Aktif kanser tedavisi gören hastaların oruç tutmalarını önermediklerini ifade eden Altuntaş şu açıklamalarda bulundu:
AKTİF TEDAVİ GÖRENLER ORUÇ TUTAMAZ
Kanser tedavisini tamamlamış ve genel durumu iyi olan hastalar, kendi istekleri doğrultusunda hekimlerine danışarak oruç tutabilirler. Oruç tutmak isteyen takipteki kanser hastalarının hastalığın evresini, tedavi koşullarını dikkate alarak ve hekimlerine danışarak hareket etmelerini öneriyoruz. Tedavisi aktif olarak devam eden kanser hastaların ise oruç tutmaları önermiyoruz. Kanser tedavisi sürecinde hastaların gıda ve sıvı alımı önemli. Tedavi sırasında hastaların bağışıklık dengesi bozulabilir, dengeli beslenme ve yeterli su alımı olmazsa bağışıklık sistemleri olumsuz etkilenebilir. Bu nedenle cerrahi, kemoterapi, radyoterapi, kök hücre nakli, immünoterapi ve hedefe yönelik ilaçlar gibi aktif tedavi alan kanser hastalarının oruç tutmalarını önermiyoruz.
ORUÇ TUTAN KONTROL HASTALARI DİKKAT ETSİN
Kovid-19 salgını nedeniyle kanser hastalarının, virüs bulaşma riskini düşünerek kalabalık iftar sofralarından uzak durmasını öneririz. Oruç tutmasında bir engel görülmeyen hastalar; sahur öğünü atlamamalı, tok tutucu hafif bir kahvaltı şeklinde ayarlanmalı. İftar ve sahur arasında yeterli miktarda su tüketmeli. Yemekler az miktarda yağ ile pişirilmeli. Şekerli gıdaların tüketimi sınırlandırılmalı. İftar 1 kâse çorba ile açılmalı, ardından 15 dakika geçtikten sonra ana yemeğin tüketilmesi tercih edilmeli. Kızartma-kavurma gibi pişirme yöntemleri yerine ızgara, haşlama, buğulama, fırında gibi pişirme yöntemleri tercih edilmeli.
KANSER TEDAVİ EDİLEBİLİR BİR HASTALIK
Kanser tedavi edilebilir bir hastalık. Erken teşhis hayat kurtarır ve hastanın yaşam kalitesini belirgin şekilde artırır. Sigara içmez, dengeli ve düzenli beslenir, güneş ışınlarından da kontrollü faydalanır ve düzenli egzersiz yaparsak kanseri yüzde30- 50 oranında azaltabiliriz.Bazı şeyleri devletten beklememek gerek STK'lar olarak bizler de üzerimize düşeni yapmalıyız. LÖSEMA olarak kanser yönetiminde hasta ve hasta yakınlarının yanındayız. Kanser yönetiminin kurgulanması gerekir.
NAKİLLERİN YÜZDE 46'SI TÜRKÖK'TEN:
Kök hücre naklinde dünyaya örnek bir ülkeyiz. Kök hücre nakli bekleyen hastalar için Türkiye Kök Hücre Koordinasyon Merkezi (TÜRKÖK) umut olmaya devam ediyor. Açıldığı 2015'ten günümüze 800 bin üzerinde gönüllü verici havuzu oluşmuş ve Dünya'da ilk 10 büyük banka durumuna geldi. Toplam 12 bin üzerinde tarama işlemi gerçekleştirildi. Şimdiye kadar 3800 civarı nakil işlemi gerçekleştirildi. 2021 yılında 1100 civarı nakil işlemi gerçekleştirildi. Allojenik (başka bir vericiden alınan) nakillerin yüzde 46'sını TÜRKÖK karşılıyor. Herkesi TÜRKÖK'e bağışçı olmaya davet ediyorum" dedi.