Alerjinin, vücudun dış etkilere karşı verdiği aşırı duyarlılık olduğuna dikkati çeken Gülina Kargül Dinç, "Sağlıklı kişilerde bu dış etkenler hiçbir reaksiyon yaratmazken alerjik kişilerde doku hasarına yol açabilir.Mevsimsel alerjik konjonktivit olduğu gibi yıl boyu süren alerjik konjonktivit gibi farklı tipleri de vardır. Çoğunlukla ilk belirtileri gözde sulanma, kaşıntı, göz çevresinde ödem ve göz kızarıklığıdır. Kişilerinin gözlerinin yapısal ya da genetik olarak hassas oldukları etkenle karşılaşmaları sonucu alerji ortaya çıkar.Göz alerjilerinin tedavisinde antihistaminikler ön plandadır. Bunun yanı sıra kortizonlu damlalar, anti inflamatuar etkili damlalar kullanılır. Zaman zaman soğuk kompres uygulaması, bazen de tablet olarak antihistamink kullanmak gerekmektedir" ifadelerini kullandı.
GÖZ ALERJİLERİNİ NASIL AZALTABİLİRİZ?
Yaz aylarında güneş gözlüğü takmanın kısmen koruyucu olabileceğini belirten Kargül, sözlerine şöyle devam etti:
"Alerjilerinin yoğun olduğu dönemde kişilerin kullanıyorlarsa kontakt lenslerine ara vermeleri tercih edilmelidir. Gözleri kaşımak veya ovuşturmaktan kaçınılmalıdır. Uzun süre gözü kaşımak veya ovuşturmak gözün yapısında kalıcı hasar bırakabilir.Herhangi bir ilaç, kimyasal madde ile temasdan sonra el hijyenine dikkat edilmesi gerekmektedir. Göz alerjileri ihmal edilmemeli, Göz doktoru tarafından kontrol altına alınmalıdır."