SANKO Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Mustafa Tanrıverdi, mevsimsel hastalıkların iyice arttığına dikkat çekerek korunma ve tedavi yöntemlerini anlattı. Tanrıverdi, enfeksiyonlarla ilgili şu önerilerde bulundu: "Bunlar kronik hastalığı olan şahıslarda zatürreye de çevirebiliyor. Özellikle gebelerde süreç ağrılı geçiyor. Gebelerin çok dikkatli olması gerekiyor. Korunma yollarında maske kullanımı ve el çok önemli. Mesela kapı kolları, masalar gibi toplu kullanılan yerlerde hapşırma gibi durumlarda uzun süre buralarda kalıcı oluyor. Buraya dikkat etmek gerekiyor ve özellikle 65 üstü olanların aşılanması gerekiyor. Çocuklarda savunma sistemini baskılayıcı bir hastalığı varsa o çocuklara da aşı önerebiliyor."
STREP A
Dr. Öğr. Üyesi Tanrıverdi, "Strep A, bademcik ve yutağın akut bakteriyel enfeksiyonudur. Gelişmekte olan ülkelerde Strep A sıklığının gelişmiş ülkelere göre 5-10 kat fazladır. Strep A yakın temas, solunum yolu ve cilt lezyonlarından bulaşabilir. Kuluçka süresi 2-4 gündür. Hastalık ani başlar. Ateş 38º C'nin üzerindedir. Boğaz ağrısı, yutma güçlüğü, baş ağrısı, halsizlik, kas ve karın ağrısı, bulantı, kusma, boyunda ağrılı lenf bezleri görülebilir. Zamanında tedavi edilmeyen ve yeterli tedavi almayan hastalarda akut romatizmal ateş ve akut glomerulonefrit komplikasyonları gelişebilir. Strep A tedavisinde penisilin alerjisi yoksa ilk seçenek penisilindir. Korunmada genel hijyen kurallarına dikkat edilmeli, kalabalık yaşanan yerlerde havalandırmanın iyi olması sağlanmalıdır" dedi.
İNFLUENZA (GRİP)
Dr. Öğr. Üyesi Tanrıverdi, gribin yüksek ateş, baş ağrısı, öksürük, yaygın kas ağrısıyla seyreden, burun, boğaz, üst solunum yolları bazen de akciğerleri tutan, salgınlar yapabilen bir enfeksiyon hastalığı olduğuna dikkat çekerek, "Grip, influenza virüsünün neden olduğu, genellikle yıl içerisinde sonbahar ve kış aylarında daha sık görülen bulaşıcı bir hastalıktır. Bu virüs, her yıl belirli sayıda insanı etkiler ve hastalanmasına neden olur. Grip belirtilerinin virüsün vücuda girmesinden sonraki 1-3 gün içerisinde ortaya çıkar. Ateş yükselir ve titreme görülür, bunlara baş ve karın ağrısı eşlik eder. Kuru öksürük yanında eklem ve boğaz ağrıları, iştahsızlık, burun akıntısı, hapşırma da görülebilir. Çocuklarda bu duruma kusma ve ishal eşlik edebilir, küçük çocuklarda dikkat edilmesi gereken ek belirti huzursuzluk, iştahsızlık ve uyku halidir. Belirtiler hastanın günlük işlerini etkileyecek düzeye ulaşabilir. Halsizlik grip geçtikten sonra bile birkaç hafta devam edebilir. Şikâyetler genellikle 7 gün sürer, ilk 2-3 gün içerisinde şiddetlenir ve sonrasında düzelme başlar ancak iyileşme süresi 1-2 haftaya kadar da uzayabilir" diye konuştu.
SOĞUK ALGINLIĞI (NEZLE)
Nezlenin burun akıntısı, aksırık, boğaz ağrısı ve genellikle hafif bir baş ağrısının eşlik ettiği bir bulaşma hastalığı olduğunu ve yaklaşık 200 farklı virüsün bu hastalığa neden olabileceğini belirten Tanverdi, "Hastalığın en sık nedeni rinovirüslerdir. İnsanlarda en sık rastlanan enfeksiyon hastalıklarından biri olan soğuk algınlığı, sonbahar ve kış aylarında sık görülür. Yetişkinler yılda 2-3, çocuklar 6-12 defa hastalığa yakalanabilirler. Damlacık yoluyla doğrudan veya kontamine yüzeylerden dolaylı temasla bulaş olur. Semptomatik tedavi yapılır. Ağrı kesiciler ve ateş düşürücüler kullanılır. Antibiyotikler kullanılmaz. Erişkinlerde birinci kuşak antihistaminikler, dekonjestanlar denenebilir. En iyi destek tedavisi bol sıvı tüketmek ve istirahat etmektir. El yıkama ve antiseptik kullanımı virüs yayılımını azaltır. Eldiven ve maske kullanılabilir" dedi.