40'ıncı Ulusal Gastroenteroloji Haftası ve 11. Ulusal Gastroenteroloji Cerrahisi Kongresi Antalya'da yapıldı. Kongrede, 40. Ulusal Gastroenteroloji Kongre (UGH) Başkanı Prof. Dr. Serhat Bor, Türk Gastroenteroloji Derneği (TGD) Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mehmet Cindoruk, Türk Gastroenteroloji Derneği İkinci Başkanı Prof. Dr. Müjde Soytürk, Derneğin Genel Sekreteri Prof. Dr. Ayhan Hilmi Çekin, 36. UGH Kurs Koordinatörü Prof. Dr. Tarkan Karakan ile basın toplantısında bir araya geldik. Psikolojik stres vücutta en çok sindirim sistemi hastalıklarında fiziksel semptomlara dönüşüyor. Bu kapsamda 40. Ulusal Gastroenteroloji Kongre (UGH) Başkanı Prof. Dr. Serhat Bor, sindirim sistemini hastalıklarının psikolojik sağlığımız üzerinde etkilerini çarpıcı bir çalışmayla anlattı. Prof. Dr. Bor, ROMA IV Çalışması'nın psikiyatrik sonuçlarını göre; ülkemizin majör psikiatrik sorunlarda dünyadaki konumunu açıkladı.
REFLÜYE NEDEN OLABİLİYOR
Fonksiyonel gastrointestinal (GIS) hastalıkları ile anksiyete arasında sık sık bir etkileşim olduğunun gözlendiğini belirten Prof. Dr. Bor, "Bu tür hastalıkların belirtileri, stres, kaygı ve duygusal durumlarla ilişkilenebilir. Özellikle irritabl bağırsak sendromu (IBS), fonksiyonel dispepsi, gastroözofageal reflü hastalığı gibi GIS hastalıkları, anksiyete düzeylerini artırabilir ve aynı şekilde anksiyete, GIS belirtilerini şiddetlendirebilir" dedi.
ÇALIŞMA İNTERNET ÜZERİNDEN YAPILDI
Çalışmaya ülkemizin de içinde bulunduğu 6 kıtadaki 33 ülkeden 73 bin 76 erişkinin katıldığını söyleyen Prof. Dr. Bor, "Çalışma internet üzerinden görüşülerek yapıldı. Yapılan bu tarama sonucuna göre, 22 fonksiyonel gastrointestinal (GİS) hastalığından en az 1'inin kriterlerine uyan kişi oranı yüzde 40. Bu ankete katılan kişiler, hastalık tanısı alan kişiler değil, sadece hastalık tanısı almayan ve ama şikayetleri devam eden, kendilerini hasta hisseden kişiler" diye konuştu.
ANKSİYETEDE İLK SIRADA MISIR VAR
Prof. Dr. Bor, GİS hastalıklarının ülkelerdeki yaygınlık düzeyine bakıldığında Mısır'dan sonra en çok anksiyete, depresyon görülen ülke sıralamasında yüzde 54 oranıyla ikinci sırada olduğumuzu belirttti. Prof. Dr. Bor "Yüzde 24 ile en düşük ülke ise Hollanda. Ardından yüzde 28 oranıyla Çin ve Japonya geliyor. Yüzde 60 ile ise Mısır birinci sırada. Sonra ülkemiz geliyor" dedi.
10 KİŞİDEN 1'I 'HASTAYIM' DİYOR
Psikolojik stresin vücutta fiziksel semptomlara dönüşmesi anlamına gelen somatizasyona da çalışmada bakıldığını söyleyen Prof. Dr. Bor, "Ülkemizde neredeyse 10 kişiden 1'i vücudunda fiziksel bir semptom olduğunu düşünüyor. Bu çalışmada da yüzde 37 ile birinci sıradayız" dedi.
YAŞAM KALİTESİNİ DÜŞÜRÜR
PROF
. Dr. Bor, örneğin, irritabl bağırsak sendromunın (IBS), dünya genelinde yaygın olan bir durum olduğunu belirterek "Sendrom, genellikle karın ağrısı, şişkinlik ve gaz gibi belirtilerle karakterizedir. Yaşam kalitesini düşürür. Ancak, bu durumun kesin yaygınlığı ülkeden ülkeye ve kültürden kültüre değişebilir" dedi.
'BİR ŞEYİN YOK' SÖZÜ İKNA ETMİYOR
PROF. Dr. Bor, "Bizim herhangi bir yöntemle hastalık bulgusuna rastlamayıp, tanı koymadığımız ama hastanın yakınmalarından kaynaklanan şikayetleriyle sürekli hastaneye, doktora gitmesinden bahsediyoruz" diyerek, şunları söyledi: "Bu kişiler sayısız tetkik yaptırıyor. Kabızlığı için örneğin 3 kez kolonoskopi yaptırıyor. Aslında hiçbir bulgu yok. Tanı yok. Doktorun 'Bir şeyin yok sözüyle' ikna olmuyor. Bedensel yakınmalardan sürekli doktora gidiyor. Onlara 'Senin bir şeyin yok' derken çok zorluk yaşıyoruz" dedi.
SİNDİRİM SİSTEMİ İŞLEV BOZUKLUĞU
"FONKSIYONEL gastrointestinal (GIS) hastalıklarının, sindirim sistemi işlev bozukluklarını ifade eden bir grup durumu kapsadığını belirten Prof. Dr. Bor "Bu hastalıklar arasında irritabl bağırsak sendromu (IBS), fonksiyonel dispepsi, irritabl bağırsak hastalığı (İBH) ve gastroözofageal reflü hastalığı gibi durumlar yer almaktadır. Ancak, bu hastalıkların dünya genelindeki yaygınlığını belirlemek zordur. Çünkü birçok faktör, tanı kriterleri ve coğrafi farklılıklar bu hastalıkların sıklığını etkileyebilir" dedi.