"Erciyes Üniversitesi'nin yürüttüğü çalışmalar sonucu eğer faz 3 aşaması başarılı bir şekilde tamamlanırsa bazı aşıların 2022'de kullanılması gerekiyor." diyen Prof. Dr. Hakan Oğuztürk, sözlerini şöyle sürdürdü; "Koronavirüsle mücadelede elimizdeki en güçlü silah aşı. Mücadelede başarılı olmanın en önemli yolu aşı. 100'e yakın ülkenin tek doz dahi aşı yaptıramadığı süreçte ülkelerin aşı çalışmaları büyük önem taşıyor. Bu nedenle, Sputnik V aşısının ülkemizde üretilecek olması mücadelede elimizi kuvvetlendirecek. Ülkemizde koronavirüsle mücadelede yerli aşı ve dış ülkelerin aşılarının ülkemizde üretilecek olması mücadelemizi kolaylaştıracaktır."
SPUTNİK V AŞISI ÖMÜR BOYU BAĞIŞIKLIK SAĞLIYOR MU?
Prof. Dr. Hakan Oğuztürk , "Sputnik V aşısının ömür boyu bağışıklık sağladığı söyleniyor ancak bu konuda henüz resmi bir veri yok. Koronavirüsle tanışıklığımız bir yıl. Aşılanan kişilerde oluşan antikor ve bağışıklığın ne kadar kaldığını zamanla göreceğiz. Hibrit, mRNA ve inaktif tekniğiyle oluşturulmuş aşıların hiçbirinin ömür boyu bağışıklık sağladığına dair net bir veri yok. Ömür boyu bağışıklık sağlaması pandemiyle mücadelede çok büyük bir katkı sağlayacaktır ancak bunu görebilmemiz için zamana ihtiyacımız var." dedi.
HEM HÜCRESEL HEM HUMORAL ANTİKOR SEVİYESİNİ ARTIRIYOR
Sputnik V aşısının dünyada gündeme gelen ilk aşılardan biri olduğunu belirten Prof. Dr. Hakan Oğuztürk, şöyle konuştu; "Rusya'da da kısa sürede tescillenmişti. Aşının Faz çalışmaları sonucu tıp dergisi The Lancet'te yayınlanmıştı. Sputnik V aşısının kabul edilebilir güvenlik profili olduğu söyleniyordu. Aşı, hem hücresel hem de humoral dediğimiz antikor seviyesinin artmasına yönelik bağışıklık sağladığı biliniyor. Sputnik V aşısı bu nedenle dünyanın birçok ülkesinde ilgi görüyor. Rusya'da bir günde bildirilen pozitif vaka sayısı azaldı bu durum da aşının etkinliğini gösteriyor."
ÖNGÖRÜLEN TARİH 2022'NİN İLK AYLARI...
Prof. Dr. Hakan Oğuztürk, "Bir aşının hızlı üretilebilmesi için en önemli etken faz 3 aşamasının tamamlanmasıdır. Ülkemizdeki nüfus itibariyle tüm aşıların üretilmesine ihtiyaç var. 84 milyon kişiden çocukları ve aşılanmayacak grubu çıkarırsak geriye kalan kişilerin tamamının aşılanması için dışa bağımlıyız. Yerli aşının geniş kitlelere uygulanması için öngörülen tarih 2022'nin ilk ayları. Bu nedenle aşıların antikor seviyesi yüksekliğinin 6 ay sonunda düşüşe geçmesi ve yeni aşı ihtiyacının ortaya çıkması nedeniyle elimizde ne kadar çok aşı olursa o kadar avantaj sağlarız." dedi.
İNSAN ADENOVİRÜSÜ BAZINDA OLMASI AVANTAJ MI?
Sputnik V aşısının tekniği hakkında bilgiler veren Prof. Dr. Hakan Oğuztürk, "Sputnik V aşısının insan adenovirüsü bazında olması demek; başka bir virüsün içine koronavirüse ait parçaların konulması ve adenovirüs içerisinde insan vücuduna verilmesi demektir. Bu başarılı bir teknik olması sebebiyle oldukça ilgi görüyor. Ülkemizde de hibrit tekniğiyle aşı çalışmaları devam ediyor. Ülkemizdeki aşıların bazıları da bu yöntemle üretilmek için geliştirme aşamasında." dedi.
İLK İKİ DOZU İNAKTİF AŞI OLANLAR SPUTNİK V AŞI OLABİLİR Mİ?
Prof. Dr. Hakan Oğuztürk, "Koronavirüsle mücadelede aşının tekniği veya menşei önemli değil. Önemli olan ne kadar çok insanın aşılanmasıdır. Siz ilk doz aşınızı inaktif aşı yaptırdıysanız ikinci dozu da inaktif yaptırmak zorundasınız. İki dozu inaktif aşı yaptırdıktan sonra 6 ay sonra vücudunuzdaki antikor seviyesi azalcak. Tekrar aşı uygulaması gerektiğinde farklı kategoriden bir aşı tercih edebilirsiniz. Yani ilk iki douz inaktif aşıdan olup 6 ay sonra hibrit tekniğiyle üretilmiş Sputnik V aşısını olmanızın hiçbir sakıncası yoktur." dedi
ESKİYE YAKIN NORMALLEŞME NE ZAMAN?
Prof. Dr. Hakan Oğuztürk, "Ramazan ayı'nın son iki haftasında vaka sayılarının 20 binlere düştüğünü görürsek kısıtlamalar esnetilecektir. Yaz döneminde aşı uygulamalarının da artmasıyla şu anki kısıtlamalarla devam etmeyeceğimizi düşünüyorum. Eskiye tam anlamıyla ne zaman döneceğimiz aşı uygulamalarına bağlı. Az nüfuslu olan ve nüfusun büyük bölümüne aşı uygulamasını yapan ülkeler normalleşmeye başladı. Yaz aylarında vaka sayılarını düşmesi ve aşı uygulamalarıyla eskiye yakın bir normalleşme göreceğiz." dedi.