İsilik kısaca ter kanallarının tıkanması olarak tarif edilebilir. Deri kanalları aracılığı ile ter bezlerinde üretilen ter salgısını vücut dışına atar. Böylece vücudun ısı dengesi kontrol edilir. Teri deri dışına taşıyan ter kanallarının çeşitli seviyelerde tıkanması ve buna bağlı deri döküntülerinin oluşması isilik olarak adlandırılır.
En sık kimlerde görülür?
İsilik her yaşta görülebilirse de en sık bebeklerde görülür. Özellikle yeni doğanlarda sıktır.Bu durum ter kanallarının tam olgunlaşmamış olması ve daha kolay tıkanabilmesi ile ilişkilidir. Kalın ve sıkı giydirilen , bezi sık değiştirilmeyen bebeklerde daha fazla oluşur. Erişkinlerde ise terlemeye sebep olabilecek beden işinde çalışan, aşırı spor yapan veya fazla kilosu olan kişiler isiliğin en sık rastlandığı gruptur.
Kolaylaştıran faktörler nelerdir?
Çok kalın giyinmek, sıcaklık yayan cihazlara yakın olmak, çok sıcak ve nemli ortamlarda bulunmak terlemeyi artıracağından isilik kolaylaşır. Ayrıca aşırı kiloya bağlı büklüm bölgelerinde sürtünme, kapalı ve havasız kalmaya bağlı isilik daha kolay oluşur . Özellikle yatağa bağımlı kişilerde özellikle sıcak mevsimlerde sırt gibi sürekli yatağa sürtünen ve terleyen bölgelerde daha sık isilik görülür.
Belirtileri nelerdir?
İsilik yayılım alanı yaşa göre farklılık gösterebilir. Bebeklerde daha çok boyun, omuz, yüz ve göğüs gibi bölgelerde görülür. Erişkinlerde ise daha çok derinin birbirine temas ettiği büklüm bölgelerinde (boyun, göğüs altları, koltuk altı, kasıklar ve dirsek iç yüzeyleri, diz arkası vb.) veya giysilerin, yatağın sürtünmeye neden olduğu bölgelerde daha sık görülür.
İsiliğin deride görünür belirtileri ter kanalının tıkanması seviyesine göre değişiklik gösterir.
Miliarya kristalina en hafif formdur ve ter kanalının en yüzeyel kısmının tıkanmasına bağlı oluşur. Bebeklerde daha sık görülür. Yüzeyel içi sıvı dolu ve ya hafif pembe kabarcıklar görülür. Kaşıntı nadirdir.
Miliarya rubra ter kanallarının daha orta seviyede tıkandığı ve terin deri dışına atılamadığı durumdur. Daha çok erişkinlerde görülür. Özellikle etkilenen bölgede kaşınma, batma, yanma benzeri şikayetlerin ön planda olduğu deri renginde veya pembe-kırmızı dağınık kabarıklıklar saptanır.
Miliarya püstülosa en ağır formdur. Tıkanma diğer formlarına göre daha derin bölgede, ter bezine en yakın alandadır. Erişkinlerde sıktır. Yoğun terleme arkasından oluşur. Etkilenen bölgede daha büyük ve daha sert deri renginde veya pembe -kırmızı kabartılar oluşur. Süre uzadıkça üzerine sonradan bakteriler eklenebilir, kabuklanma , akıntı, sızıntı oluşabilir.
Nasıl tedavi edilir?
Hafif isilik durumlarında deriyi serin ve temiz tutmak, aşırı ısınmayı önlemek yeterli olabilir. Derinin soğuması ile genellikle isilik geriler. Deriyi tahriş etmeden alınacak ılık duşlar tedaviye yardımcıdır.
Şidddetli ve ağır isilik formlarında rahatsızlığı gidermek ve muhtemel komplikasyonları önlemek için sürme ya da sistemik ilaç tedavisine ihtiyaç olabilir. Bu durumda tanı ve tedavi için doktora başvurmak gereklidir.
Korunmak münkün mudur?
Terleme kontrolü isiliği önlemenin ilk aşamasıdır. Bu amaçla yaşanılan ortamın sıcaklığının düzenlenmesi özellikle sıcak mevsimlerde bebek ve çocukların aşırı kalın ve tahriş etmeyen pamuklu giysiler giymesi çok önemlidir. Erişkin ve özellikle kilo fazlası olanların sürtünen bölgeleri koruması ve kuru tutması isilik oluşumunu önler. Ayrıca derinin temiz tutulması, gözeneklerin ağzının tıkanmaması ve bu amaçla tahriş etmeyen ürünlerle ılık duşların alınması koruyucu tedbirler arasında sayılabilir.
Sonuç olarak isilik her yaşta görülebilen çok yaygın bir deri problemidir. Yaşanılan ortamın sıcaklığının düzenlenmesi ve derinin bazı tedbirler alınarak korunması ile isiliği önlemek mümkündür. Ağır formlarda komplikasyonları önlemek için mutlaka doktora başvurmak gereklidir