Yüksek Öğretim Kurumları sınavına girecek öğrencilere Klinik Psikolog Sümeyye Ündar; sınava kısa bir süre kala öğrencilerde kaygı düzeyi ve korkunun arttığını belirtti.
Bu süreçte; kaygının psikolojik ve fizyolojik olarak uyanık tuttuğunu, daha başarılı olmak için yardımcı olduğunu belirten Ündar; "Korku ve kaygının aşırı düzeyde yaşanması ise, kişinin günlük yaşantısını olumsuz etkiler, sınavdaki performansının azalmasına ve bozulmasına sebep olur. Aşırı kaygı ve korku konsantrasyonu zorlaştırır bu sebeple kişi konuyu hatırlamak için çok çaba sarf eder. Sınav kaygısının fiziksel belirtileri; kalp çarpıntısı, terleme, titreme, ağızda kuruluk, bulantı, ishal veya kabız görülebilir. Kişi kaygı ve korku yaratan durumdan kaçınma davranışı sergileyebilir. Bunları yaşayan kişiler genelde kendilerini eleştirirler, içsel motivasyonlarına zarar verirler. Bu durum zihinden geçen düşünceleri etkiler ve düşünce hatalarına sebep olur. Başarısız olma endişesi hatala yapmaya neden olur. Bu endişe hataları, daha fazla kaygıya ve kontrolü kaybetmeye sebep olabilir. Gerçek düşünmeye çalışın, kaygılarınızın sizi yönlendirmesine izin vermeyin. Elinizden geldiği kadar çalıştığınıza inanmak ve kendinize güvenmek önemlidir." şeklinde konuştu.
Ündar; "Elimden geldiğince emek verip çalıştım, başaracağıma inanıyorum ve en önemlisi kendime güveniyorum, sınavda ne yapmam gerektiğini biliyorum, kazanıp kazanamayacağımı bilmiyorum ve bunu düşünmemin şuan bana bir faydası yok bu sınavda elimden geleni yapmaya çalışacağım" gibi kendiniz için gerçekçi düşünceleri benimseyin." uyarısında bulundu.
"KENDİNİZE GÜVENİN"
Sınav kaygısı için öncelikle kaygıyı yönetebilmek adına kişinin kendisine uygun bir motivasyon bulması gerektiğini kaydeden Ündar; "Kaygıyı gelecek korkusuna dönüştürmeden olumlu bir yöne yönlendirmek önemlidir. Kişinin kaygıyı yönlendirebileceği bir hobi edinmesi gerekir. Kendisine boş zamanlarında vakit ayırması, sevdiği alanlara odaklanabilmesi önemlidir. Son ana kadar ders çalışmayın. Sınavdan önce gevşeme yöntemleri kullanın. Sınav günü yanınıza alacağınız eşyaları 1 gün önceden kapının yakınına hazırlayın. Sınava girecek yerlerini 1 gün önceden görün. Sınav günü sizi en rahat hissettiren kıyafetleri giymeyi tercih edin. Sınav günü erken yola çıkın. En önemlisi ve unutulmaması gereken sınav bir amaç değil araçtır, kendinize inanın ve güvenin." dedi.
"ÇOCUĞUNUZU KIYASLAMAYIN"
Ailelere de çocuklarını diğer çocuklarla kıyaslamamaları gerektiğini hatırlatan Ündar; "Sınava girecek öğrencilerin aileleri endişeli olmamalı, çocuklarına puan kısıtlaması, zorunlu hale getirilmiş mecburiyetler öne sürmemesi önemlidir. Hiçbir öğrenci bir arkadaşıyla veya komşunun çocuğuyla kıyaslanmamalıdır. Aileler, çocuklarına her koşulda yanında olduklarını söyleyip, en önemlisi hissettirmelidir." ifadelerini kullandı.