Azerbaycan maçı sonrası yazınızda 2012'yi bırakıp, artık 2014'e bakmamız gerektiğini ve radikal bir revizyonun gerektiğini belirttiniz. Bunu biraz açar mısınız?
2012'yi hedef koymayalım demiyorum. Matematik olarak ikincilik şansımız fazlasıyla var. En azından Avusturya ile henüz oynamadık. İlk ciddi rakip önce Avusturya, sonra Belçika gözüküyor. Avursturya'nın gelişim gösterdiğini biliyoruz ama biz daha iyi takımız genelde. 2014'ü hedeflememiz gerektiğini şu anlamda söylüyorum ve bu çok net:
Bizim ahlarla-vahlarla geçirecek zamanımız yok. Ülkemi çok seviyorum. Ülkemin futbol takımını çok seviyorum. Ama Almanya ve Azerbaycan maçlarında aldığımız, özellikle Azerbaycan maçında aldığımız netice inanılmaz hayırlı bir neticedir. Çünkü Azerbaycan maçını kazanmış olsak hiçbir hamle yapmadan Guus Hiddink'in de söylediği gibi "Ne olmuş yani? Dünya üçüncüsüne yenildik" edebiyatıyla devam ederdik. Azerbaycan yenilgisi bize ders olma ötesinde, geleceğin kurtuluşu diye düşünüyorum; eğer gerekli önlemler alınırsa. Yeni oluşumlar, genelde deneyimli oyuncuların yanına bir-iki genç ile olur. Ama bu kez bence genç oyunculara ağırlık verip, tecrübeli oyuncuları takviye yapmamız lazım. Tam tersini yani.
Burada akla şu soru geliyor: Var mı böyle genç oyuncular? Hele Hiddink'in de olanları (Ceyhun, Necip, İsmail) son maçta tribüne gönderdiğini düşünürsek...
Sayıyorum: Arda, Özer, Mehmet Topuz, İsmail, Ceyhun, Kayseri'den Hasan Ali ve Serdar, Necip, Mehmet Topal, Volkan Şen, Sercan. Bunlar hep genç oyuncular. Yanlarına Emre Belözoğlu, Hamit, Servet, Sabri, Gökhan, Tuncay, Semih gibi oyuncuları monte etmek lazım.
GENÇLER OYNASA 5 GOL MÜ YİYECEKTİK?
İsmini saymadığımız birçok oyuncu var havuzda. Tersinden bakalım; Gökhan, Sabri, Servet, Arda, Hamit, Emre gibi milli takım performansları genelde iyi, lider konumundaki 4-5 oyuncuyu gençlere takviye yapmak temel prensip olmalı. İkisi de aynı yola çıkıyor sonunda.
Bu çocuklar oynamış olsaydı, Azerbaycan bize 5 mi atacaktı? Hiç olmazsa bu oyuncularımız iki yıl sonra 15 tane milli maç fazla oynamış olacaklar. Örneğin ben A Milli Takım'daki ilk 8-10 maçımı hep kötü oynadım, ligde iyi oynamama rağmen. Uluslararası tecrübe kazandıkça son yıllarımı daha iyi oynamaya başladım. Bu bütün oyuncular için geçerli.