Her 8-9 kadından birinde meme kanserinin görüldüğünü anlatan Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Cengiz Ara, "Kadınlarda ölüme neden olan kanserler arasında akciğer kanserinden sonra ikinci sıklıkta meme kanseri gelir. 40 yaşından sonra sıklığı giderek artar. Aile öyküsü BRCA-1 ve BRCA-2 ve P53 geninde mutasyon riski artırır. Anne ve kardeşte meme kanseri varsa yüzde 2 ila 5 ikisinde de varsa yüzde 8 risk artar" diye konuştu.
Beyaz ırkta meme kanseri riskinin yüksek olduğunu anlatan Prof. Dr. Cengiz Ara, "Erken adet görmek ve geç menopoza girmek riski artırır. Doğum yapmamak veya geç doğum yapmak riski artırır. Alkol ve sigara alanlarda risk yüzde 41 artar. Yağlı diyet ve obezite riski artırır. Çocukluk döneminde ve 30 yaş altında radyasyona maruz kalanlarda daha sık görülür" değerlendirmesinde bulundu.
"EGZERSİZ RİSKİ YÜZDE 35-40 AZALTIR"
Meme kanseri belirtilerine dikkat çeken Prof. Dr. Ara, "Kitle, ağrı, meme başında akıntı, memenin dik ve yukarıda görünmesi (forgue belirtisi), meme üzerindeki deride ödem, portakal kabuğu görünümü, deride ülserasyon ve ödem, meme başında retraksiyon (geri çekilme), meme kanserinde ölüm oranını düşürmek ve kaliteli yaşam elde etmenin en iyi yolu erken tanı ve tedavi" diye konuştu.
Ara, emzirme, ilk çocuğun 30 yaş öncesinde doğması, haftada 3 kez egzersiz yapmanın riski yüzde 35-40 azaltacağını anlattı.
"CERRAHİ OPERASYON TEDAVİSİ SONRASI YAPILMALI"
Tümörün büyüklüğüne göre tedaviye karar verildiğini anlatan Prof. Dr. Cengiz Ara, "Modifiye Radikal Mastektomi, Meme Koruyucu Cerrahi, Sentinel Lenf Nodunun sonucuna göre eğer sonuç pozitif ise Axiller disseksiyon yapılmaktadır. Kemoterapi, radyoterapi ve hormon tedavisi yapılmaktadır. Gecikmiş vakalarda ise neoadjuvant kemoterapi (tümörün çapını küçültmek için) ve radyoterapi (ışın tedavisi) tedavisi sonrası cerrahi operasyon yapılmaktadır" dedi.