bir yan topta kaleci Volkan Babacan ve sol direk dibinde bulunun İsmail Köybaşı hatalar yapıp, topu çıkartamadılar ve maalesef olmayacak pozisyon kalemizde gol oldu. Şu maçı Fransa'da oynadığımız bir grup maçı olarak düşünsek bugün kahrolmuştuk. Pisi pisine maçı kaybettik diyecektik.
Bizim sorunumuz pozisyon bulmak değil. Mesela uzatma dakikalarında bile Olcay'ın vuruşunu kaleci Hart çok iyi bir refleksle kurtarmamış olsa maç berabere bitmişti. Asıl sorunumuz manasız ve kritik yerlerde yaptığımız bireysel hatalar. Çünkü bu hataların telafisi yok ve yenen her gol belki de Fransa'ya veda etmek anlamına gelecek.