Katlanması en zor ağrılardan biri olan migren ağrılarının hastaların yaşamlarını zorlaştıran ve günlük rutinlerini yapmalarına engel olan önemli bir sorun olduğunun altını çizen Anadolu Sağlık Merkezi Nöroloji Bölümü Direktörü Prof. Dr. Yaşar Kütükçü, "Günümüz tıbbında kullanılan ilaç tedavileriyle migren atakları kontrol altına alınırken migrenden tamamen kurtulmanın henüz bir yolu bulunmuyor. Dünyada son birkaç yıldır gündemde olan migren aşısı ise yeni bir tedavi yaklaşımı olarak yakın geleceğin güçlü tedavilerine ilham olabilir. Tedavi 'migren aşısı' olarak duyurulsa da aşılar gibi bir kez uygulandığında hastalığın gelişmesini engellemiyor. Düzenli olarak hastaya enjeksiyon uygulanması gerekiyor" dedi.
Migren aşısının Türkiye'de de Sağlık Bakanlığı onayıyla kullanılmaya başlandığını söyleyen Prof. Dr. Yaşar Kütükçü, "Aşıların en dikkat çeken tarafı, sadece migrene özel olmaları. Migren aşıları migrene özel ilk tedavi yöntemi olarak tıp literatürüne girmiş durumda" dedi. Uygulanmasının çok kolay olduğu ve özel hazır enjektörler içinde satıldığının altını çizen Prof. Dr. Kütükçü, "Migren aşısı ayda bir kez olmak üzere cilt altına enjeksiyon şeklinde kolaylıkla uygulanabiliyor. Hatta öyle ki, hastanın kendisi bile uygulayabiliyor. Burada dikkat edilmesi nokta ise özellikle alerjik reaksiyonları çok düşük olsa bile herhangi bir durumun gelişebilme riski nedeniyle ilk enjeksiyonların hastanede ve doktor gözetiminde yapılmasında yarar var. Migren aşısı, migren ağrısını başlatan maddeleri engelleyerek ağrı gelişmesini önleyici bir etki yaratıyor" dedi.
Migren aşısının genellikle hastaların yüzde 60-80'inde etkili olduğunu ve aylık ortalama baş ağrılı gün sayısını azalttığını vurgulayan Prof. Dr. Kütükçü, "Elde edilen bu oran büyük bir başarı olarak görünse de migreni tamamen engelleyen veya ortadan kaldıran bir tedavi yöntemi olduğunu söyleyemeyiz. Yapılan klinik çalışmalarda da uygulamadan kısa süre sonra ağrıların tekrar başladığı bildiriliyor. Bu durumda uzun yıllar boyunca ayda bir enjeksiyon yapılması gerekebilir. Tabii maliyeti yüksek olduğu için hasta seçimleri de burada önemli bir nokta. Özellikle ilaç tedavisi, botoks (botulinum toksin) tedavisi gibi önceki tedavilere iyi yanıt alınamayan ve ayda 4-5'ten daha fazla ağrı atakları geçiren hastalarda kullanılması daha uygun olacaktır. Migren iğnesi tedavisinin bugüne dek ciddi, tehlikeli bir yan etkisi bildirilmedi. Olası yan etkiler iğne yerinde kızarıklık, kaşıntı, enfeksiyon ve genellikle hafif alerjik reaksiyonlardır. Bu etkiler ilaçların güvenlik ve tolere edilebilirlik özellikleri ile benzer bulunmuştur" dedi.