Alerji ya da enfeksiyon durumlarında lenf bezinin büyümesinin hava yolunu tıkadığını belirten Kulak Burun Boğaz Hastalıkları ve Odyoloji Uzmanı Op. Dr. Tuna Kenar, bu durumun beyne oksijen gitmesini engellediğini söyledi. Bu hastalığın en çok 5 ile 12 yaş arasında görüldüğünü belirten Op. Dr. Kenar, "Bazı alerjik durumlarda 5 yaşından önce de görülebilir. 12 yaşından sonra ergenliğe doğru geniz eti dediğimiz bu lenf bezi çoğu zaman kendiliğinden küçülerek sorun olmaktan çıkmaktadır. Birinde geniz eti olup olmadığı yüzüne bakılarak anlaşılabilir. Geniz eti konumu itibari ile hava yolunu tıkadığı için ağızları açık nefes alırlar ve burun tıkanıklığı görülür. Hastalar genelde çocuk yaşta olduğu için tespitte daha çok annelerden aldığımız bilgiler etkili olur. Hastada burundan nefes almakta güçlük, ağızdan nefes alma, genizden konuşma, nefes alırken ses çıkarma, uyku sırasında horlama, gibi sorunları gördüğümüzde hastanın geniz eti sorunu ile ilgili şüphe, ön tanı veya kanaatimiz oluşur" dedi.
"BÜYÜME VE GELİŞMEDE OKSİJEN ÖNEMLİDİR"
Geniz etinin büyümesi sonucu hastalarda oksijen yetersizliğine bağlı hastalıkların oluştuğunu vurgulayan Op. Dr. Tuna Kenar, büyüme ve gelişmede oksijenin önemini vurguladı. Ebeveynlerin 7 yaşına kadar bu hastalığı fark etmesinin zor olduğunu ifade eden Dr. Kenar, "Geniz eti ile ilgili zamanında teşhis konulup müdahale edilmezse, fiziksel ve zihinsel büyüme ve gelişme geriliğine sebep olur. Ailelerin, çocuğun 7 yaşına kadar bu rahatsızlığı fark etmeleri zor olmaktadır. 7 yaşına kadar çocukların gelişimi normal devam ederken bu yaştan itibaren büyüme ve gelişme durağanlaşmaktadır. Ağız ve yüzde şekil bozukluğu, yeme ve çiğneme bozukluğu, ağız sürekli açık olduğu için dişlerde çürüme ve çarpıklık meydana gelir. Geniz eti konumu itibari ile büyüdüğünde üst çeneyi ileri ittiğinden yüzde şekil bozukluğuna da sebep olur. Zamanında müdahale edilmediğinde geniz eti vakaları bazen sağ kalp yetmezliğine kadar ilerleyip 13-14 yaşlarında ölümle sonuçlanmasına kadar gidebilir" diye konuştu.
Geniz eti rahatsızlığının neden olabileceği hastalıkları sıralayan Kulak Burun Boğaz Hastalıkları ve Odyoloji Uzmanı Op. Dr. Tuna Kenar, "Kalp yetmezliği, duyma kaybı, orta kulak iltihabı, horlama ve uykuda solunum durması,gece altını ıslatma, sinüzit, huzursuz uyuma, gelişme geriliği, büyüme hormonunda meydana gelen değişikliklere bağlı gelişen büyüme sorunları, yüzde oluşabilen şekil bozuklukları, iştahsızlık, dikkat dağınıklığı, kaliteli uyku uyuyamayan çocuklarda görülen hiperaktivite ve davranış bozuklukları, okul hayatında başarısızlık, kronik sinüzit ve geceleri sonu gelmeyen öksürük atakları, ağızdan alınan nefes alışverişleri sebebiyle vücuttan sıvı kaybı ve meydana gelen ağız kokusu, ağız solunumuna bağlı olarak gelişen diş çürükleri gibi sorunları da geniz eti rahatsızlığı bulunan hastalarda ortaya çıkabilecek rahatsızlıklardır" ifadelerini kullandı.
"GENİZ ETİ TANISI İÇİN ARTIK ÇOK DAHA İLERLEMİŞ YÖNTEMLER VAR"
Geniz eti büyümesinin günümüzde teşhisinin daha kolay olduğunu belirten Dr. Kenar, "Geniz eti rahatsızlığı olan hastaların "geniz eti yüzü" dediğimiz, üst çene ilerde, alt çene geride, ağız açık şeklinde tipik bir yüz şekilleri vardır. Önceleri nazofarengeal tuşe denilen parmakla ağız içinden genize kadar kontrol yöntemi vardı. Genze parmak sokup dokunarak teşhis etmek çocuk için zor bir muayene idi. Yandan film çekilerek teşhis konulmaya başlandı. Geniz eti tanısı için artık çok daha ilerlemiş yöntemler var. Endoskopi, tomografi ve MR ile geniz eti kolay ve daha belirgin şekilde görülebiliyor. Bu yöntemlerin içinde en sağlıklısı üç boyutlu görüntü veren ve radyasyon riski taşımayanı endoskopik görüntüleme olarak önümüze çıkmaktadır" şeklinde konuştu.
"BİLİMSEL ÇALIŞMALARDA 30 BİN 1 ORANINDA LENF KANSERİ SAPTANMIŞTIR"
Geniz eti rahatsızlığına yönelik tedavi yöntemlerinden bahseden Op. Dr. Kenar, "Geniz eti büyümesi aşırı olmayan hastalarda ilaç desteği ve bekleme ile kendiliğinden küçülmesi yoluna gidilebilir. Hekim, geniz etinin yüzde 50'den fazla büyüdüğünü tespit eder ve solunumda bir sıkıntı görürse ameliyat kararı alabilir. Genel anestezi altında yaklaşık yarım saatlik bir operasyon ile gerçekleştirilen cerrahi işlemden sonra hasta 5-6 saatlik bir takiple taburcu edilebilir. Bademcikler gibi kapsül içinde olmadığı için geniz etinin düşük oranda da olsa tekrarlama riski vardır. Bunu engellemek için, geniz eti ameliyatı olmuş çocukların, alerjik reaksiyona sebep olabilecek ortamlardan ve içinde katkı maddesi bulunan hazır gıda ve gazlı içecek tüketiminden, özellikle de sigara dumanından uzak durmaları gerekir. Geniz etinden alınan parça patalojik teste gönderilmektedir. Çünkü, yapılan bilimsel çalışmalarda 30 bin 1 oranında lenf kanseri saptanmıştır. Yapılan tetkikler sonucu düşük bir ihtimal de olsa lenf kanseri riski de belirlenmiş olmaktadır" dedi.
Geniz ameliyatından sonra çocukta büyük değişiklikler görülür diyen Kulak Burun Boğaz Hastalıkları ve Odyoloji Uzmanı Op. Dr. Tuna Kenar, "İştah açılması ile birlikte yeme içmede düzelme, fiziksel ve zihinsel gelişimde belirgin bir ilerleme, uykusuzluk sebebi ile yaşanan hiperaktivite ve huzursuzluk sorunlarında düzelme, derslerinde başarı oranının artması gibi gelişmeler gözle görülür şekilde yaşanmaktadır" ifadelerini kullandı.