Bahar nezlesi, alerjik nezlenin bir çeşidi. Saman nezlesi veya polen alerjisi olarak da biliniyor. Kulak Burun Boğaz (KBB) Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Çiğdem Kalaycık Ertugay, bahar nezlesinden korunma yollarını anlattı. Doç. Dr. Ertugay, bahar nezlesine polenlerin sebep olduğunu belirterek, "Bahar dönemlerinde ortaya çıkan ve havada bulunan, temelde zararsız olan polenleri, vücut tehlikeli madde olarak algılar ve tepki gösterir. Alerjen denilen bu polenler, burun iç yüzeyine yapışıp iltihabi olmayan bir tepki başlatır ve şikâyetler yaratır. Benzer şekilde göz içerisine de yapışıp konjonktivit benzeri şikâyetler de yaratabilir" dedi. Bahar nezlesinin belirtilerini ise Doç. Dr. Ertugay, şöyle sıraladı: "Burun kaşıntısı, sulu burun akıntısı, hapşırık, burun tıkanıklığı en temel şikâyetlerdir. Ayrıca, boğaz ve damakta kaşıntı, kulaklarda kaşıntı, ağız solunumu yapma ve sık uyanma, göz kaşıntısı ve kızarıklığı, göz altındaki ciltte şişme gibi şikâyetler de olabiliyor. Bazı hastalar, özellikle işte veya okulda dikkat toplamakta zorlanabilir. Akademik performansta da gerileme görülebilir."
VİRAL ENFEKSİYONLAR VE KÜRESEL ISINMA...
Doç. Dr. Ertugay, bahar nezlesinin geçmişte en sık 18-25 yaş aralığında görüldüğünün bilinmesine rağmen son yıllarda küresel ısınma, viral enfeksiyonlar, maske kullanımı gibi çevresel faktörlerin de etkisiyle klinik öyküsünde hiçbir alerjik hastalığı olmayan 30-40 yaş üstü hastalarda görüldüğünü söyledi. Bahar nezlesi belirtileri ile soğuk algınlığı belirtilerinin oldukça benzer olduğunu belirten Doç. Dr. Ertugay, şunları söyledi: "Bu iki hastalık arasındaki en büyük fark hastalık süresidir. Soğuk algınlığı genellikle 1 hafta gibi kısa bir süre içerisinde geçer. Bahar nezlesi ise 2-4 ay arası kadar tüm polen mevsimi boyunca sürer. Bahar nezlesinde burun akıntısı çoğunlukla şeffaf ve bol iken soğuk algınlığında daha koyudur. Ayrıca soğuk algınlığında yüksek ateş, genel vücut ağrısı, halsizlik gibi şikâyetler de mevcuttur. Bahar nezlesinde yakınmalar aralıklı krizler halinde oluşabilir."
KESİN TANI, ALERJİ TESTİYLE KONUYOR
DOÇ. Dr. Ertugay, kesin tanının, alerji testleri ile konduğuna dikkat çekerek "Kolay, hızlı ve ekonomik olan deri delme testi ve maliyeti daha yüksek olan kan testleri de tanıda kullanılmaktadır. Ancak bu testlerin yapıldığı sırada hastanın herhangi bir alerji ilacı kullanmıyor olması test sonuçlarını etkileyebileceğinden dolayı oldukça önemlidir" dedi. Doç. Dr. Ertugay, bahar nezlesinde birinci basamak tedavi, alerjiye sebep olan maddeden kişiyi uzaklaştırmak olduğunu da söyleyerek, "Ancak polen alerjisinde bu oldukça zordur, bu nedenle de polen alerjisinden korunmak için mutlaka önlemlerin alınması gerekir. Daha sonra ilaç tedavilerinden yararlanılır. Burada amaç hastalığı yok etmek değil, hastanın şikâyetlerini azaltmaktır. Doktora görünmeden hastanın kendine ilaç başlaması ve kendi kendini tedavi etmeye çalışması da önerilmemektedir" dedi.
HER İKİ HASTALIK AYNI ANDA GÖRÜLEBİLİR
BAHAR nezlesi ve soğuk algınlığının aynı anda yaşanabileceğine de dikkat çeken Doç. Dr. Ertugay, "Her iki hastalık bir arada görülebilir. Böyle bir durumda her iki hastalık da burun mukozası içerisinde şişlik oluşturduğu için sonraki aşamada sinüzit gelişmesine bağlı olarak hastada geniz akıntısı, gıcık tarzında öksürük, baş ve yüz ağrısı benzeri belirtiler görülebilir. Bu hastalar KBB hastalıkları uzmanına başvurmalıdır. Ayrıntılı bir muayene ve gereklilik halinde yapılacak tetkikler ile tanı konarak erken tedavi başlanmalıdır" dedi.
ASTIMA ÇEVİREBİLİR
Alerjik
şikâyetler kontrol altına alınamadığında astıma çevirebilmektedir" diyen Doç. Dr. Ertugay, şunları söyledi: "Alerji şikâyetlerine hırıltılı solunum, nefes darlığı, göğüste baskı hissi ve öksürükle uyanma gibi şikâyetler eşlik ediyorsa astımdan şüphelenmek gerekir. Bahar nezlesi olan hastaların hem KBB hastalıkları hem de alerji immünoloji bölümlerinde muayenesi önerilmektedir."