Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve Üroloji Kliniği İdari ve Eğitim Sorumlusu Prof. Dr. Eyüp Veli Küçük, 60 yaş sonrası her 2 erkekten birinde prostat büyümesi şikayetleri artarken, 70 yaş sonrası ise her 7 erkekten birinde prostat kanseri görüldüğüne dikkat çekti. Durum böyle olunca da erkeklerin korkulu rüyası haline gelen prostat büyümesi ve kanserlerinde erken teşhisin önemini vurgulayan Prof. Dr. Küçük, 40 yaş sonrası her 2 yılda bir erkeklerin üroloji uzmanına gitmelerini ve kan analiziyle bakılacak PSA (Prostat Spesifik Antijen) testlerini de mutlaka yaptırmalarını önerdi. Prostatı 'erkeklerde olan idrar yolunda bulunan, idrar yolu kanalını saran ceviz büyüklüğünde bir organ' diye tanımlayan Prof. Dr. Küçük, prostatın erkeğin üreme fonksiyonu ve sperm hareketini sağladığını belirtti. Ancak yaşla birlikte prostatın büyüklüğünün arttığına dikkat çeken Prof. Dr. Küçük, "Bu boyut artışı çevreye doğru olduğunda çok büyük problem yaratmazken, sardığı idrar kanalının baskı altında tutarak büyümesi sonucu ise erkekte idrar yapma güçlüğü yapar. Hatta bazen kişi idrar yapamaz hale gelir. 50 yaş sonrası prostat büyümesi görülmeye başlar. 60-70 yaşlarında sıklıkla rahatsızlık verir. Yaşa bağlı prostat büyümesinin de ilaç ya da ameliyatla tedavi edilmesi gerekir" dedi.
YÜKSEK ENERJİLİ LAZER
"Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi olarak hem prostat büyümesinde hem de prostat kanserini tedavi etmek için çağın getirdiği son teknolojik cihaz olan 'HoLEP Lazer cerrahisi ve robotik cerrahi' olanaklarına sahibiz" diyen Prof. Dr. Küçük, şunları söyledi: "Prostat büyümesinde daha önceden 80-100 gram üstündeki prostat ameliyatları açık olarak yapılmak zorunda kalıyordu. Gelişen teknojilerle açık ameliyatın yerini yüksek enerjili lazer cihazıyla yaptığımız operasyonlar aldı. Artık, iyi huylu prostat büyümesi nedeniyle açık ameliyat olmak zorunda kalan hastalarımıza 'HoLEP ameliyat tekniği'ni kullanarak, operasyonlarımızı yapıyoruz. Böylece her büyüklükteki prostatta bu yöntemi kullanabiliyoruz. Üstelik, hastalarımızı 2 günde taburcu ediyoruz."
PROSTAT KANSERİNDE PSA DEĞERİ ÇOK ÖNEMLİPSA
Prostat
kanserlerine de dikkat çeken Prof. Dr. Küçük, bu kanserlerin idrar şikayetleriyle kendini gösterdiğini belirterek "Yapılan tetkilerlerde ortaya çıkar. PSA (Prostat Spesifik Antijen) değerleri çok önemlidir. PSA değerlerinde artış var ise muayenede prostatta nodül saptanırsa biyopsi yapılarak tanı konulur. 40 yaşından sonra mutlaka 2 yılda bir PSA'ya bakılmalıdır. PSA, alınan kan örneğinden bakılabilen basit bir işlemdir" dedi.
BU BELİRTİLER VARSA DİKKAT
PROF.
Dr. Küçük, prostat büyümesinde dikkat edilecek, şüpheli durumları şöyle sıraladı:
İdrarda kanama
İdrarda zorlanma
Sık idrara çıkma
Gece idrara çıkmaların çoğalması
İdrarını yaptıktan sonra tam bir boşaltma sağlanamaması
Kesik kesik idrar yapma
ÜCRETSİZ YAPILIYOR
BU yüksek enerjili lazer cihazı sayesinde daha önceleri yapmakta zorlandıkları, büyümüş prostatı olan hastaları daha kolaylıkla ameliyat etme şanslarının doğduğunu söyleyen Prof. Dr. Küçük, "Yüksek lazer tekniği prostat dokusunun tamamını temizleyip dışarı alabilen kapalı bir işlemdir. Büyük prostatlarda da açık cerrahiye benzer sonuçlar veren konforlu bir yöntemdir. Günümüzde prostatın cerrahi tedavisinde akıllı tedavi olarak kabul edilmektedir. Daha önceleri prostatı büyük olan, kan sulandırıcı kullanan ya da kalp pili olan hastalarımızın ameliyatı oldukça problemliydi. Lazer teknolojisiyle bu hastalarımızı da rahatlıkla ameliyat edebiliyoruz. Bu lazer cihazı modern teknolojiyi içeriyor ve oldukça pahalı bir cihaz. Devletimiz bu imkanı sağladı. Hastalarımızın kamu hastanelerinde herhangi bir ücret ödemeksizin bu ameliyatı yaptırma şansı artık var. Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi de prostat büyümesinde lazer teknolojinin kullanıldığı nadir hastanelerimizden biri. Bu cihazla birlikte hastalarımızdan talep oldukça arttı" dedi.
ROBOTİK CERRAHİYLE 25 KAT BÜYÜTEREK HASSAS GÖRÜNTÜLEME
Prostatta
robotik cerrahi operasyonları hakkında da bilgi veren Prof. Dr. Küçük, şöyle dedi: "Robotik cerrahi ile de konforlu, güvenli, başarılı ameliyatlar yapıyoruz. Robotik cerrahiyi daha çok prostat kanseri, böbrek kanseri ve mesane kanserinde kullanıyoruz. Bu sayede hastaların, hastanede kalış süreleri de azalıyor. Ameliyat sonrasında daha az ağrılı bir süreç geçiriyorlar. Örneğin böbrek kanserinde robotik cerrahi operasyonu gerçekleştirmişsek sağlıklı dokular daha fazla korunmuş oluyor. Prostat kanseri operasyonunda kullanmışsak idrar tutucu yapılar daha fazla korunuyor. Yani fonksiyonel açıdan çok başarılı sonuçları oluyor. Bunu da robotik cerrahinin 25 kat büyüterek yaptığı hassas görüntülemesine borçluyuz. Bu görüntüleme avantajının yanında robotik cerrahinin ince ve hareket kabiliyeti yüksek enstürümanları sayesinde daha başarılı ameliyatlar yapılabilir hale geliyor."