Harcama limitine rağmen F.Bahçe, transferde tam gaz gidiyor. Gelenleri değerlendirirseniz, artılarını ve eksilerini nasıl yazarsınız?
HARCAMA limiti şu anlama geliyor; "Küme düşmemek için mücadele et." Bu limitle bırakın transferi kadronun en az yarısını göndermeniz lazım. Geçen senenin maliyeti 60 milyon Euro. İkincisi; Aziz Yıldırım başkan olsaydı, bu limit açıklanır mıydı? Sorduğum herkes "hayır" dedi. Demek ki; burada kurumsal durum yok. Limitler kişisel çekişmeyle ilgili. Üçüncüsü; F.Bahçe bu tavrıyla stratejik davranıyor ve 3 puan silinme cezasını göze almış durumda. TFF lisans vermem diyemiyor. Ne zaman bu tavrı koyabilir, aralık ayında hesaplara bakınca. Devre arasında transfer yasağı getirebilirler. Sezon bitiminde de 3 puanı silerler, önümüzdeki sezona mahsuben. Transferi şimdiden bitirmek en akıllı davranış. Gemileri yaktılar. Bankalar Birliği anlaşması gelirse, yaptırım da olmaz.

Takımın yaş ortalaması ideal

35 yaşındaki Sosa'nın maliyetinin 61 milyon TL olduğu söyleniyor. Normal mi?
SADECE Sosa değil, 5-6 oyuncusu 35 yaş sınırında. Ama 6-7 oyuncu da 25 yaş civarında. 30 yaş ortalaması gibi gözükse de, sahadaki takımın 26-27 civarında olacağını düşünüyorum. Hedef takım için ideal bir ortalama bu. Alınan oyuncuların çoğu ilk 11 için. "Neden?" diye sormuyoruz. Kendini ispatlamış, tecrübeli kadro oluşuyor. İki gerçek var; bu hamleler yeni sezonun şampiyonluğu için yapılıyor. İş şansa bırakılmıyor. Hatırlarsınız Volkan Demirel ve Aatif'ın Semih Özsoy ile tartışıp, kadro dışı kalması da bu yüzdendi. İkincisi, gelişecek oyuncular da var. Altay, Ferdi, Mert Hakan. Oğuz Kağan, Ömer Faruk gibi de potansiyeller var. Bu etapta beş milyon Euro az harcayalım hesabını yapmamış Fenerbahçe'yi yönetenler. Buna karşılık gelir yaratmaya çalışıyorlar.

Kulübe finansman sağlayamıyor

Beşiktaş Başkanı Ahmet Nur Çebi, "Bazı futbolcular gitmeden yenileri kadromuza nasıl katabiliriz, bunu başka bir takım yapıyor ama Beşiktaşız, efendiyiz" diyerek F.Bahçe'ye gönderme yaptı. F.Bahçe aldıklarını oynatamazsa ne olur?
BURADA kulübün değil, başkanın gücü söz konusu. Ali Koç, Fenerbahçe için kendi iş imkânları çevresinde ciddi sponsorluklar oluşturdu. Borcu azalttı. Dolayısı ile zor günlerde bile harcama imkânı oluşturdu. Diğer yönetimler bu randımanı sağlayamadılar, küçültmeye gitmeleri de en doğrusu. Ahmet Nur Çebi bunu "efendiyiz" sıfatıyla açıkladığında, hamaset yapıyor. Gerçek; yönetim olarak kulübe hamle yapacak finansmanı sağlayamadıkları.

En yüksek randımanı alacak

Burak Yılmaz'ı Lille'e satan Beşiktaş, forvet alamadı. PAOK karşısında ne yapar?
SADECE Burak değil, Elneny, Gökhan ve Caner de gitti. İlk 11'in dört oyuncusu, yani %40'ı yok. Oğuzhan'ın dönüşü bir açığı kapatır ama böyle maçlar aslında büyük oyuncular içindir. Baskı altında, doğru kararlar verebilen, farklı oyuncular gerekiyor. Beşiktaş'ta bu durumda sadece Sergen Yalçın var. Kazanır-kaybeder ama en akıllı stratejiyi oluşturmasını bekliyorum. Sınırlı kaliteden en yüksek randımanı almaya çalışacaktır.

Kriz sürecinde kadroyu korudu

Trabzonspor'un transfer stratejisini nasıl buluyorsunuz?
İKI başkan; Ahmet Ağaoğlu ve Ali Koç göreve geldikleri söylemin çok uzağındalar. "Gençler ve yatırım" diyerek koltuğa oturdular ama işin içine rekabet girince, riskten uzaklaşmayı tercih ettiler. Trabzonspor geçen sezon altyapısıyla gurur duyuyordu, bir ara Uğurcan dışında 10 yabancı oynattılar. Bu seneki transferler de yabancı. Bu yanlış mı? Değil… Çünkü taraftarını sabretmeye ikna edemezsen, başarı için plan yapmaktan ziyade, "garantiye" gitmeyi düşünürsün. İkinci kısım ise kriz sürecinde kadroyu korumak da başarıdır. Pandemi zamanında, herkes tedirginken, maddi güçlükler içinde yüzerken, yıldızını parlatmış oyuncuları kalmaya ikna etmek, onları tekrar takımın parçası yapmak da önemli bir iş. Şimdi önemli olan Uğurcan ile Sörloth'un arasını doldurmak. Sosa gittiğine göre, yeni gelenlerin ne vereceği çok önemli.