Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü'nden Prof. Dr. Nalan Karabayır, 1-7 Nisan Ulusal Kanser Haftasına ilişkin yaptığı önemli açıklamalarda anne sütünün faydalarına dikkati çekti. Prof. Dr. Karabayır, "Anne sütü bebeğin yaşamında, doğumundan sonraki belki de en önemli besin kaynağıdır. Ona yaşamındaki en güzel başlangıcı sağlar. Dünyada her yıl 1 milyondan fazla bebek ve çocuk, anne sütü ile beslenemediği için ishal ve solunum yolu başta olmak üzere enfeksiyonlardan dolayı hayatını kaybediyor. Dünya Sağlık Örgütü yaşamın ilk altı ayında bebeklere tek başına anne sütü verilmesini, sonrasında uygun tamamlayıcı gıdalar ile emzirmenin en az iki yaşına kadar sürdürülmesini öneriyor. Emzirme, çocuklara ve annelerine kısa ve uzun vadeli sağlık ve gelişimsel faydalar sunar" dedi.
"LÖSEMİ VE LENFOMA RİSKİNİ AZALTIYOR"
Prof. Dr. Karabayır, anne sütündeki bazı maddelerin kanser hücrelerinin çoğalmasını engellediğine ilişkin bilimsel çalışmaların olduğunu belirterek, şu bilgileri verdi: "Nitekim hiç emzirilmeyenlere göre özellikle 6 aydan daha uzun süre emzirilen bebeklerin çocukluk çağı lösemi ve lenfoma riskini azalttığı saptandı. Anne sütünün içerdiği çok sayıda immünolojik olarak etkin madde ve kök hücreler ile aktif bağışıklığı geliştirerek lösemiden koruduğu düşünülüyor. Anne sütü ile beslenme anneyi de kanserden korur. Bir yıldan uzun süre emzirmek kadınlarda meme ve yumurtalık kanseri riskini belirgin oranda azaltır. Doğum yapan kadınların dahil edildiği bir çalışmada emzirenlerin emzirmeyenlere göre rahim kanserine yakalanma riski yüzde 11 daha az bulunmuş olup, bu etkinin özellikle emzirme süresi 6-9 ayı aştığında belirgin olduğu saptandı. Sonuç olarak anne sütü bebeğin optimal büyümesini sağlarken içerdiği eşsiz maddelerle bağışıklığı güçlendirmekte, hem bebek hem de anneyi enfeksiyon ve kanserden korumaktadır. Bu nedenle bebeklerin en az 2 yaşına kadar anne sütüyle beslenmesi desteklenmelidir."