18. Türk Kalp ve Damar Cerrahisi Derneği Ulusal Kongresi'nde Sağlık Bakanlığı Dr. Siyami Ersek Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Cevdet Uğur Koçoğulları ve Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Murat Sargın ile görüştüm. Prof. Dr. Koçoğulları'na, o üzerine çok konuşulan ve tartışılan soruyu yani 'Kovid aşıları kalp krizi vakalarını artırdı mı?' sorusunu sordum. Bakın, Prof. Dr. Koçoğulları, Kovid- 19'un kalp üzerindeki etkileri ve aşıların rolüyle ilgili neler anlattı…
VİRÜS KALBİ BOZUYOR
Kovid-19 salgınının, yalnızca solunum yollarını değil aynı zamanda kalp-damar sistemi üzerindeki uzun vadeli etkileriyle de dikkat çektiğini dile getiren Prof. Dr, Koçoğulları, "Son çalışmalar, Kovid-19 enfeksiyonu ve kardiyovasküler olaylar arasında önemli bir ilişki olduğunu ortaya koyarken, aşıların bu riskleri önlemede rolü olduğunu vurguluyor" dedi. Prof. Dr. Koçoğulları, Kovid-19 enfeksiyonunun, özellikle kalp krizi ve felç gibi ciddi kardiyovasküler olayların görülme riskini artırdığını belirterek, şunları söyledi: "Kovid-19 geçirenlerde, enfeksiyon sonrası 3 yıla kadar kalp krizi, felç ve erken ölüm riski 2 katına çıkmaktadır. Bu risk, özellikle şiddetli enfeksiyon geçirenlerde daha belirgin hale gelmektedir. Hafif Kovid-19 vakaları bile miyokardit, aritmi ve kalp yetmezliği gibi kardiyovasküler sorunlara yol açabilir. Kovid, doğrudan damar dokularını enfekte ederek, plaklarda iltihaplanmaya ve plak yırtılması nedeniyle kalp krizi veya felce neden olabilecek süreçleri başlatabilir."
AŞILAR KALP KRİZİNİ ARTIRMIYOR
Aşıların, Kovid-19'un ağır etkilerini önleyerek, kardiyovasküler komplikasyonları azaltmada önemli rol oynadığına dikkati çeken Prof. Dr. Koçoğulları, "Son bulgular, Kovid-19 aşılarının güvenli ve etkili olduğunu kanıtlamaktadır. Kovid-19 aşılarının kalp krizi riskini artırmadığı kanıtlanmıştır. Aşılama sonrası görülen hafif iltihaplanma, bağışıklık sisteminin normal bir tepkisidir ve kardiyovasküler olaylarla ilişkilendirilmez. mRNA aşıları sonrası nadir görülen miyokardit ve perikardit vakaları rapor edilmiştir. Bu vakalar çoğunlukla genç erkeklerde görülmekle birlikte, genellikle hafif seyretmekte ve uygun tedavi ile hızla iyileşmektedir" dedi.
KADINLARIN KALBİ YORGUN
TÜRK Kalp ve Damar Cerrahisi Derneği (TKDCD) Genel Sekreteri ve Dr. Siyami Ersek Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim Araştırma Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Murat Sargın da kadınlarda kalp ve damar hastalıklarındaki artışa dikkat çekti. Doç. Dr. Sargın, kadınlarda kalp ve damar hastalıklarını "sessiz bir salgın" olarak nitelendirerek, şu önemli açıklamalarda bulundu: "Kardiyovasküler hastalıklar (KVH), yılda yaklaşık 17,9 milyon ölüme neden olarak, dünya genelinde en büyük ölüm sebebi. Tarih boyunca KVH'nin 'erkek hastalığı' olduğu algısı, kadınların bu konuda farkındalık geliştirmesini engellemiştir. Ancak gerçekte, kalp ve damar hastalıkları dünya genelinde kadın ölümlerinin üçte birinden sorumludur ve Türkiye'de kadın ölümlerinin yüzde 40'ına yakını bu hastalık nedeniyle gerçekleşmektedir. Hem dünyada hem Türkiye'de kadınlar kalpten ölüyor" dedi.
KANSERDEN ÇOK CAN ALIYOR
Kadınların genellikle kanserden koktuğunu, kalp hastalıklarının 2. sırada yer aldığını belirten Doç. Dr. Sargın, şunları söyledi: "Dünya genelinde kadın ölümlerinin yüzde 35'i kardiyovasküler hastalıklar nedeniyle gerçekleşirken, bu oran tüm kanser türlerinin toplamından fazladır. Avrupa'da kadın ölümlerinin yüzde 51'inden fazlası KVH ile ilişkilendirilirken, erkeklerde bu oran yüzde 42'dir. Kadınlarda koroner arter hastalığının sıklığının, başta diyabet ve obezitenin artışı nedeniyle 2030 yılına kadar yüzde 46 oranında artması beklenmektedir."
BELİRTİLERİ FARKLI
Doç. Dr. Sargın, kadınlarda kalp ve damar hastalıklarının erkeklere göre daha farklı belirtilerle ortaya çıktığını söyleyerek, kadınlarda göğüs ağrısına ek olarak yorgunluk, mide bulantısı, sırt veya çene ağrısı gibi belirtilerin daha yaygın olduğunu belirtti.