"Bizim ülkemizde ise sağlık sistemimiz sayesinde diyabet tedavisine erişim gibi bir sorun yaşanmıyor. Ancak hastalar tedavilerini ihmal ediyor, yeterince tedavi kurallarına uymuyor.
Uluslararası Diyabet Federasyonu, diyabet tedavisi için 'Şimdi değilse ne zaman?' diyor; biz de diyabet hastalarına hastalığınıza karşı 'şimdi ve hemen' harekete geçin diyoruz"
Halk arasında şeker hastalığı olarak da bilinen diyabet, küresel bir salgın gibi tüm dünyayı sarıyor ve görülme sıklığı her geçen gün artıyor. Çağın vebasına dönüşen diyabete tüm dünyanın dikkatini çekmek amacıyla, 1922 yılında insülinin keşfini gerçekleştiren ve böylece diyabetin tıbbi tedavisine olanak sağlayan Dr. Frederick G. Banting'in doğum günü olan 14 Kasım aynı zamanda Dünya Diyabet Günü olarak kabul ediliyor.
Uluslararası Diyabet Federasyonu (IDF), Dünya Diyabet Günü için her yıl bir tema belirliyor ve bu alanda kampanyalar, etkinlikler düzenliyor. Dahiliye Uzmanı Dr. Türkan Özer, 2021-2023 Dünya Diyabet Günü temasının, Diyabette Bakıma Erişim (Access to Care) olarak belirlendiğine dikkat çekiyor. Dünya çapında milyonlarca diyabetli insanın diyabet bakımına erişemediğini belirten Dr. Özer, Türkiye'de ise sağlık sistemi sayesinde hastaların tedaviye erişim gibi bir sorun yaşamadığının altını çiziyor. Dr. Özer, şu bilgileri veriyor:
"BİZDE ERİŞİM DEĞİL İHMAL SORUNU VAR"
"Türkiye'de sağlık sisteminin gelişkin olması, herkesin sağlık güvencesinin bulunması sayesinde tüm diyabet hastalarının SGK, devlet, üniversite ve hatta özel hastanelerde muayene ve tedavi olma imkanları var. Bizim ülkemizde tedaviye erişimden çok tedavi ihmali sorunu yaşandığını söyleyebiliriz. Birçok hasta muayene bile olmadığı için ya şeker hastası olduğunu bilmiyor ya da bilse bile hastalığını ciddiye almıyor ve doktorunun uyarılarını uygulamıyor."
PANDEMİDE İNSÜLİN DE PATLADI
Özellikle pandemi döneminde hastaneye gidişlerin azalması, stres ve kilo artışı gibi etkenlerle diyabete neden olan insülin direncinin adeta tavan yaptığını belirten Dr. Özer, şu uyarıda bulunuyor: "Düzenli yapılması gereken kan şekeri ve tansiyon takiplerini, biyokimyasal testlerini yaptırmadıkları için hastalıkları kontrolden çıkmaya başladı. Oysa ülkemizde aile hekimine giderek bile yaptırılacak basit birkaç testle diyabet durumlarını öğrenip, gerekiyorsa ilaçlarını alıp, hekimin önerdiği şekilde beslenme, spor gibi önerilerine uyarlarsa diyabeti kontrol altında tutabilirler."
DİYABETE KARŞI ŞİMDİ DEĞİLSE NE ZAMAN?
Diyabetli kişilerin, durumlarını yönetmek ve komplikasyonlardan kaçınmak için sürekli bakım ve desteğe ihtiyaç duyduklarını hatırlatan Dr. Özer, şöyle devam ediyor:
"Dünyada 463 milyon diyabet hastası var. Dünya üzerinde körlüğe, böbrek yetmezliğine, bacak kayıplarına, kalp krizi ve inmelere en çok neden olan hastalığın diyabet olduğu biliniyor. Türkiye de maalesef Avrupa'da diyabetin en sık görüldüğü ülke durumunda. Üstelik bu durum, tedaviye erişim sorunu olmadığı halde yaşanıyor. Uluslararası Diyabet Federasyonu (IDF),keşfedilmesinden bir asır sonra, insülin ve diyabet bakımının diğer temel bileşenlerinin, onlara ihtiyaç duyan birçok kişinin erişiminin ötesinde olduğunu belirtiyor. Bu yılki Dünya Diyabet Günü teması kapsamında, bunun değişmesi gerektiğini savunuyor ve 'Şimdi değilse ne zaman?' diye soruyor. Bizim ülkemizde de diyabet hastalarının 'hemen şimdi' harekete geçmesi, önlem alması, tedavilerini özenle uygulamaları gerekiyor."
KENDİ KÜÇÜK ETKİSİ BÜYÜK ÖNLEMLER
DÜNYADA YAŞANAN
BAKIMA ERİŞİM SORUNLARI:
Uluslararası Diyabet Federasyonu'nun (IDF) verilerine göre, dünyada 2019'da 463 milyon yetişkin diyabetle yaşıyordu. Diyabetle yaşayan insan sayısının 2030 yılına kadar 578 milyona çıkması bekleniyor. Diyabetli 2 yetişkinden 1'i teşhis konmadığı için hasta olduğunu bilmiyor; bu da 232 milyon insan ediyor. Diyabetli 4 kişiden 3'ünden fazlası düşük ve orta gelirli ülkelerde yaşıyor.IDF'nin aktardığı bilgilere göre; diyabet bakımında yaşanan küresel sorunlar şöyle sıralanıyor: