Orta ve Doğu Karadeniz, Doğu Anadolu bölgeleri başta olmak üzere Türkiye'nin her ilinden gelen vakaların değerlendirildiği KTÜ Farabi Hastanesi'ndeki Adli Tıp Birimi modernize edildi. Poliklinik odaları, öğretim üyesi ve öğretim elemanları odaları ile seminer salonu yeniden dizayn edilerek yeni yerine taşındı. Modernize edilen Adli Tıp Birimi'nde 2021 yılı içerisinde mahkeme tarafından yönlendirilen dava dosyaları, kati raporlar, iç beden muayene raporları, bireysel maluliyet değerlendirme raporları, bireysel malpraktis raporları dahil olmak üzere 2 bin adet rapor düzenlendi. Türkiye'de faaliyet gösteren dört Adli Bilimler Enstitüsü'nden biri olan KTÜ Adli Bilimler Enstitüsü ise vatandaşların mağduriyet yaşamaması için raporlar kısa sürede sonuçlandırılmaya devam ediyor. 2021 yılı içerisinde bin 240 raporun düzenlendiği Adli Bilimler Enstitüsü'nde dava dosyaları bireysel maluliyet değerlendirme ve bireysel malpraktis raporları inceleniyor.
"KADIN CİNAYETLERİ" KAVRAMININ TANIMI EVRENSEL ADLİ TIP LİTERATÜRÜNE KTÜ'DEN KAZANDIRILDI
KTÜ Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Erdal Özer ve Dr. Öğretim Üyesi Güven Seçkin Kırcı tarafından "Kadın Cinayetleri" kavramının tanımı evrensel adli tıp literatürüne kazandırılırken, KTÜ Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Erdal Özer, adaletin toplum ve toplumu oluşturan bireyler arasında eşit olarak sağlanabilirliğine hizmet eden Adli Bilimlerin çok disiplinli bir alan olduğunu belirtti. Özer, "Bu disiplinler içinde Adli Tıp, önemli bir işleve sahiptir. Adli Tıp, tıp alanındaki genel prensip ve gelişmeleri, adli olayların çözümü için kullanır. Çalışma alanı çok geniş olmakla birlikte ana çalışma konuları; alkol ve toksikoloji, çocuk istismarı, kadın cinayetleri, kimliklendirme, ölüm ve ölümden sonraki değişikliklerin incelenmesi, ölü muayenesi ve otopsi, travmaya uğramış kişilerin değerlendirilmesi, maluliyet olgularının değerlendirilmesi, cinsel saldırı ve aile içi şiddet olgularının değerlendirilmesi, yaş tayinleri, farik mümeyyizlik değerlendirmeleri, hekim hataları, yazı inceleme, fotoğraf inceleme, imza inceleme ve iş kazaları şeklinde sıralanabilmektedir" dedi.
"MALPRAKTİS İNCELEMESİNDE ÇOK BAŞARILIYIZ"
Türkiye'de pek çok sebepten kaynaklı olarak malpraktis davalarının arttığına dikkat çeken Özer, "Adli olaylarda meydana gelen yaralanmanın niteliği ile ilgili kati adli raporlar, iş kazaları, meslek hastalıkları ve maluliyet raporları, cinsel istismar mağdurlarının muayenesi ve bu hususlarda rapor düzenlenmesi, adli yaş tespiti raporları, farik mümeyyizlik değerlendirmeleri, hekim hataları, adli belge inceleme ile ilgili çeşitli alanlarda bilirkişilik hizmetleri verilmektedir. Türkiye'de malpraktis davaları pek çok sebepten kaynaklı olarak artığını ve bize de malpraktis iddiası ile mahkemelerden ve bireylerden çok sayıda başvuru yapılmaktadır. Başvuruların sıklığı ile raporların çıkma süresi göz önüne alındığında KTÜ Adli Tıp Birimi'nin, malpraktis incelemesinde göz dolduran bir başarısı bulunmaktadır" şeklinde konuştu.
"ÇOCUKLARLA İLGİLİ ÖZGÜN BİR MODEL GELİŞTİRDİK"
Trabzon Çocuk Koruma ve İzlem Merkezi'nde farklı bir planlama uygulandığını dile getiren Dr. Kırcı, "Çocuğa yönelik cinsel istismar açığa çıktığında, adli soruşturma konusu olmaktadır. Adli soruşturma dışında süreçte sosyal hizmet uzmanı, sağlık çalışanları gibi pek çok profesyonelin mesleki çalışmalarına gereksinim duyulmaktadır. Adalet Bakanlığı'nın bir çalışması, çocuğun bu süreçte ortalama 17 kez açıklama yapmak zorunda kaldığını göstermektedir. Yinelenen açıklama yapma gerekliliğinin çocuklarda ve ailelerde ek strese neden olduğu ve çocukta ikincil duygusal istismara yol açtığı bildirilmektedir. Bünyemizde bulunan Trabzon Çocuk Koruma ve İzlem Merkezi'nde, ülkemizde bulunan birçok Çocuk İzlem Merkezi'nden farklı olarak özgün bir teşkilat planlaması uygulanmaktadır. Çocuk İzlem Merkezi'nde yapılan işlemlerde; mağdur kişinin gizliliği, hastane sistemine verilerin işlenmemesi, mağdur kişilerin yaşamlarında bu hadiselerin karşılarına çıkmayacak olması merkezin en büyük avantajlarından sayılabilir" ifadelerini kullandı.
KANSIZ OTOPSİ İŞLEMİNİN TÜRKİYE'DE UYGULANACAĞI İLK MERKEZ OLMASI HEDEFLENİYOR
KTÜ Adli Tıp Ana Bilim Dalı'nın otopsi ve cirtopsi konusunda hedeflerinin olduğunu vurgulayan Dr.Kırcı, "Otopsi; ölen kişinin ölüm nedenini saptamak amacıyla cesedinin vücut boşluklarının açılıp incelenmesi gereken bütün sistem ve organlarının, eldeki yöntemlerle incelenmesi işlemidir. Otopsinin amacının ölüm nedenini saptamak, ölüm mekanizmasını saptamak, ölümün orijinini aydınlatabilecek faktörleri araştırmak, ölüme etkili olabilecek faktörleri araştırmak için gerekli tüm teknik ve laboratuvar incelemelerini yapmak ya da bunların yapılabilmesi için örneklemektir. Virtopsi; otopsiye alternatif, ileri teknoloji ürünü görüntüleme cihazlarının yardımıyla gerçekleştirilen, bir nevi sanal, yani ceset üzerinde diseksiyon işleminin yapılmadığı, kansız otopsi yöntemi olarak tanımlanır. KTÜ Adli Tıp Ana Bilim Dalı'nın mevcut öğretim üyeleri ve asistan kadrosuyla otopsi hizmeti vermesi üniversitemize akademik anlamda ve asistan eğitimi anlamında büyük katkılar sağlayacaktır. Adli Tıp Ana Bilim Dalı halkımızı daha az rahatsız edecek ve ölüm sonrası adalet sistemini hızlandıracak virtopsi (kansız otopsi) işleminin ülkemizde uygulanacağı ilk merkez olmayı hedeflenmektedir" dedi.