1. Su İç Kuralı: İftarda ve sonrasında bol su tüketin
İlkbahar ve yaz mevsiminde geçirdiğimiz Ramazanlarda en çok susuzluğu anlarız. Acıkmadım ama susadım deriz. Bunun sebebi iftardan sahura geçen sürenin azlığının su tüketimimizi kısıtlamasıdır. Ancak vücudun dörtte üçü sudur ve vücut susuz çalışamaz. Bir bireyin günde 2-2,5 litre arasında su tüketmesi gerekmektedir. Su tükettikten sonra vücudun bazal metabolizma hızı artmaktadır. Unutmayın! Su içmek, yağ yakımına yardımcı olmaktadır.
Aynı zamanda Ramazan ayı boyunca orucumuzu su ile açmalı ve hurma ile devam ettirmeliyiz. Neden mi? Su içmek metabolizmayı çalıştırmasının yanında tokluk hissine de yardımcı olmaktadır. Hurma tüketimi de kan şekerimizi dengelemektedir. Bu durum da iftarda rahatsızlık verici düzeyde yemek yememizi ve iftar sonrası tatlı isteğini önlemeye yardımcı olmaktadır.
2. Çorba İç Kuralı: İftara çorbayla başlayın
Bu sene yaklaşık 15 saat süren oruç tutmaktayız. Orucu açtıktan sonra direk ana yemeğe geçmek sindirim sistemi problemlerine yol açabilmektedir. Bunu önlemek için çorba tüketimi önemlidir. Liften zengin sebze ve kurubaklagil çorbaları tüketmek uzun süren açlık sonrası hem fazla yemek yemenizi önleyecek hem de hazımsızlık, gaz, şişkinlik, kabızlık gibi sindirim sistemi problemlerinize yardımcı olacaktır. Ramazan boyunca kilo vermek isteyenlerin kremasız çorbaları tercih etmesi önemlidir. Protein miktarını artırmak için et suyu veya tavuk suyunu çorbalarına ilave etmelidirler. Bu hem kilo vermenizi kolaylaştıracak hem de yemeği yavaş yavaş yemenize yardımcı olacaktır.
3. Bekle Kuralı: Çorbadan sonra ara verin
"Ramazan ayının tadı birlikte çıkar". Aslında bu durum kilo vermenize yardımcı olabilmektedir. Sofraya oturduğunuzda televizyon, tablet, dizi gibi dikkat dağıtıcı faktör ne kadar azsa o kadar yediklerinizin farkına varırsınız. Aynı zamanda aile fertleriyle sohbet ederek iftar yapmak manevi olarak sizi doyurduğu için ana yemeğin porsiyonunu sağlamak da o kadar kolaylaşmaktadır.
Tıka basa doyana kadar yemek yemek yerine, daha yavaş yemek yenmelidir. Bu da açlık sinyallerini azaltmaktan geçmektedir. Eğer iftarda çorbanızı tükettikten sonra 15-20 dakika ara verirseniz, beyne tokluk sinyallerinin ulaşmasını sağlamış olursunuz. Bu da vücudunuza tok olduğunu kaydetmesi için zaman kazandırmış olur. Böylece ana yemeğe geçtiğinizde porsiyon kontrolünü sağlayabilirsiniz. Böylece hem kilo vermenize yardımcı olursunuz hem de Ramazan ayı boyunca yaşanılan mide ve sindirim problemlerinin önünü almış olursunuz.
Bu üç ana kuralın ardından iftarda dikkat edilmesi gereken diğer nokta da ana yemeklerde sebzeleri, nohut, kuru fasulye gibi kurubaklagilleri ve yağsız et, tavuk, balık içeren yemekleri tercih etmektir. Aynı zamanda fazla yağlı, fazla şekerli ve hamur işi gıdalardan uzak durulması gerekmektedir.
İftar sonrası yürüyüş yapmak ise metabolizmayı harekete geçirmekte ve sindirimin kolaylaştırmaktadır.