Meteoroloji Genel Müdürlüğü, Kuzey Afrika'dan gelen çöl tozlarının Türkiye'ye giriş yaptığını açıkladı. İnsanların bu çöl tozuna organik maddelerle birlikte maruz kalması potansiyel akciğer enfeksiyonlarına neden olabilir.
Çöl tozunun toksik ve tahriş edici biyolojik alerjenler içerebileceğini belirten İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Türkan Özer, "Tozda bulunan biyolojik olmayan bileşikler, solunum yolunda astım, soluk borusu iltihabı, pnömoni, alerjik rinit ve silikoz, kardiyovasküler ve kardiyopulmoner hastalıklar dahil olmak üzere olumsuz sağlık etkileri oluşturması riski var. Konjonktivit, cilt tahrişi, meningokok hastalığı ve koksidiyoidomikoz da toz fırtınaları ile ilişkili" diye konuştu.
İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Türkan Özer, "Astım, kronik obstrüktif solunum yolu hastalığı (KOAH) veya amfizem gibi solunum rahatsızlıkları olan kişilerde toz konsantrasyonundaki küçük artışlar bile semptomlarını daha da kötüleştirebilir. Yüksek konsantrasyonlarda toz solumanın uzun vadede akciğer fonksiyonlarını azalttığı ve kronik bronşit ve kalp ve akciğer rahatsızlıkları gibi rahatsızlıklara katkıda bulunduğu düşünülüyor" dedi.
KİMLER RİSK ALTINDA?
"Düşük düzeyde ev veya şehir tozunu solumak çoğu bireyde sağlık sorunlarına neden olmaz" diyen İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Türkan Özer sözlerini şöyle sürdürdü: "Ancak yüksek düzeyde toza maruz kalan herkes etkilenebilir. Tozun içinde ne kadar uzun süre nefes alırsanız, sağlığınızı etkileme oranı o kadar artar. Yüksek düzeyde toza uzun süre maruz kalmaktan sağlık sorunları geliştirme olasılığı daha yüksek olan kişileri şöyle sıralayabiliriz: Bebekler ve küçük çocuklar, 65 yaş ve üstü yaşlı insanlar, önceden solunum rahatsızlıkları olanlar. Solunum tozundan düzenli olarak nefes darlığı veya saman nezlesi tipi semptomlar gösteren herkes doktor muayenesinden geçmeli."
ÇÖL TOZUNDA NELER VAR?
İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Türkan Özer, çöl tozundaki mikrobiyal toplulukların mantar ve bakteriyel patojenler içerebileceğini de vurguladı:"Çöl tozlarının partikül boyutu saç telinden daha büyük parçacıklar içerebiliyor. Tozda ayrıca silikon, alüminyum oksitler, kalsiyum ve demir gibi çeşitli maddelere rastlanabiliyor. Çöl tozunu oluşturan minerallerin ağırlıklı olarak kuvars ve mika olduğu bildirildi."
KENDİNİZİ ÇÖL TOZUNDAN NASIL KORURSUNUZ?
İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Türkan Özer, risk altındaki bireylerin çöl tozuna karşı şu tedbirleri almasını önerdi:
• Dış mekân maskesi, soluk borusuna yerleşebilecek ve hatta akciğerlere ulaşabilecek partiküllere karşı daha fazla koruma için tercih edilmeli.,
• Açık havada spor yapmayın.
• Toz girmesini önlemek için evlerde kapı ve pencereleri kapatın.
• Solunum problemleri olan insanlar sadece gerekli ise dışarı çıkmalı.
• Gözde yabancı cisim hissi varsa kişi bol su ile yüzünü yıkamalı.
• Dehidratasyonu önlemek için özellikle çocuklar ve yaşlılar bol sıvı tüketmeli.
• Biriken tozun yükselmesini önlemek için süpürmeden önce süpürülecek alan nemlendirilmeli.