Fenerbahçe dün gece zor ama şampiyonluk yarışında çok önemli bir galibiyet aldı. Kim ne derse desin, Başakşehir takımı ligin en kompakt oynayan takımlarından biri. Üstelik de takım savunmasını çok iyi yerine getiriyorlar. Koskoca maçta Fenerbahçe'nin bulduğu pozisyon sayısı çok az. İlk yarıda Nani, kaleci Volkan Babacan'ın üzerinden aşırttı ama topun şiddeti fazla olmadığından Yalçın hemen çizgi önünde çıkarıverdi. Tüm maça baktığımızda da Fenerbahçe'nin yakaladığı en önemli pozisyon belki de buydu.
İlk yarıya baktığımızda oyun tamamen Başakşehir'in yarı alanında geçti. Başakşehir topu çıkartıyor ama dönen top yine Fenerbahçe'nin kontrolünde Başakşehir yarı alanına yıkılıveriyordu. Oyunu rakibin alanına yıkmak başka birşey, ceza alanına girip pozisyon üretmek başka birşey. İşte Fenerbahçe ilk yarıda pozisyon üretemedi. Rakip ceza alanına da fazla giremedi.
İkinci yarı her geçen dakika oyun dengelendi, hatta belli bölümler Başakşehir'in kontrolüne geçti. Ta ki Badji oyundan atılana kadar. 11'e 10 Fenerbahçe üstünlüğü son 20 dakikadaki baskıyı daha da artırdı. Son dakikalara doğru da Gökhan'ın 3-4 kişiyi geçip harika slalomundan sonra da Alves topu sola çıkarttı, Nani aldı çizgiye iner diye bekliyorduk ki içeri döndü ve harika vurdu. Fenerbahçe, çok zor kazandı. Eğer maç 11'e 11 devam etseydi Fenerbahçe yine de kazanabilir miydi, bu soruya 'evet' diyebilmek kolay değil. Hele hele ikinci yarıda Mehmet Battal, yakaladığı pozisyonda iyi vursa Fenerbahçe için kötü bir gece olabilirdi.
Cüneyt Çakır'ı anlayamıyorum... Dünya çapında bir hakem nasıl böyle maç yönetir? Badji'yi daha ilk yarıda atması lazımdı. Çaldığı bazı fauller anlamsız. Topa dokunan oyunculara fauller verdi. Maçın son dakikasında Mehmet Topal'ın rakibin dizine yaptığı hamleyi kartsız geçiştirmesini de bir türlü anlayamıyorum. Fenerbahçe'nin attığı gol ofsayt değil. Her ne kadar Van Persie ofsaytta olup, top kendisine geldiğinde kafasını eğse de hem kaleciye çok uzak hem de görüş alanı içinde değil.