Fatih Terim geçen şampiyon olan kadroyu oluştururken adeta oya örer gibi çalıştı. Muslera, Eboue, Ujfalusi, Selçuk, Melo, Engin, Elmander, Necati, Riera gibi takıma yeni katılan yerli-yabancı oyunculardan 'uyumlu' bir kadro yarattı.
Bu oyuncuların çoğu yüksek performans göstererek 30 maçın üzerinde görev yaptı. En önemlisi kaleci Muslera dahil Galatasaray'da herkes gol atma becerisini gösterdi. Terim'in bir aile ortamında ve Galatasaray ruhunu getirmek amacıyla oluşturduğu takımın sahadaki sloganı
"Hepimiz birimiz, birimiz hepimiz için" şeklindeydi.
Şampiyon kadroda her oyuncunun kendine özgü katkısı vardır. Ancak biri asil biri kiralık olmak üzere Selçuk- Melo ikilisi "Muhteşem ikili" olarak şampiyonlukla taçlanan sezona damga vurdular. Bu ikili geçen sezon ortak 25 gole imza attılar. Dünya futbolunda savunmanın önünde oynayan kaliteli oyuncular çok değerlidir. Yenilmez armada Barcelona kulübü Xabi-İniesta ikilisine gözü gibi bakıyor. Real Madrid, Zidane'lı, Figo'lu, Ronaldo'lu kadroyla başarılı olduğu yıllarda ön liberoda "Süper armada" olarak anılan Fransız Makalele'nin katkısı çok fazlaydı. Mourinho, Xabi Alonso-Khedira ikilisi buluncaya kadar Real, Makalele'nin yerini dolduramadı.
JUVENTUS, 6.5 MİLYONA SATAMAZ
Gazetem
Sabah , Galatasaray'ın çılgın Brezilyalısı Felipe Melo için, "Melo bilmecesi" şeklinde manşet attı. Nisan ayı sonuna kadar Galatasaray Melo ile ilgili satın alma opsiyonunu kullanmak zorundaymış.
Önce sondan başlayayım; Juventus, Avrupa futbolunun ekonomik krize girdiği şu dönemde Melo'yu 6.5 milyon Euro'ya satamaz. Şimdi gerçeğe dönelim; Galatasaray- Beşiktaş maçında güya Oğuzhan'a tükürdüğü gerekçesiyle Melo 4 maç ceza almıştı. Meireles'e görüntüden
"Tükürmedi" diye karar veren zihniyet, Melo'ya tükürmediği halde "Teşebbüs" icadını yaparak cezayı kesti. Melo'nun öfkeyle sahadan çıkarken Fatih Hoca'yı itmesinden dolayı Galatasaray'da kalıcı olmayacağı söyleniyor. Haksız yere atılan bir oyuncunun yaşadığı öfkeden sonra yaptığı hareketi kontrol etme şansı var mı?
Peki Fatih Hoca'yı, yaşadığı tahrik sonucu oyundan atıldıktan sonra kim durdurabildi? Fatih Hoca'yı, Hasan Şaş, Ümit Davala ve Şükrü Hanedar tüm çabalarına rağmen tutabildi mi? Melo'nun ruh halini en iyi Fatih Hoca anlar ve anlamalıdır. Ben uyarıyorum; Melo bugün Galatasaray'da Makalele gibi oynuyor. Melo'yu almamak yerine yeni bir oyuncuyu almak kumardır ve büyük hata olur. Melo ve Selçuk Galatasaray'ın şifreleridir. Bu ikiliyi bozmak tüm takımın ayarını da bozar.
Uilenberg'in marifeti!
Hakem Bülent Yıldırım, FIFA kokartlı olmasına rağmen Elazığspor maçında Burak'a yapılan harekete penaltı çalmadı. Neden? Bu verilmeyen penaltının baş sorumlusu hakemleri eğiten Hollandalı Jaap Uilenberg'tir.
Devre arasında hakemlere verilen seminerde Burak "Kendini yere atan oyuncular" örneği olarak tam 3 kez barkovizyonda 3 ayrı pozisyonda gösterildi. Bülent Yıldırım'ın bilinçaltına öylesine yerleşmiş ki; önü açık olmasına ve penaltıyı görmesine rağmen, seminerde gösterilen Burak dersi yüzünden o penaltıyı çalmadı.
YARGISIZ İNFAZLAR VAR!
Bu seminerin ne kadar hatalı olduğu ve bazı oyunculara ve teknik adamlara karşı yapılan yargısız infazlarla ortaya çıktığını gözlemliyoruz. Bundan sonra bu seminerlerde bu dersler ya yabancı ülkelerden örnekler verilerek yapılsın ya da demonstrasyon formülü devreye girsin.
Eğer maç 0-0 gitseydi, Burak'a çalınmayan penaltının bedelini kim ödeyecekti?
Kaş yapayım derken göz çıkarmak
Beşiktaş başkanı Fikret Orman'ın göreve başlangıç noktasıyla son dönemlerdeki söylemleri arasında çok ciddi çelişkiler var. Eğer bir camia bir sezona 'Feda' sloganıyla başlıyor ve işin başına kendi evlatlarından biri olarak Samet Aybaba'yı getiriyorsa sonuna kadar sahip çıkmalıdır. Günah ve sevap analizini sezon sonunda yapmalıdır. Beşiktaş'ın bu düşüşündeki en büyük sorumlu Başkan Fikret Orman'dır. Mustafa Denizli kıyası ve çevresine teknik heyet hakkında yaptığı yorumlar olumsuz olmuştur. Başkanın söylemlerinden etkilenen Samet Aybaba hem kafaca dağılmış hem de takım önünde küçük düşürülmüştür. Başkan kaş yapayım derken göz çıkarmıştır.