Türk Gastroenteroloji Derneği'nin (TGD) Ulusal Gastroentoroloji Kongresi'nde TGD İkinci Başkanı, İç Hastalıkları ve Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Müjde Soytürk ile yaşamı kabusa çeviren reflü hastalığında en son uygulanan teknolojik yöntemleri konuştum. Bakın, endoskopide uygulanan en yeni tedaviler neler?
ÖKSÜRÜĞÜN DE NEDENİ
Prof. Dr. Soytürk, reflünün, mide içeriğinin yemek borusuna doğru geri kaçması durumu olduğunu belirterek, şunları söyledi: "Normalde yemek borusu ile midenin birleştiği bölgede bulunan kaslar, mide içeriğinin geri gelmesini önleyerek, bir çeşit kapak görevi görürler. Bu kasların gevşek olması reflüye neden olur. Bu durumda yemek borusu mide içeriğinde bulunan asit ve safra gibi maddelere maruz kalır.
Bu da yemek borusunda hasarlanmaya ve bazı yakınmalara neden olur." Prof. Dr. Soytürk, reflü hastalığında en çok mideden yukarıya doğru göğüs kemiği arkasında hissedilen yanma, ekşime, ağrı ve rahatsızlık hissi yaşandığına dikkat çekerek, "Diğer bir yakınma da ağıza acı ekşi su ya da yediklerinin gelmesidir. Her reflü hastasında illa bu iki yakınmanın birlikte bulunması gerekmez, birinin varlığı bile reflü hastalığı tanısı için yeterli olabilir. Bunların dışında reflüde geğirme, ses kısıklığı, kuru öksürük, hıçkırık, bulantı, kusma, horlama, dişlerde yıpranma gibi çok sayıda rahatsız edici yakınma ortaya çıkabilmektedir" dedi.
YAŞAM BİÇİMİ DEĞİŞİKLİĞİ
Tedavisinde öncelikle diyet ve yaşam biçimi değişiklikleri önerildiğini belirten Prof. Dr. Soytürk, "İlaç tedavisi olarak mide asidini azaltan ilaçlar oldukça etkilidir. Çoğu hasta fayda görür. Bu tedavilere yeterli yanıt vermeyen ya da sürekli ilaç kullanmak istemeyen hastalar için endoskopik ya da cerrahi tedaviler uygulanmaktadır" diye konuştu.
YAKMA TEKNİĞİ
REFLÜ tedavisinde kullanılan bir yöntemde; yemek borusu ile midenin birleştiği alanda dokunun yüzeyel olarak argon ile yakıldığını belirten Prof. Dr. Soytürk, "Mukozektomiye benzer şekilde reflüyü önlemektedir. Reflü hastalığının tedavisinde kullanılan endoskopik tedavi seçenekleri gün geçtikçe artmaktadır. Hangi hastaya, hangi tedavinin uygun olduğuna ise hekim karar verir" dedi.
ENDOSKOPİ İLE MİDEYE DİKİŞ
SON
yıllarda giderek artan endoskopik tedavi seçeneklerinin hastalar için daha az riskle, oldukça yüksek başarıya sahip tedavi imkânı sağladığını söyleyen Prof. Dr. Soytürk, şöyle dedi: "Endoskopik tedavi seçeneklerinden biri 'Endoskopik fundoplikasyon' adı ile anılmaktadır. Bu teknikte özel bir cihaz kullanılarak, endoskopik olarak dikiş atılır ve yemek borusu ile mide arasındaki bölge daraltılarak reflü önlenir. Mide fıtığı varlığında reflü hastalığı sık görülmekte ve tedavisi de daha zor olabilmektedir. 'Endoskopik fundoplikasyon' yöntemi küçük mide fıtığı olan hastalarda da başarıyla uygulanmakta ayrıca mide fıtığı büyük olan hastalar için laparoskopik cerrahiyle birlikte de kullanılabilmektedir. Günümüzde fundoplikasyon teknikleri gelişmekte, daha kolay uygulanır, daha az komplikasyonla daha büyük başarı sağlayan yeni cihazlar kullanıma girmektedir."
MİDEYE RADYOFREKANS
Endoskopik
yöntemle yapılan başka bir tedavide ise endoskopi ile ağızdan gönderilen bir kateterin ucundaki elektrotlar aracılığıyla elektromanyetik dalgalar şeklinde radyofrekans enerjisi kullanılarak, yemek borusu ile mide arasındaki bölgenin güçlendirildiğini söyleyen Prof. Dr. Soytürk, bu yöntemi de şöyle anlattı: "Son yıllarda ortaya çıkan yeni tedavi yöntemlerinde biri 'reflü önleyici mukozektomidir.' Bu tedavide yemek borusu ile midenin birleştiği alanda dokunun yüzeye yakın kısmı (mukoza) çevresel olarak çıkarılmaktadır. Bu bölge iyileşirken, ortaya çıkan nedbe dokusunun büzüşme etkisi ve sertliği nedeniyle mideden yemek borusuna kaçışın önlendiği düşünülmektedir."