Kahramanmaraş merkezli peş peşe meydana gelen büyük depremlerde etkilenen 10 ilde oluşabilecek salgın riskine karşı Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü ekipleri, bölgede çalışmalarını sürdürüyor. Halk Sağlığı Genel Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Mehmet Enes Gökler, "Salgınlar her zaman mevcut olabilecek bir şey. Özellikle kalabalık alanlarda. Bizim erken uyarı sistemimiz alarm düzeyinde çalışıyor. Erken uyarı sisteminde artış görürsek derhal müdahale edebiliyoruz. Ama bölgede salgın hastalıklar arttı diyebileceğimiz bir şey yok" dedi.
HEMEN NUMUNE ALIYORUZ
Deprem bölgesinde havanın soğuk olduğunu, çocuklarda ishal vakalarının görülebildiğini de söyleyen Doç. Dr. Gökler, "Biz böyle vakalardan derhal numune alıyoruz. Ama şurada 20 vaka var, burada salgın patladı diyebileceğimiz bir şey yok" dedi. Depremin ardından bölgeye gittiklerini ve hemen Halk Sağlığı Koordinasyon Merkezleri'nin kurulduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Gökler "Aile hekimlerimiz, halk sağlığı uzmanlarımız, çevre sağlığı teknisyenlerimizle buradayız. Tüm çadır kentlerinde halk sağlığı ekiplerimiz, aile hekimlerimizin yer aldığı ekiplerimiz var.
AFAD ile de koordinasyon halindeyiz. Salgın riski olması açısından ishal görülen kişiler derhal tespit edilip, erkenden müdahale ediyoruz" dedi. Bölgedeki halk sağlığı laboratuvarlarında Rota dahil her testi yaptıklarını söyleyen Doç. Dr. Gökler, "Eğer tespit edersek, hastayı ilgili hastaneye sevk ediyoruz. Aile hekimlerimiz aktif olarak görev yapıyor. Sağlık evlerinde muayeneler, kronik rahatsızlığı olanların ilaçlarının dağıtılması yapılıyor. En kırsal bölgeye kadar ilaca ihtiyacı olan vatandaşın ilacını götürüyoruz. Gebelerle ilgili çocuklarla ilgili kontrol ve tespitleri yapıyoruz" dedi. Çocukların eksik aşıları varsa onları da yaptıklarını söyleyen Doç. Dr. Gökler, "Aile izlemi açısından tüm çadır kentlerde çadır hane halkı formu oluşturuyoruz. Kaç kişi kalıyor, gebe var mı, yaşlı, engelli bireyimiz var mı tüm bunları belirliyoruz. Yani 1'inci basamak sağlık sistemini çadır kent özelinde yapıyoruz" dedi. Solunum yolu hastalıklarına karşı da dikkat çeken Doç. Dr. Gökler, "Mutlaka maske takılmasını istiyoruz. Maske uyarılarımızı yapıyoruz" dedi.
SÜPER KLORLAMA YAPIYORUZ
Doç. Dr. Gökler, şehirlere su verilmesiyle ilgili süper klorlama yapıldığına dikkat çekerek "Çevre sağlığı teknisyenleri ile birlikte suyun klorlu olup olmadığı noktasında denetim yapılıyor. Paketli su kullanımını öneriyoruz. Tankerle bölgeye su gelecekse klorlanmış olmasına dikkat ediyoruz" dedi.
AFETLERDE BİREYSEL SU TEMİNİ VE KİŞİSEL HİJYEN
DOÇ
. Dr. Gökler, afetlerde bireysel su temini ve kişisel hijyen ile ilgili şu uyarılarda bulundu:
Öncelikle ambalajlı suları tercih ediniz.
Bulanık suları mutlaka durultup, kaynatıp, soğutarak kullanınız.
Ambalajlı sulara erişim sağlanamıyor ise bu durumda, su bir kaba alınarak fiziki olarak kontrol edilmeli, bulanıklık, partikül madde vs. bir tülbent vasıtasıyla süzgeçten geçirildikten sonra bir kapta bulanıklığı giderilinceye kadar bekletilip, kabın üst kısmında kalan su alınıp kaynatılıp, soğutulduktan sonra kullanılmalı.
Yetkililerin uyarılarına göre su dezenfeksiyonu yapınız.
Şebekeden alınan suları yetkililerin uyarılarına göre kullanınız,
Kişisel dezenfeksiyon için izinli dezenfektanlar kullanılmalı.
Kesinti sonrası şehir şebeke sistemine verilen sular yüksek dozlu klorlama yapılacağından sular yetkililerin uyarıları doğrultusunda kullanılmalı.
ELLERİNİZİ SIK SIK YIKAYIN
Kamp ve çadır alanlarında tuvalet kullanımında hijyen kurallarına uyulmalı.
Her türlü bireysel atıklar belirlenen çöp toplama kaplarına atılmalı.
Özellikle el hijyeni başta olmak üzere kişisel bakım ve hijyen kurallarına azami dikkat edilmeli.
Her türlü hastalık ve salgından korunmak için yetkililerin uyarılarına mutlaka dikkat ediniz.
Yakıt veya zehirli kimyasallar ile kirlenmiş suları kesinlikle kullanmayınız.
Ellerinizi sık sık sabunla yıkayınız. Sabun yoksa, en az yüzde 60 alkol içeren alkol bazlı el dezenfektanı kullanın.