Dünya Sağlık Örgütü Genel Direktörü Tedros Ghebreyesus, yaptığı açıklamada, Kovid-19'dan 20 kat daha ölümcül olduğu iddia edilen X hastalığına karşı hazırlıklı olmaya çağırdı. Ülkelerin bu ortak düşmanı ele almak üzere mayıs ayına kadar bir pandemi anlaşmasına varmalarını umduğunu ifade etti. Peki ama nedir bu X hastalığı? Aslında bulaşıcı tehditlere karşı önlem almak amacıyla ortaya atılan bir terim. Bu hastalığın asıl amacı; gelecekte ortaya çıkabilecek, pandemi veya salgın potansiyeli olan durumlara karşı hızlı aksiyon almak ve teknolojilerin geliştirilmesini sağlamak.
Diğer bir yandan ise Kovid-19 yeni varyantlarıyla gündemde. Kovid-19 etkeni olan yeni endişe uyandırıcı varyantlarının ortaya çıkmaya devam ettiğine dikkat çeken Tıbbi Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Aynur Eren Topkaya, güncel dolaşımda olan varyantın diğer solunum yolu virüslerinden bulaşıcılığı daha yüksek olduğunu ve özellikle yaşlıların da içinde bulunduğu riskli grupları daha çok etkilediğini söyledi.
Prof. Dr. Topkaya, yoğunlaşan hastane yatışlarını önlemek ve genel olarak hastalıktan korunmak için önlemlerin artırılması gerektiğinin altını çizerek, şöyle dedi: "Pandemi bitti düşüncesiyle tüm dünyada önlemler kalktı. Ancak virüsler varlığını sürdürüyor. Üstelik bağışıklık sistemimiz bu virüsleri unuttuğu için de yeterince savaşamıyor ve hastalıklar çok daha yoğun bir şekilde yaşanmaya devam ediyor. Bugünlerde bütün solunum yolu etkeni virüsler toplumda dolaşıyor. Bu nedenlerle de hastanelere yatışları arttı. Özellikle yaşlılarda ve küçük çocuklarda viral solunum yolu hastalıkları ağır seyrediyor."
MASKE, MESAFE VE HİJYENE DİKKAT
Varyantlara karşı geliştirilen aşıların ülkemizde bulunmadığını bu nedenle önlemlerin çok daha önem taşıdığını söyleyen Prof. Dr. Topkaya, "Bulaşıcılığı çok artmış olan yeni varyant ve diğer solunum yolu virüslerinden korunmak için maske, mesafe, kalabalık ortamlardan kaçınma, el hijyeni, hastaların izolasyonu gibi pandeminin başında daha sıkı uyduğumuz önlemleri yeniden hatırlamak ve günlük hayatımızda uygulamakta yarar var" diye konuştu.
YENİ VARYANTLAR ÇIKMAYA DEVAM EDİYOR
Tüm dünyada Kasım 2023'ün ortalarından itibaren Kovid-19 vakalarının dikkat çekici şekilde arttığına işaret eden Prof. Dr. Topkaya, "Genetik olarak değişikliğe uğramış virüse "varyant" diyoruz. Bulaşıcılığı ve hastalandırma özelliği artmış, laboratuvar testlerinden ve ilaçların etkisinden kaçabilen varyantlara ise "endişe uyandıran varyantlar deniyor. Kovid-19 etkeni olan bu endişe uyandırıcı varyantlar ortaya çıkmaya devam ediyor" diye konuştu.
BULAŞICILIKLARI DAHA YÜKSEK
Prof. Dr. Topkaya, güncel dolaşımdaki JN1 varyantının diğer solunum yolu virüslerinden bulaşıcılığının daha yüksek olduğunu belirterek "Grip için hastalığın erken saptanması durumunda etkili olan bir ilaç bulunmaktadır ve ilaca erken başlanması hastalığın hafif seyretmesini sağlamaktadır. Oysa ki Kovid-19 için etkili bir ilaç yoktur. Bu nedenle hem grip hem de Kovid-19 dan kaçınmak için en önemli yöntem korunmadır"dedi.
ŞİKAYETLER ALTTA YATAN HASTALIĞA GÖRE ARTABİLİYOR
Prof. Dr. Topkaya, güncel varyant ile oluşan belirtileri şöyle sıraladı: Boğaz ağrısı, burun tıkanıklığı, burun akıntısı, öksürük, yorgunluk, baş ağrısı, kas ağrısı, ateş ve terleme gibi griple benzer şekilde yaşanıyor. Hastaların çoğunda klinik tablo hafif seyirli olmakla birlikte bu durum hastanın altta yatan hastalığı olup olmaması ve bağışıklık durumuyla yakından ilişkili" dedi.