Kocaeli Şehir Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Salih Küçük, son dönemde üst solunum yolu enfeksiyonlarındaki artışa dikkat çekti. Uzm. Dr. Küçük, "Ağız ve burundan başlayan; boğaz, gırtlak, bronşlar ve akciğerleri içeren sisteme solunum sistemi denilmektedir. Vücudumuz için gerekli oksijenin alınıp kirli gazların vücut dışına atılmasında hayati öneme sahip olan bu sistemin özellikle virüsler olmak üzere bakteriler ve çeşitli mikroorganizmalarla karşılaşması ile solunum sistemi enfeksiyonları gelişebilmektedir" dedi. Çoğunlukla bir hafta içerisinde kendi kendini sınırlayan tablolardan hayatı tehdit eden durumlara kadar geniş yelpazede klinik durumlar ile karşılaşılabildiğini belirten Uzm. Dr. Küçük, "Rinit (nezle-soğuk algınlığı), farenjit, tonsillit (bademcik iltihabı), sinüzit, grip, bronşit (bronşların iltihabı), pnömoni (zatürre) solunum sistemi enfeksiyonları arasında sayılabilir" dedi.
HASTALIK 7-10 GÜN SÜRER
Uzm. Dr. Küçük, şu belirtilere dikkat çekti: "Öksürük, burun akıntısı, boğaz ağrısı, burun tıkanıklığı, baş ağrısı, yüksek ateş, balgam çıkarma, halsizlik, bulantı, eklem ağrıları, hapşırık gibi belirtiler, solunum sistemi enfeksiyonlarında sıklıkla görülebilir. Bu semptomlar genellikle hastalığa neden olan etkene maruz kaldıktan sonraki 3 gün içinde başlar. 7-10 gün sürebilir. Bazı durumlarda semptomlar 3 haftaya kadar da devam edebilir."
ÇOCUK VE YAŞLILARDA DAHA DİRENÇLİ
Uzm. Dr. Küçük, üst solunum yolu hastalıklarının kimlerde daha çok direnç gösterdiğiyle ilgili şunları söyledi: "Özellikle çocuk ve yaşlı bireyler, altta yatan bağışıklık sistemi problemi olanlar, ek hastalıkları olan bireylerde belirtiler uzayabilmektedir. Ayrıca solunum yolu hassasiyeti olan kişilerde öksürük ve nefes darlığı belirtileri uzun sürebilmektedir."
EN ÇOK KALABALIK VE KAPALI ORTAMLARDA BULAŞIYOR
Uzm. Dr. Küçük, solunum yolu enfeksiyonlarının en çok kapalı ortamlarda bulaştığına dikkat çekerek, "Hapşırık, öksürük ve konuşma ile ortama açılan ve havada asılı kalan damlacıklar, diğer kişilere bulaşarak üst solunum yolu enfeksiyonuna sebep olabilir. Yaklaşan yılbaşını da düşünürsek eğer yeni yıl akşamı hastalığın yaygın olduğu dönemlerde mecbur kalmadıkça kalabalık ortamlardan uzak durmak gerekir. Böylece enfeksiyonlardan korunabiliriz. Bununla birlikte hastalık semptomlarını gösteren kişilerin de aynı şekilde zorunlu kalmadıkça kapalı ortamlarda bulunmamaları bulaş açısından önemlidir. Özellikle toplu taşıma kullanımının zorunlu olduğu zamanlarda el yıkama gibi hijyen kurallarına ve maske kullanımına dikkat edilmelidir" dedi.
HİJYEN KURALLARINA DİKKAT EDİN
Solunum sistemi enfeksiyonlarından korunmak için neler yapılması gerektiğini Uzm. Dr. Küçük, şöyle sıraladı:
Sağlık Bakanlığımızın önerdiği yaş gruplarında belirlenen aşılama programlarına uyulması
Kapalı ortamların sık sık havalandırılması
Toplu alanlarda maske kullanılması
Ellerin su ve sabunla sık sık yıkanarak kişisel hijyen ve koruyucu önlem kurallarına uyulması
Sağlıklı ve dengeli beslenme
Sıvı alımına özen gösterilip, sigara ve alkol kullanımından uzak durulması
ANTİBİYOTİKLER DOKTOR KONTROLÜNDE KULLANILMALI
UZM
. Dr. Küçük, solunum yolu enfeksiyonlarının tedavisinde temel amaç hastalığın oluşturduğu semptomların ortadan kaldırılması olduğunu söyleyerek "Semptomlara yönelik olmak üzere ağrı kesiciler, öksürük kesiciler, ateş düşürücüler, balgam söktürücüler gibi ilaçlar kullanılabilmektedir. Solunum yolu enfeksiyonlarında etken çoğunlukla virüsler olduğu için genelde antibiyotik tedavisi gerekmemektedir. Bununla birlikte başta zatürre olmak üzere bakterilerin etken olduğu düşünülen durumlarda antibiyotikler doktor kontrolünde kullanılmaktadır" dedi.