İstanbul Aile Hekimliği Derneği (İSTAHED) Bilim Komisyonu Üyesi Dr. Esra Nur Kapukaya, sıcak çarpmasına karşı dikkatli olunması gerektiğini belirterek, "Sıcak çarpması aşırı sıcağa maruz kalma sonucu vücut ısısını ayarlayan terleme mekanizmasının bozulmasına bağlı, vücut ısısının düşürülememesi ile karakterize acil bir durumdur" dedi.
KOMA HALİNE SOKABİLİR
Birçok hastada şuur bozuklukları, davranış bozuklukları, şaşkınlık, sersemlik, halüsinasyon, nöbetler ve koma tablosu görülebildiğini belirten Dr. Kapukaya, "Ateş 39,4°C üzerindedir, cilt sıcak, kuru ve kırmızıdır. Cilt önce kızarır; sonra soluk ve morumsu bir renk alır. Terleme yoktur; terlemenin olmaması önemli bir bulgudur. Bulantı, kusma, baş ağrısı, baş dönmesi, hızlı soluk alıp verme, kalp çarpıntısı, göz bebeklerinin büyümesi, göz çukurlarının belirginleşmesi ve görme netliğinin bozulması ile komaya kadar gidebilen şuur bulanıklığı veya şuur kaybı vardır. Nörolojik hasar, ısının yüksekliği ve süresi ile ilişkilidir. Merkezi sinir sistemi dışında; kalp, böbrekler ve karaciğer gibi organlar da etkilenir" diye konuştu.
112 ACİL ARANMALIDIR
Sıcak çarpmasının acil olarak tedavi edilmesi gerektiğini, aksi takdirde kalıcı hasarlara ve ölüme neden olabileceğini de belirten Dr. Kapukaya, şöyle konuştu: "Bilinç kaybından önce tedaviye başlanması durumunda iyileşme şansı oldukça yüksektir. Böyle bir kişi görüldüğünde ilk önce 112 aranmalıdır."
ALEVLENEN HASTALIKLAR
Sıcak
havadan dolayı meydana gelen hastalıkları ise Dr. Kapukaya, şöyle sıraladı:
İSİLİK Sıcak ve nemli havalarda aşırı terlemeye bağlı gelişen; küçük kızarık kabarcıklar şeklinde olan kaşıntılı, cilt lezyonlarıdır. Her yaşta görülebilse de genellikle bebeklerde ve çocuklarda, özellikle vücudun kıvrım yerlerinde görülür. Sık banyo yapılması önerilir. Etkilenen cilt bölgeleri kuru tutulmalı, mümkünse daha serin ve daha az nemli ortamlarda bulunulmalıdır. Pudra kullanmanın herhangi bir yararı yoktur.
GÜNEŞ YANIĞI Uzun süre güneş ışığına maruz kalmakla oluşur. Cilt kızarık, ağrılı ve aşırı derecede sıcaktır. Şikayetler güneşe maruziyetten birkaç saat sonra başlar. Eğer ateş, su toplanması ve şiddetli ağrı varsa veya etkilenen kişi 1 yaşından küçükse en yakın sağlık kuruluşuna başvurulması gerekmektedir. Güneşe bağlı cilt tahrişlerinden korunmak için özellikle güneş ışınlarının daha dik geldiği öğlen saatlerinde güneşe maruz kalmaktan kaçınılmalıdır. Beyaz tenli kişiler ve cildi hassaslaştıran ilaç kullananlar risk altındadır. Güneş yanığı gelişmişse; soğuk su ile yıkamak, soğuk uygulama yapmak ve cildi nemlendirecek ürünler kullanmak gerekmektedir. Yağ, salça, yoğurt ve diş macunu vb. maddeler kesinlikle güneş yanığına sürülmemelidir.
SICAK KRAMPLARI Aşırı fiziksel aktivite sonucunda terlemeye bağlı olarak vücutta hızlı bir su ve mineral kaybı olur. Minerallerin azalması kaslarda ağrılı, istemsiz kasılmalara neden olabilir. Daha çok karın, bacak ve kol kaslarının ağrılı spazmları şeklindedir. Sıcak krampları için tıbbi tedaviye gerek yoktur, kişinin yaptığı aktivite durdurulmalı, sakin ve serin bir yerde dinlendirilmelidir. Ayran veya mineralli içecekler içirilmelidir. 1 saat içerisinde şikayetleri geçmezse en yakın sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır.
SICAK SENKOBU Damar genişlemesi ile deriye giden kan akımı artar ve kanın bacaklarda göllenmesi neticesinde beyne giden kan akımı azalır. Kişinin tansiyonu birden düşer, baş dönmesi ve takiben de bayılma olabilir. Genellikle yaşlılarda görülür. Bol sıvı alma ve serin yerde istirahat önerilir.
BİTKİNLİK Uzun süre aşırı sıcağa maruz kalma ve yeterli miktarda sıvı almamaya bağlı su ve mineral kaybıyla meydana gelir. Daha sıklıkla yaşlılarda, yüksek tansiyonu olanlarda ve güneş altında çalışanlarda görülür. Aşırı terleme, yorgunluk, halsizlik, bayılma hissi, nabız hızlanması, ateş yükselmesi, bulantı, kusma, baş ağrısı, kas ağrısı ve kramp belirtileriyle kendini gösterir. Deri soğuk, solgun ve nemlidir. Nabız hızlı ve zayıf; solunum ise hızlı ve yüzeyseldir. Bu kişilerde bilinç açıktır. Güneş çarpmasının daha hafif şekli olup hayati tehlike söz konusu değildir. Kişiye bol miktarda sıvı verilir; özellikle de tuzlu ayran içirilir. Hasta kusuyorsa, genel durumu giderek kötüleşiyorsa ve şikayetleri 1 saatten uzun sürüyorsa mutlaka bir sağlık kuruluşuna başvurulması gerekir.
KAVRULMAMAK İÇİN NE YAPMALIYIZ?
DR. Kapukaya, kavurucu sıcaklardan korunmak için neler yapmamız gerektiğini ise şöyle sıraladı:
Güneş ışınlarının daha dik geldiği günün en sıcak saatleri olan 10:00-16:00arasında mecbur kalınmadıkça dışarı çıkılmamalı ve güneşlenilmemelidir.
Giysilerin açık renkli ve bol; kumaşlarının ise havayı geçiren, terlemeyi olumsuz etkilemeyecek şekilde olmasına dikkat edilmelidir.
Ağır fiziksel aktivitelerden kaçınılmalıdır.
Bol su tüketilmelidir. Susuzluk hissi olmasa bile bol sıvı alınmalıdır. Ancak çok soğuk ve buzlu içecekler tercih edilmemelidir.
Çay, kahve, gazlı ve asitli içecekler mümkün oldukça tüketilmemelidir.
Yağlı, ağır yemeklerden ve aşırı yemek yemekten kaçınılmalıdır.
Güneşe bağlı gelişebilecek deri problemlerini önlemek için güneş koruyucu kremler kullanılmalıdır.
Şapka, şemsiye, güneş gözlüğü kullanılmalıdır.
Sık duş alınmalı; gün içerisinde eller, ense ve yüz sıkça yıkanmalıdır.
Evler iyice havalandırılmalı ve pencerelerde güneşlik kullanılmalıdır.
Otomobil içerisinde kısa süreliğine bile olsa kesinlikle evcil hayvan, bebek ya da çocuk bırakılmamalıdır.