Doğumdan önce teşhis edilebilir. Parlak bir kitle olarak görünen büyümenin yerini ve boyutunu görebildikleri rutin bir doğum öncesi ultrason sırasında genellikle doğumsal akciğer kisti tespit edilebilir. Fetüsün kalbi göğsünün karşı tarafına kayabilir ve normal akciğer dokusunun kitlenin bulunduğu tarafta görülmesi zor olabilir. Kisti görmek için Manyetik Rezonans Görüntüleme (MRI) de kullanılabilir.
HAMİLELİK SIRASINDA NE OLUR?
Çoğu durumda, anne bebeği sorunsuz bir şekilde doğuma kadar taşır. Doktorunuz bir doğumsal akciğer kistinden şüpheleniyorsa, hamileliğin 20. ve 30. haftaları arasında büyümeye devam edip etmediğini görmek için bir dizi ultrasondan geçirilebilir. Bu süre zarfında fetüsün hızla büyümesi ile kitle daha küçük veya değişmemiş görünebilir. Doğumsal akciğer kisti ayrıca hamileliğin üçüncü trimesterinde küçülebilir ve hatta kaybolabilir. Bununla birlikte az sayıda vakada, kitle fetüs için hayati tehlike oluşturacak şekilde büyüyebilir. Büyüdükçe, kan damarlarını sıkıştırarak, kalbin kan dolaşımı için daha fazla pompalama yapmasına ve muhtemelen kalp yetmezliğine (hidrops) yol açması ihtimali vardır.
DOĞUMSAL AKCİĞER KİSTİ DOĞUMDAN ÖNCE TEDAVİ EDİLEBİLİR Mİ?
Doğumsal akciğer kisti genellikle fetal hidrops gelişme durumunda tedavi edilir. Doktorunuz bunu ultrason ile yakından takip edebilir. Hidrops belirtileri fetüste asit (karın sıvısı), cilt ve kafa derisinin ödemi (ekstra sıvı), plevral veya perikardiyal efüzyon (kalp ve akciğerlerin etrafındaki sıvı) gibi semptomları içerebilir. Bu süreçte annenin sağlığına çok dikkat edilir. Fetüs hidrops geliştirdiğinde, anne preeklampsi semptomları gösterebilir (yüksek tansiyon ve idrarda protein ile işaretlenmiş bir durum).
Fetüste çok şiddetli olmayan hidrops gelişirse (veya hidrops gelişimi yakın görünüyorsa) ve annenin sağlığı izin verirse, 28 haftalık gebelikten bir süre önce doğum öncesi müdahale önerilecektir. İlgili prosedür, doğumsal akciğer kistinin türüne bağlıdır. Kitle görünüşte kistik ise genellikle perkütan (iğne ve dren ile) drene edilebilir. Sıvı yeniden birikirse, kisti sürekli olarak boşaltmak için bir şant (sıvıyı vücudun bir bölümünden diğerine emilebileceği başka bir yere yönlendirme yöntemi) yerleştirilebilir.
Bazen kitle katı olduğunda ya da akciğer gelişimini bozacak kadar büyük kistlerde, açık fetal cerrahi sırasında çıkarılması gerekecektir. Bu prosedür genellikle hamileliğin 28. haftasından önce gerçekleşir. İşlem sırasında anne genel anestezi altına alınır. Rahim cerrahi olarak açılır. Fetüs kısmen rahimden çıkarılır ve kitle çıkarılır. Fetüs uterusa geri döndürülür ve daha sonra kapatılır. İşlemden sonra anne ve fetüs yakından izlenir. Rahimde bir kesi yapıldığında erken doğum riski vardır, ancak kasılmaları kontrol etmeye yardımcı olacak ilaçlar mevcuttur.
BEBEK DOĞDUKTAN SONRA NE OLUR?
Doğum öncesi cerrahi geçirmiş olanlar da dahil olmak üzere doğumsal akciğer kisti olan tüm bebeklerin Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesi (YYBÜ) bulunan bir hastanede doğurtulmasını öneriyoruz. Genellikle bebeklerin doğumdan sonra hiçbir semptomu olmaz ancak yine de akciğer grafisi çekilir ve bebek annesiyle birlikte eve gider.
Bebek yaklaşık 3 aylık olduğunda, akciğerinin ve büyümesinin 3 boyutlu bir görüntüsünü üreten BT taraması adı verilen özel bir röntgen çekilir. Kistik lezyon saptanırsa elektif olarak ameliyata alınır.
Bazen bebekler doğumdan sonra nefes almakta zorlanırlar ve oksijene ve nefes almada yardıma ihtiyaç duyarlar. Doktorlar bir solunum tüpü yerleştirebilir ve bebek kitlenin çıkartılması için ameliyata alınır. Ameliyattan sonra bebek yaklaşık bir hafta hastanede kalır.
Doğumdan önce veya sonra doğumsal akciğer kisti alınan bebekler gelişimlerini sağlıklı bir şekilde tamamlayarak yaşamlarına sağlıklı bir şekilde devam ederler.