Yurt dışında oldukça tüketilen alabaş sebzesi ülkemizde yeni yeni popüler olmaya başladı. Lahana ailesine ait olan bu sebze görüntü olarak turpa benzer. İlkbahardan itibaren tezgahlardan yer almaya başlayan alabaş, lahana ve kereviz gibi tüketilir. Yeşil ve pembe gibi iki farklı renge sahip olan alabaş, vücudun günlük ihtiyacı olan lifin yüzde 52'sini karşılar. "Cennet topuzu" olarak da bilinen alabaş, A, C, B vitaminlerinin yanı sıra kalsiyum, potasyum, fosfor ve demir gibi mineraller bakımından oldukça zengindir. Yapılan bazı araştırmalarda alabaş sebzesinin kanser hücrelerini yok etmede etkili olduğu tespit edilmiştir. Yıl boyunca yetişme özelliğine sahip olan alabaş insan sağlığına birçok fayda sağlar.
ALABAŞIN FAYDALARI NELERDİR?
- C vitamini bakımından zengin olan alabaş, güçlü bir antioksidan görevi görür. Bu özelliği sayesinde vücutta mutasyona uğrayıp tümör olmaya meyilli hücrelerin sağlıklarını korur. Kanser oluşumunu engeller. Özellikle akciğer ve bağırsakları temizleyerek buradaki kanser ihtimalini sıfırlar.
- Göz sağlığında en yaygın olan rahatsızlık kataraktır. Katarak oluşumuna neden olan durum ise göz içerisindeki A vitaminin azalmasıdır. A vitamini bakımından zengin olan alabaş bu durumun yaşanmasını önler.
- Vücuttaki potasyum dengesi tansiyon rahatsızlığı için önemli bir mineraldir. Bu mineral azalınca hormon bozukluğu ve yüksek tansiyon hatta felç gibi riskli hastalıkların yaşanmasına neden olur. Ancak alabaş içerdiği yüksek potasyum sayesinde vücuttaki oranı dengeler.
- Turp gibi alabaşta kuru öksürük ve solunum hastalıklarında olumlu etkiye sahiptir. Kaynatılıp suyu tüketildiğinde özellikle mevsim geçişlerinde yaşanan enfeksiyona bağlı gelişen göğüs ağrısı ve kuru öksürüğü keser.
- Kilo aldırmadan demir oranını yükselten nadir besinlerdendir. Çünkü alabaş lif bakımından zengin olduğundan kilo vermede yardımcı olur. Metabolizmayı hızlandırır. Aynı zamanda ise demir oranını artırarak kansızlık gibi ciddi hastalıkların önüne geçer.
- Zeka gelişiminde etkili olan selenyum minerali bakımından zengin olduğundan beyin sağlığını da olumlu etkiler. Uzmanlar gelişim çağındaki çocukların ve anne adaylarının tüketmesini tavsiye eder. Ayrıca anne sütünü artıran özelliğe sahiptir.
- Sinir hücrelerini sakinleştirerek kişinin rahat bir uyku çekmesini sağlar. Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu'nun özellikle sıklıkla uyku problemi çeken hastalarına tavsiye ettiği besinler arasında yer alır. Kronik uykusuzluk için beyaz alabaşı öneren Saraçoğlu, uykudan yarım saat önce çiğ tüketilmesi gerektiğini vurguluyor.
- Kalsiyum minerali kas ve kemiklerin güçlenmesini sağlar. Bu sayede ileri yaşlarda görülme ihtimali olan romatizma ve kemik erimesi gibi hastalıklar önlenmiş olur. Doğada düt kalsiyum bakımından en zengin besin olmasına rağmen, alabaşta süt kadar zengindir.
- Bağışıklığı güçlendiren alabaş, vücutta biriken toksinleri atarak adete vücudu yeniler. Bu faydası da en çok cilde yarar. Hem dış etmenlerden hem de iç rahatsızlıklardan sıklıkla etkilenen cilt alabaş sayesinde yağ dengesini düzenleyerek akne ve sivilce oluşumunu engeller.
ALABAŞIN OLUMSUZ ETKİSİ NEDİR?
Vücuttaki iyotu kısa sürede tüketebilen alabaş tiroid gibi hormon sorunlarına neden olabilir. Bu yüzden tüketimine dikkat edilmelidir. En azından bir uzmana başvurularak günlük ne kadar tüketilmesi öğrenilmelidir. Bazı uzmanlar haftada en fazla iki defa tüketilmesini tavsiye ediyor.