14 yaşında doğuştan rahminin olmadığını ve çocuk doğuramayacağını öğrenen Havva Erdem'e (33) 27 Temmuz 2021'de Prof. Dr. Ömer Özkan ve ekibince kadavradan rahim nakledildi. Naklin ardından Havva Erdem ve eşi Şükrü Erdem, rahim nakli yapılan ilk hasta Derya Sert'in de tüp bebek tedavisini gerçekleştiren İstanbul'daki özel bir tüp bebek merkezine gelerek tedavi oldu.Çift bebeklerine naklin yapıldığı Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan'ın adını verdi. Yani 'Özlenen' anne Hava Erdem annelik sevincini "Hiç pes etmedim, çok emek verdim. Embriyonun transfer edildiği gün bebeğimin varlığını hissettim. Mutluluğumuzu tarif edebilecek bir kelime yok" diyerek paylaştı.
NAKİL BİR RAHİM OLDUĞU İÇİN SÜREÇ ADIM ADIM TAKİP EDİLDİ
İşte tüp bebek tedavisini yapan doktorların anlattıkları :Kadın Hastalıkları ve Tüp Bebek Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Bahçeci : Nakil bir rahim olduğu için gebeliğe engel olabilecek tüm risk faktörleri değerlendirildi. Elde edilen embriyo doğru gün ve zamanlamayla transfer edildi. Üreme sağlığına yönelik son teknolojik gelişmelerin dahil edildiği tedavinin sonucunda çiftimiz mucize bebeklerini kucağına aldı. Böyle bir sürecin içinde olmaktan gurur duyuyoruz. Hastanın nakil için uygun olduğundan emin olunduktan sonra olası gebelik durumunda ortaya çıkabilecek komplikasyonların ön görülmesi açısından sistemik değerlendirilmesi yapıldı. Farklı bir hastalığının olup olmadığını araştırıldı. Kromozom analizleri ve taşıyıcı testleri detaylı olarak yapıldı. İkinci aşamada hastanın tüp bebek tedavisi açısından başarıya engel olabilecek herhangi bir faktör olup olmadığına bakıldı. Bu noktada en önemli konu çiftin değerlendirilmesi. Sadece nakil olacak kadının değil aynı zamanda nakil sonrasında gebe kalmaya engel teşkil edebilecek erkeğe bağlı faktörler varsa bunların saptanması önem arz eder. Yumurtalık rezervi gerek ultrasonografik açıdan gerek de hormon analizleriyle belirlendi. Daha sonra en temel konu nakilden sonra transfer edilebilir embriyolarının oluşturulması için nakil öncesi tedavinin başlaması oldu."
TÜRK HEKİMLERİ OLARAK GURURLUYUZ
Kadın Hastalıkları ve Tüp Bebek Uzmanı Prof. Dr. Kübra Boynukalın: Öncelikle Prof. Dr. Ömer Özkan ve ekibini başarısından dolayı tebrik ederiz. Biz tüp bebek aşamasında bu sürece dahil olduk. Kişiselleştirilmiş tüp bebek tedavisi uyguladık. Çünkü standart tedavinin dışına çıkmamız gerekiyordu. Her tüp bebek tedavisinde olduğu gibi hastanın yaşı ile yumurtalık rezervi elde edilecek ve dondurulabilecek kapasitedeki embriyoların sayısını belirlemek en temel faktör. Nakil bir rahim olduğu için gebe kalmasına engel olabilecek immünolojik herhangi bir faktör olup olmadığı değerlendirildi ve bu doğrultuda bir yol haritası çizildi. Bunun yanı sıra kullandığı ilaçlar nedeniyle gelişmiş olabilecek enfeksiyonları bertaraf edebilmemiz için yaptığımız değerlendirmeler vardı. Yapılan tüm testlerin sonucunda embriyonun rahme tutunması ve sağlıklı şekilde büyüyebilmesi için üreme tıbbındaki yeniliklerden faydalandık. Türk hekimleri olarak böyle bir sürecin içerisinde yer aldığımız için gururluyuz.