PARMAKLARDA HİSSİZLİK, GECE KRAMPLARI, ELDE GÜÇSÜZLÜK VE GİDEREK ARTAN AĞRILAR…
Özellikle çok fazla bilgisayar ve mause kullanımına bağlı olarak görülen karpal tünel ve tetik parmak sorunlarının parmaklarda hissizlik, gece krampları, elde güçsüzlük ve giderek artan ağrılar gibi günlük hayatı etkileyen belirtilerle kendini gösterdiğini belirten Op. Dr. Evrim Uçkunkaya, "Bu sorunların tedavisinde ilk olarak ilaç, dinlendirme atelleri ve soğutma gibi yöntemler uygulanır. İlerleyen aşamalarda ise cerrahi yöntemler ile hastanın sıkıntılarına çözüm olacak operasyonları gerçekleştiriyoruz. Bu aşamaya gelinmemesi için, kişiler teknolojik cihazları kullanırken belli zaman aralıklarında ellerin dinlendirmeli ve el jimnastiği yapmalılar.'' diyor.
ELLERDE VE VÜCUTTA AŞIRI TERLEME, DİŞ SIKMA VE MİGRENE BOTOKS İLE HIZLI ÇÖZÜM!
İş hayatının yarattığı ağır stresin çalışanları aşırı terleme, migren ve diş sıkma sorunları ile karşı karşıya getirebildiğini aktaran Op. Dr Evrim Uçkunkaya, "Ağırlıklı olarak el, ayak ve koltuk altı bölgelerinde kendini gösteren aşırı terleme problemi, ileri aşamalarda çalışanlarda özgüven kaybı ve tokalaşamama gibi iletişim sorunları yaratabiliyor. Bu durum çalışanların, sunum yapma ve toplantı yönetimi performansını olumsuz etkiliyor. Aşırı strese bağlı olarak yaşanan diş sıkma, çene ve dişlerde ağrıya sebep oluyor. İlerleyen aşamalarda dişte mine kaybına ve çene sorunlarına neden olarak, estetik açıdan da hoş olmayan görüntüler yaratabiliyor. Tüm bu sorunlar, botoks ile basit ve hızlı bir şekilde çözüme ulaştırılabiliyor.'' diyor.
CEP TELEFONU YAŞLANMAYI HIZLANDIRIYOR!
Bilgisayar, tablet ve cep telefonlarından yayılan zararlı ışınların cildin altındaki koruyucu mineral yapıyı bozarak yaşlanmayı hızlandırdığına dikkat çeken Op. Dr Evrim Uçkunkaya, ''Teknolojik cihazlardan yayılan dalgalar, cildin ışıltısının kaybolmasına ve lekelenmelere neden oluyor. Bu sorunları nem aşıları, PRP Uygulamaları, dermapen ve anti aging için yapılan lazer uygulamalarıyla kalıcı olarak ortadan kaldırabiliyoruz. Uygulamalar sayesinde cildin derinliklerine ulaşıp, cilt hücrelerini yeniden aktive ederek, cildin kalınlaşıp sıkılaştırılmasını sağlayabiliyoruz.'' diye belirtiyor.
KLİMANIN ETKİLERİNE KARŞI CİLDİNİZİ NEMLENDİRİCİLERLE DESTEKLEYİN
Ofis ortamında klimadan yayılan mikroorganizmaların sağlıksız bir çalışma ortamına zemin hazırladığına dikkat çeken Op. Dr Evrim Uçkunkaya, ''Sürekli klimaya maruz kalmak cilt kuruluğuna sebep olabiliyor. Klimanın havayı kurutucu etkisi, cildin nem kaybederek kurumasını sağlıyor. Bu durumun olumsuz etkilerini en aza indirmek için öncelikli olarak cilt temizliğine önem verilmesini, nemlendirici ve C vitamini içeren antioksidan kremlerle cildin desteklenmesini öneriyorum.'' Diyor.
"KÜÇÜK ENERJİ SANTRALLERİ" İLE CİLDİNİZİ CANLANDIRIN!
Gün içerisinde karbonhidrat ve yağ içeren abur cuburlar yerine, doğru enerji kaynağı içeren sağlıklı besinler tüketilmesi gerektiğinin altını çizen Op. Dr Evrim Uçkunkaya, "Küçük Enerji Santralleri" olarak tanımladığımız fındık, ceviz, badem, yer fıstığı, kaju gibi hücre dostu besinler, doğru enerji kaynağı sağlayarak açlık hissinin yok edilmesi açısından çok önemli faydalar sunuyor. Çok sayıda vitamin, demir, çinko ve magnezyum gibi mineralleri içeren kabuklu yemişlerin çiğ ve kavrulmamış şekilde tüketilmesi, hücrelerin sağlıklı bir şekilde yenilenmesini, cildin parlak ve canlı olmasını da destekliyor. Gün içinde bol su tüketilmesi de sindirimi ve metabolizmayı hızlandırarak cilt kuruluğunun önüne geçiyor. Suyun limon, salatalık ve nane gibi ferahlatıcı sebzeler katılarak aromalandırılması ve bitki çayları tüketilmesi de bu süreci hızlandırıcı bir etki yaratıyor.'' diye belirtiyor.