Geçen sezondan bu yana ligin en fazla puan kazanan takımı olduklarını hatırlatan Avcı, "Oyun istikrarı, oyun kalitesi ve bununla beraber değişen oyun planları, bizi ligin zirvesinde tutuyor. Bu sene 30 resmi müsabaka oynadık 4.5 ayda. Bu oyunları, böyle bir seviyede kalarak oynamak çok zor bir iş. Geçen sezon 39 puan, bu sezon 36 puan ligin tepesindeyiz. Bence harika bir durum. 3.5 senedir şampiyonluk kadar önemli olan, ilk 4 arasında kalabilmek, kupa finali oynamak ve yurt dışına oyuncu satmak. Bunları yapabildik. Gelişerek devam ediyoruz. 2'nci yarı itibarıyla daha az maç oynayacağız, ligin tepesinde olmayı hayal ediyoruz. Umarım adım adım bu hedefe doğru gideriz" dedi.
SAKİN KALACAĞIZ VE AKILLI OLACAĞIZ
Önemli takımlarla şampiyonluk yarışında bulunduklarını dile getiren deneyimli çalıştırıcı, "Bu oyun, ucu hep açık bir oyundur. Ama 4 senedir ligin zirvesinde bulunmak, heyecan verici bir şey. Kulüp geçen sezon bu deneyimi kazandı, biz teknik adam olarak kazanıyoruz. Kolay değil. 100 senelik, her türlü tecrübeyi yaşamış kulüplerle bu yarışı sürdürüyoruz. Neyle ayakta kalacağız, oyun gücüyle ayakta kalacağız. Sakin kalacağız ve akıllı olacağız" diye konuştu.
TARAFTAR BASKISININ OLUMLU VE OLUMSUZ YÖNLERİ VAR
Taraftar sayılarının az olması ile ilgili yorum yapan Avcı, "Taraftar baskısını olumlu ve olumsuz yönleri var. Sıfır taraftarla başladık, bugün 7-8 bin kombinemiz var. 5-6 binleri bulduk taraftar sayısında. Taraftar çok önemlidir, etkindir. Ama sahadaki futbola ve rakibe saygı gösteren bir kitle oluşturmak önemlidir. İşini doğru yapmak, başarılı olmak ve özellikle uzun süre büyük takımlarda oynamış oyuncuları da bu oyunun içine adapte edebilmek, konsantre edebilmek, az seyirciyle bu hedefi kovalayabilmek, en büyük baskıdır" ifadelerini kullandı.
SEVGİNİN VE SAYGININ OLDUĞU HER YERDE KARŞILIĞINI ALIRSINIZ
Yeni gelen transferlerin takıma hemen uyum sağlaması hakkında görüş bildiren Abdullah Avcı şöyle konuştu:
"Aile ortamı -bu olaydaki en kilit nokta- teknikten çok iletişimdir. Başkanın böyle bir vizyonu var, oyunun içindeki iş ahlakı ve karakterli oyuncuların olması, kazanma ruhuna sahip oyuncular olması ve bununla beraber teknik heyetin oyuncularla iletişimi... Sevginin saygının olduğu her yerde bunun karşılığını alırsınız. Oyuncuların iş ahlakları çok iyi. İyi bir ortam var. Onlar da bunun değerini biliyorlar."
'Futbolda teknik direktörlerin önemi' ile ilgili yorum yapan tecrübeli çalıştırıcı, "Kenardan giren oyuncunun katkı sağlamasını birinci takım biz olmuşuz. Bence teknik adamların takımlarına katkısı yüzde 100'dür. Yüzde 100 olmasa bu kadar çok teknik adam değişikliği olmaz. Bu bir ekip çalışmasıdır. Ben ve ekibim çalışarak bu kararları veriyoruz ve geliştirmeye çalışıyoruz" diye konuştu.
TÜRK FUTBOLUNUN SORUNU MİLLİ TAKIM DEĞİL
A Milli Takım'ın Dünya Kupası'na katılamaması hakkında konuşan Avcı, şunları söyledi:
"Milli takımda çalışmış bir hoca olarak, o mevkide çalışan kimse için yorum yapmadım. Orası değerli bir koltuktur. Biz de olumlu ve olumsuz duyguları yaşadık. Türk futbolunun sorunu A Milli Takım değildir. Türk futbolunun sorunu; eğitime yapılacak yatırımdır. Bu yatırımların sonucunda da oyuncular yetişiyor. Doğru, yanlış tercih hakkında yorum yapmak çok mantıklı değil. Türk futbolunun ihtiyacı olan başka şeyler var."
TRANSFER ÇALIŞMALARI SÜRÜYOR
Teknik direktör Avcı, Takıma takviye yapacak mısınız sorusuna, "Sene başı itibarıyla bir değişime girdik. Değiştirirken 23 kişilik çok doğru bir takım oluşturduk. Çok dengeli bir takım yaptık. Transferin ucu her zaman, her takım için açıktır. Bugün için, mevcuttan daha iyi olduğunu bildiğimiz birisi varsa alırız. Ama şu an itibarıyla böyle bir şey yok. Çok şişkin bir kadroya çalışan bir adam da değilim. Hem antrenman planlaması, hem kadro planlaması anlamında doğru olmuyor. Çalışmaları devam ediyoruz. Bir tık daha iyisi varsa, kulübün yapısına ve bize uygun birisi varsa gerekeni yaparız. Şu an için böyle bir çalışma var. Ama bunlar kısa, uzun ve orta vade için. İleride bir gün senin oyuncuna da talip olabiliyorlar. Bu gibi durumlar için çalışmalarımız sürüyor şeklinde" yanıt verdi.
KAPIMIZ ARDA'YA HER ZAMAN AÇIK, O DA BUNU BİLİYOR
Arda Turan'ın son dönemde Medipol Başakşehir ile adının anılması ile ilgili yorum yapan Abdullah Avcı, "Arda ile benim Galatasaray altyapısından beri ilişkimiz var. Ailenin büyük oğlu gibidir. Hayatındaki tüm fikir alışverişlerinde de yanında bulunmuş birisiyim. Yılbaşından önce konuştum. Geleceği ile ilgili kararını verirken tekrardan konuşacağız. Ona buranın kapısının açık olduğunu kendisi de biliyor. Ama şu an öyle bir gelişme yok. Neler olacak bilmiyorum. Biz yokmuş gibi hareket ediyoruz. Ama Arda gibi isimlerle herkes çalışmak ister. Bunun kararını kendisi verecek. En son yılbaşından önce konuştuk. Yeni yıl için aramıştı, ailemle de görüşür. Bu söylediklerimi o zaman da ona ifade ettim. Bir karar aşamasında. Durumu değerlendirip, ona göre karar vereceğiz" dedi.
Avcı, Arda ile Galatasaray altyapısında antrenörlük yaptığı 2003 yılından bu yana iletişiminin sürdüğünü vurgulayarak, şöyle konuştu:
"Arda ile bu konuyu konuştum. Başkanı da beni de Emre'yi de arayabilen biri. Yılbaşından önce konuştuk, Arda'ya 'Bu kapı sana her zaman açık' dedim. Bunun kararını o verecek. Biz her zaman yanında olduğumuzu belli etmek için bunu söyledik. Benim ailenin büyük oğlu gibidir. Sonucu zaman gösterecek. Türk futboluna önemli katkılar sağlamış ve sağlayacak, bıraktığında da sağlamaya devam edecek bir oyuncudan bahsediyoruz. Arda'yı ister misin? Evet ben de isterim. Herkes ister ama bu işin mali yönü ve Barcelona tarafı var. Yanlış bilmiyorsam 2,5 yıl daha kontratı var. Başakşehir'in olduğu kadar Arda Turan'ın maliyetleri de benim ve kulübümüz için önemlidir."
Deneyimli teknik adam, "Arda Turan transferi kulüp içindeki dengeleri bozabilir mi?" sorusuna ise, "Baktığınız zaman kulübümüze çok önemli oyuncular gelip gittiler. Performansları da hep en üst düzeyde oldu. Bence aile ortamının olduğu bir yerde Arda'nın performansının son derece iyi olacağını düşünüyorum. Çünkü burada Adebayor, Emre ve Clichy gibi dünya çapında isimler var. Eğer bu transfer gerçekleşirse Arda sistemimizdeki önemli parçalardan biri olur." yanıtını verdi.
ŞAMPİYONLUK KÜLTÜRÜ OLAN KULÜPLERLE YARIŞIYORUZ
Süper Lig'deki şampiyonluk yarışını değerlendiren deneyimli teknik adam, "İyi futbol oynadığımız doğru, geliştirmeye çalışıyoruz. Şampiyonluk kültürü olan kulüplerle yarışıyoruz, hepsi sonuna kadar yarışın içinde olacak. Bundan evvel Galatasaray, Beşiktaş, Fenerbahçe, Trabzonspor nasıl şampiyonluğa oynadıysa, bu kültüre sahipse, bundan sonra da öyle olacaktır. Bir sürü rakip var, Rakibin çok olması, bence ülke futboluna kalite getirecektir. Bunu zaman belirleyecek. Hepsi çok ciddi rakiplerdir, yarışın içinde de olacaklardır "şeklinde görüş bildirdi.
Avcı son olarak, Igor Tudor'un ayrılışı ile ilgili, "Tudor'un gidip gitmemesi ile ilgili durumun bizim maçlarla alakalı olup olmadığını bilemem. Sadece bir maç oynadık, kapandı bitti. Bu camialar hep şampiyonluklara oynadılar, şampiyonluklar yaşadılar. Bundan sonra da böyle olacaktır" yorumunu yaptı.