İnanılmaz bir hızla gelişen teknolojinin birçok alanda olduğu gibi diş hekimliği alanında da dijitalleşme kavramının sınırlarını zorladığını ifade eden Ramoğlu, "Dişlerin düzgün dizilmesi dolayısıyla yüz ve gülüş estetiği için çaba harcayan diş hekimi olan ortodontistler de günlük klinik pratiklerinde dijitalleşmenin getirdiği kolaylıkları hastalarına sunmaktadır" dedi.
Dijitalleşmenin sadece kayıt alanında değil tedavi sürecinin gelişmesinde de önemli rol oynadığına dikkat çeken Prof. Dr. Ramoğlu, "Hastalar arasında teller adı ile meşhur olan dişlerin üzerine yapıştırılan 'braketler' ortodontik tedavide çok önemli rol oynar. Dişin üzerinde özel olarak belirlenmiş bir alana yapıştırılmaları gerekir. Ancak bu sayede dişlerin doğru sıralanması ve dizilmesi sağlanabilmektedir. Bu noktada hastadan alınan dijital kayıtlardan oluşturulan modeller üzerlerinde çok detaylı 3 boyutlu ölçümler yapılması ile doğru braket konumlarının saptanması mümkündür. Dijital olarak yerleştirilen braketlerin bir 3 boyutlu printer desteği ile hazırlanan taşıyıcı plak aracılığıyla hastanın ağzına taşınması ve minimum hata ile doğru yerlerine yapıştırılması gerçekleştirilebilmektedir" diye konuştu.
Dijitalleşmenin yeni tedavi tekniklerinin de yolunu açtığını vurgulayan Prof. Dr. Sabri İlhan Ramoğlu, "Bunlardan en önemlisi şeffaf plaklardır. Özellikle erişkin hastaların ortodontik tedavi esnasında kullanılan braket veya diğer materyallerin varlığından ve görüntüsünden rahatsız olmaları ve estetik kaygıları, araştırmacıları daha az, hatta neredeyse hiç görünmeyecek çözümler üretmeye zorlamıştır. Gelinen bu noktada bir süredir şeffaf plaklar kullanılmaktadır. Bu plaklar dişin üzerini ince bir film tabakası şeklinde kaplamakta böylece hastaya maksimum estetik ve konfor sunulabilmektedir" şeklinde konuştu.
Ortodontinin olmazsa olmazı tedavi başı kayıtlarında, kaşık dolusu ölçü materyali ile alınan ve hastaların tolere etmekte zorlandığı kayıtlar artık bir 3 boyutlu ağız içi tarama cihazıyla çok daha konforlu şekilde elde edildiğinin altını çizen Ramoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:
"Sadece bu ilk basamaktaki gelişim bile başlı başına bir çığır açmıştır. Taramanın tamamlanmasının akabinde herhangi bir alçı veya tesviye gibi laboratuvar işlemine gerek kalmadan, bir ekran üzerinden hastaya problemi çok detaylı bir şekilde, kolaylıkla anlatılabilmektedir. Bu esnada ne hekimin ne de hastanın yerinden kalkmasına bile gerek kalmamakta, azalan basamaklar ile daha hijyenik bir süreç yürütülebilmektedir. Bununla birlikte, dijital ölçülerin gerekli tüm detayları sağlamasının yanında ölçüde herhangi bir deformasyon riskinin olmaması ile geleneksel yöntemlerde düşük ihtimalle de olsa karşılaşılabilecek ölçüde bozulma gibi hem hastayı hem de hekimi mutsuz edecek, süreçleri uzatacak durumların önüne geçilmektedir. 3 boyutlu dijital modelin en önemli faydalarından birisi de hastaya tedavi sonunda dişlerinin nasıl gözükeceği gösterilebilmesidir. Hastanın tedavi sonunu görebiliyor olması motivasyonunda çok önemli rol oynamaktadır.