18-19 Haziran'da yapılacak olan üniversite sınavları ile ilgili Aile Danışmanı Semra Binay'dan ailelere ders niteliğinde uyarılar geldi. Binay, "Çocuklarımız yıllarca her gün karda, kışta, halsizken, sabahın karanlığında okula gittiler. Oyun çağlarını okulda geçirdiler. Tam 12 yıl ve geldi çattı o gün. Hayatlarının dönüm noktası tek bir sınav. Yapmayın. Dönüm noktası falan değildir. Gençlerimize böyle büyük bir sorumluluk ve kaygı yüklemeyin. Sadece hayatlarına devam ederken karşılarına çıkacak fırsatlardan biridir üniversite sınavı. Bir yandan ergenlikle mücadele ederken diğer taraftan sınav stresi onları zaten oldukça yıpratıyor ve üzüyor. Bir de ailelerin yanlış tutumları, kaygı ve karamsarlığı arttırıyor. Stresten dolayı bildiklerini unutan, soruları kaydıran çok öğrenci var maalesef. Onlara ,"Olmazsa seneye denersin " rahatlığını vermelisiniz. Aileler haklı olarak çocuklarının geleceğinden kaygı duyar ve sınavlara fazla anlam yüklerler. Sınav kaygısı ailede çaresizlik hissi doğurur. 12 yıllık eğitim-öğretim hayatlarının bir kaç saatlik sınavla belirlenmesi gerginlik ve stres oluşturur. Öğrencinin ailesinin desteğine en çok ihtiyacı olduğu bir dönemdir sınav dönemi. Moral ve motivasyon ders çalışması kadar önemlidir. Aşırı stresli aile, evde gerginliğe sebep olabilir. Bu da öğrencide duygusal, fiziksel, davranışsal kaygılara yol açar ve başarısını düşürür. Bilinmelidir ki dozunda kaygı motive eder, başarıyı arttırır, disiplini sağlar. Ancak fazlası, olan başarıyı da düşürür" şeklinde konuştu.
BIRAKIN KENDİ İSTEDİĞİ BÖLÜMÜ SEÇSİN
Aile Danışmanı Semra Binay, sınava hazırlanacak öğrencilerin hangi bölümü seçeceğine kendilerinin karar vermesi gerektiğini de belirterek, "Puanına göre değil, sizin belirlediğiniz mesleği değil, kendi istediği mesleğin bölümünü seçsin. Sevdiği işi tercih etsin. Ebeveynler sürekli 'Sakin ol!' derken çocukları daha strese sokuyorsunuz. Önce siz sakin olun. Rutini bozmayın. Yıl boyu sosyallikten uzak, eve davet kabul etmemek, seyahatleri iptal etmek, sınav dönemi çocuğa özel yemekler yapmak, şımartmak, sürekli etrafında dolaşmak öğrencinin sınavı gözünde çok büyütüp, olağanüstü bir durum algılamasına yol açar. Bu da kaygısını artırır. 'Motivasyon olur' diye başkalarıyla kıyaslamayın. Karamsar tablo çizmeyin. "Yıllarca yemedik yedirdik, okuttuk yüzümüzü kara çıkarma" tarzı söylemler öğrencide çok büyük psikolojik yük oluşturur. 'Başaramazsam' kaygıları başlar. Aileye ve çevreye mahcup olma endişesine kapılır. Sınavda istenen sonucu alamamak utanılacak, mahcup olunacak bir durum değildir. Kişinin kendi hayatı, kendi sınavı. O sadece bir sınavdır" dedi.
SABAH HAFİF BİR KAHVALTI YAPSIN
Aile danışmanı Semra Binay, sınava girecek öğrencilere ve ailelere önemli tavsiyelerde bulundu. İşte Binay'ın not alınması gereken önerileri:
Sınav günü manevi destek amaçlı yanında olmaya özen gösterin. Hayatının sonu değil bir sonraki sınava da girer. Ona kazanamazsa destek olmayız korkusu vermeyin. Sınava gerçeğinden farklı anlamlar yüklemeyin. Hayatın kendisi zaten bir sınav. Sınav yeri önceden gidilip görülmeli. Yanında götüreceği belgeler ve kalem, silgi, su geceden bir çantada hazır olmalı. Sabah kahvaltı muhakkak yapmalı. Çok fazla yerse ağırlık çöker, miskinleşir. Süt yerine kahve tercih edilebilir. Sınav öncesi nefes ve gevşeme egzersizleri yapılmalı. Sınavda kaygılı düşüncelere kapılırsa düşünce odağını farklı noktalara yöneltebilmeyi öğrenmelidir. Çocuğunuzda aşırı kaygı gözlemliyorsanız uzman desteği almanız gerekir. Tüm sınava girecek öğrencilere yürekten başarılar, bol şanslar dilerim.