Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği (TJOD) Kongresi'nde konuşan Yönetim Kurulu Saymanı ve Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Gazi Yıldırım, miyom, polip, çikolata kisti gibi kadın hastalıkları ile ilgili kadınların büyük bir bölümünün rahmini aldırmak zorunda kaldığına dikkat çekerek, çarpıcı rakamlar paylaştı.
Prof. Dr. Gazi Yıldırım, "Bir kadının hayatı boyunca rahimini aldırma oranı binde 6 ile 10 arasında. Türkiye'de yılda 80-100 bin arası kadın rahmini aldırıyor. Bunun yanında bunların yüzde 85'i iyi huylu hastalıklardan. Bu hastalıklar miyom, polip, çikolata kisti. Bu hastalıklar yüzünden rahimi almak kaçınılmaz oluyor" diye konuştu.
HASTA HIZLA AYAĞA KALKIYOR
Kadın hastalıklarında yapılan ameliyatların değişen tekniklerine de dikkat çeken Prof. Dr. Yıldırım, şunları söyledi: "Bütün çabamız kadınların, sağlıklı ve mutlu olarak sosyal hayatına hızlı dönüş yapması. Biz TJOD'un alt derneği Jinekolojik Endoskopi Derneği olarak kapalı ameliyatları lanse ediyoruz. Bunlarla ilgili kurslar yapıyoruz, workshoplar düzenliyor ve eğitimler veriyoruz. Eskiden bir konsept vardı 'büyük cerrah büyük açar' derlerdi. Onu değiştirdik. Laparoskopi ya da histereskopi denilen endoskopik ameliyatlar devrede."
Endoskopi ameliyatlarının iki avantajı olduğunu da söyleyen Prof. Dr. Yıldırım "Birincisi hasta hızlı ayağa kalkıyor. İkincisi hekimin kendi kendini kontrolü ve eğitimi, o ameliyattan sonra ne yaptığını görmesi, hangi basamaklarda sorun olduğunu görmesi mümkün oluyor" diye konuştu.
HASTA 2 SAAT SONRA KALKIP EVİNE GİDİYOR
Bu ameliyatların karından yapılanlarına laparoskopi denildiğini de belirten Prof. Dr. Yıldırım "Günübirlik ameliyatlar olabiliyor. Özellikle karın içinde rahim içindeki ameliyatlarda çok işe yarıyor. Kanama, polip, miyom, rahim içi kalınlaşmaları, tüp bebek olacak hastalarda rahim içi yapışıklıklar da 15 dakikalık günübirlik süren histeroskopi adı altındaki operasyonlarla yapılıyor. Bu ameliyatlar eskiden açık yapılıyordu. Şimdi biz o hastaları günlerce yatağa bağlamıyoruz. Ameliyatı 15 dakikada bitiriyoruz. Hasta da 2 saat sonra kalkıp evine gidebiliyor" dedi.
OBEZİTE HASTASI KADINLAR İÇİN DE ÖNEMLİ
Obezite de ülkemizdeki kadınların Avrupa'da birinci, dünyada 17'nci sırada olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Yıldırım, obezite hastası olan kadınların ameliyatlarının da riski beraberinde getirdiğini söyleyerek, şöyle konuştu: "Obezitesi olan, kilolu, yağlı bir karına ameliyat yapmak riskli. Hem ameliyat sırasında hem de ameliyattan sonra özellikle yağ dokusu çok kötü iyileşen bir doku. Yağ absesi oluşuyor, abseleşiyor. Hasta hızlı ayaklanamıyor. Hızlı ayaklanamadığı zamanda en önemli risk pıhtılaşma. Kapalı ameliyatlar sonrası ise iyileşme hızlı, daha az ağrı, daha az yara enfeksiyonu ve iyileşme sonrası ayağa kalkma daha hızlı."