Lig sonuncusu ile maça çıkarken Fenerbahçeliler birbirlerine "Acaba kazanır mıyız?" diye soruyorlar. Her şeyi bir tarafa bırakın, taraftarını bu kadar ümitsizliğe düşürmüşse bir takım; gerisi teferruatta kalır.
Advocaat altı oyuncusunu rotasyona soktu. Dört maçlık galibiyetsizlik serisinin cezasını mı kesiyor, yoksa Perşembe günkü kupa maçını mı hesap ediyor, anlaşılmaz.
Eğer hesap sormaksa amacı, dört maçın tereddütsüz en kötüsü Moussa Sow'un takımda olmaması gerekirdi.
Tek ön libero, topa yatkın Alper-Ozan ikilisi, bir ışık yaktı. Daha ofansif, daha tehdit eden sistemin habercisi olarak algılandı.
Ama can derdindeki Gaziantep'in de planları vardı.
Ozan'ı özellikle seçmiş gibilerdi baskı için. Çok da top kaybettirip, hızlı atak da yaptılar. Bir akıl pasıyla da öne geçtiler.
Bu mücadele azmine karşılık vermek isterken, kısa paslaşmalar tuzağına düştü Fenerbahçe orta sahası.
Bir türlü atak isteklerini, doğru organizasyona çeviremediler. Atılan beraberlik golünün hikayesi de bir garip... Ozan'ın olması gereken yerdeki Volkan Şen topu sağa açtı.
Lens'in olması gereken yerdeki Alper ortayı yaptı. Volkan Şen'in olması gereken yerdeki Lens ise gol vuruşunu yaptı.
Yine başa dönelim. Lig sonuncusu karşısındaki beraberliğin "normale" dönüştüğü bir ortamda, performans kritiği yapmak da manasız aslında. Van Persie ile Kjaer'in neden İstanbul'da kaldıkları da meçhuldü.
Önemli oyuncularını, sonuç sorumluluğu altına alamayacak bir atmosfer inmişse bir takıma, zaten rakibiyle arasındaki fark da kalmamış demektir. Yani; sonuncudan "daha iyi" değilsin.
Advocaat'ın şikayet noktasına dönüyoruz şimdi. O kaliteyi sorguladı hep. Biz de "sıradan" diyorduk Fenerbahçe orta sahası için. Oyuncuların istekli olduğunu, ellerinden geleni yaptığını ama sınırlarını aşamadığını defalarca söyledik, dün de benzeriydi.
Bülent Uygun, teknik adam olarak kalitesini bir kez daha ortaya koydu.
Geçen hafta Başakşehir, şimdi de Fenerbahçe'ye yenilmeden bitiriyor haftayı.
Organizasyonun, doğru görevlendirmenin ne kadar önemli olduğu gösteriyor herkese.
İşi çok zor; yolu açık olsun.