Yemek borusu kanseri, her yaştan insanda görülebilecek ve doğru tedavi edilememesi takdirde ölümcül sonuçlar doğurabilecek bir hastalıktır. Bir hastalığa kalıtsal (veya genetik) yatkınlık, bir kişinin belirli bir hastalıkla ilişkili bir gen veya genlere sahip olması, ancak çevresel veya immünolojik olanlar gibi başka faktörler bulunmadıkça hastalığın gelişmemesidir. Peki, Yemek borusu kanseri belirtileri nelerdir? Yemek borusu kanseri nasıl oluşur, tedavisi var mıdır? İşte detaylar…
Yemek borusu boğazdan mideye kadar uzanan uzun, kaslı bir tüptür. Yemek borusu, yiyeceği tüpten aşağıya ve mideye taşımak için büzüşen birçok kas katmanından oluşur. Özofagus sfinkteri adı verilen özel bir kas, gıda ve sıvıların yemek borusundan mideye geçmesine izin vermek için açılan bir kapak işlevi görür.
Yemek borusu kanseri, özofagus dokusunda anormal hücreler kontrolden çıktığında ortaya çıkar. Sonunda hücreler, tümör adı verilen bir kütle oluşturur. İki ana yemek borusu kanseri türü vardır:
Skuamöz hücreli karsinom, özofagusu tutan hücrelerde (skuamöz hücreler olarak adlandırılır) başlar. Bu kanser genellikle yemek borusunun üst ve orta kısmını etkiler.
Adenokarsinom, yutmaya yardımcı olan mukus üreten dokuda gelişir. Genelde yemek borusunun alt kısmında görülür.
ABD'de skuamöz hücreli karsinom oranları düşmekte, adenokarsinom oranları artmaktadır.
Yemek borusu kanseri yaygın değildir, ancak dünyadaki en yaygın 10 kanser arasında yer almaktadır. Bu tür kanserlerin yeni vakalarının sayısı, ABD'deki 100.000 kişi başına yaklaşık 4.2'dir. Yeni vakaların sayısının, 15.850 kişide tahmin edilen ölüm sayısı ile 2018'de 17.290 olduğu tahmin edilmektedir.
Bu tür kanser teşhisi konan insanlar için beş yıllık sağkalım oranı, 2008-2014 için% 19.2 idi. Tahminlere göre, ABD'de 2015 yılında yemek borusu kanseri olan yaklaşık 47.284 kişi vardı.
Bu hastalığa yakalanan kişiler tarafından internet üzerinden yemek borusu kanseri ne kadar yaşar sorusu yoğun olarak araştırılsa da buna cevap vermek imkansızdır. Kişinin bu hastalığın hangi evresinde olduğu tedavi sürecindeki etkisi ciddi oranda fazla olduğu bilinmektedir. Ancak yemek kanseri hastalığına sahip kişilere veya herhangi bir hastalık sürecinde kişilere bir yaşam süresi verilemez.
Yemek borusu kanserinin kesin nedeni bilinmemektedir, ancak hastalık için birkaç risk faktörü vardır. Yemek borusu kanseri için risk faktörleri şunları içerir:
Yemek borusu kanseri ilk belirtileri erken evrelerinde belirgin bir şekilde kendini göstermeyebilir. İnsanların ilk fark ettiği belirti yutma zorluğudur. Tümör büyüdükçe, yemek borusunun açılmasını daraltıp yutmayı zorlaştırır ve / veya ağrılı hale getirir. Yemek borusu kanserinin diğer belirtileri arasında şunlar olabilir:
Yemek borusu kanserinin altında yatan kesin nedeni tam olarak anlaşılamamıştır. Birçok kansere, kansere neden olan hücrelerde DNA (deoksiribonükleik asit; genler) zararı neden olur. Bununla birlikte, normal hücrelerin kanserli hale gelmesinin kesin nedeni bilinmemektedir. Büyük olasılıkla, genetik ve çevresel olanlar da dahil olmak üzere birçok faktör, bazı insanlarda yemek borusu kanserinin gelişiminde rol oynamaktadır. Mevcut araştırmalar, vücudun genetik kodunun taşıyıcısı olan DNA'nın anormalliklerinin, hücresel malign dönüşümün temelini oluşturduğunu göstermektedir.
Ailesel yani genetik Yemek borusu kanseri oldukça nadirdir. Bir hastalığa kalıtsal (veya genetik) yatkınlık, bir kişinin belirli bir hastalıkla ilişkili bir gen veya genlere sahip olması, ancak çevresel veya immünolojik olanlar gibi başka faktörler bulunmadıkça hastalığın gelişmemesidir. Yemek borusu kanserinde genetik değişiklikler onkogenleri veya tümör baskılayıcı genleri etkileyebilir. Bu gen değişiklikleri yaşam boyunca kazanılır; miras alınmazlar. Sigara içmek gibi çevresel faktörlere maruz kalmaktan dolayı kazanılırlar veya bilinen hiçbir neden olmadan (kendiliğinden) rastgele ortaya çıkarlar. Bu gen değişiklikleri normalde hücre büyümesini ve bölünmesini düzenleyen sıradan genlerin değiştirilmiş veya eksik versiyonlarıdır. Değişmiş bir onkogen kontrol dışı büyümeyi (kanseri) destekler. Tümör baskılayıcı genler normalde hücrelerin büyümesini sınırlandırır veya durdurur. Tümör baskılayıcı genler değiştirildiğinde (mutasyona uğradı), hücreler çılgınca çoğalabilir (çoğalabilir) ve kansere neden olabilir. Normal gen bulunduğunda kanserin gelişmesini engelliyor görünmektedir.