Öncelikle menopoz bir hastalık değildir. Her sağlıklı kadının belli bir yaştan sonra yumurtlamasının sona ermesi, adet kanamalarının kesilmesi durumudur. Vücudun normal işleyişinin bir parçası olan manopoz hastalık olarak bilinen yanlışlardan biridir.
Menopozun vüdutta rahatsızlık veren etkileri olabilir
Menopoz dönemine girmiş kadınların hormonları değişmeye başladığı için vücutta da belirgin belli değişiklikler olması mümkündür. Örneğin aniden terleme hissi, deride kurumalar, uyku düzeninin bozulması, şiddetli baş ağrıları, sık idrara çıkma veya idrar kaçırma gibi etkileri vücutta görülür. Fiziksel etkilerin dışında psikolojik etkileri de göz ardı edilmemelidir. Ani duygu geçişleri, sinirli davranışlar sıkça görülen duygusal travmalar menopozun bir parçasıdır.
Menopoz döneminde nelere dikkat eidlmeli?
Aşırı kahve ve kafein tüketimi menopozu etkileyen faktörler araındadır. Yeterli ve dengeli beslenme bu dönemde kadınların işlerini daha da kolaylaştırmaktadır. İdeal vücut ağırlığını korumak hem fiziken hem de ruhen zinde kalınmasını sağlar. Kadınlar fiziksel aktivitelere önem verilmeli hareket etmeyi bırakmamalıdır. Menopozun hormonel değişiminin dışında istenmeyen hastalıklara da yol açılmasını önlemek için günlük hareketlere devam edilmelidir.
Beslenmenize dikkat edin
Tuz tüketimini azaltın!
Menopoz dönemindeki kadınların en büyük düşmanı tuz. Tuz tüketimini daha aza indirip bol su içilmesi uzmanlar tarafından tavsiye edilmektedir.
Düzenli sebze meyve tüketimi önemli
Menopoza girmiş ya da girmek üzere olan kadınların en çok dikkat etmeleri gereken şey beslenmeleridir. Düzenli ve kararında sebze meyve tüketimi menopoza girmiş ya da giremek üzere olan kadınlar için çok önemlidir.
Düşük yağlı besinler tercih edin
Fazla yaplı besinler vücudun her yerine zarar verdiği bilenen bir gerçek. Özellikle bu dönemdeki hormonel değişiklikler yaşayan kadınların fazla yağlı beslinlerden uzak durmaları daha az yağlı besinleri tercih etmeleri önerilmektedir.
Menopozda progesteron ve östorojen denilen hormonlar azalmaya başlar. Diyet, egzersiz ve bitkisel desteklerle birlikte bu hormonlar dengede tutulabilir. Östorojen içeren bitkiler ve gıdalar tüketilmelidir. Bu gıdaların başında soya gelir. Keten tohumu, tam tahıllar, elma,rezene ve kereviz gibi gıdalar fitöstorojen bakımından zengin gıdalardır.