Kaçış sendromu hastalığının, oldukça nadiren görülen bir hastalık olduğu biliniyor. Şimdiye kadar yalnızca 800 kişide tespit edilmiş olan kaçış sendromu, ani ataklara sebep olan ve ciddi boyutlara ulaştığı takdirde hastaların yardım almasını gerektiren bir sağlık problemi. Uzun yıllar boyunca herhangi bir belirti göstermeden sinsice varlık gösteren bu hastalık, tanısı konulan hastalardan seneler sonra kendini göstererek yaşam standartlarını ciddi düzeyde düşürecek kadar etkili olabilir. Kaçış sendromu nedir sorusu bu şekilde yanıt bulurken hastalığa ilişkin kaçış sendromu belirtileri nelerdir, nasıl bir hastalıktır gibi detaylara dair soruları da yanıtlamaya çalıştık.
Belirsiz periyotlarda tekrarlayan krizler ve benzeri belirtiler ile kendini gösteren, ciddi ataklara sebep olan ciddi bir hastalık olan kaçış sendromu, kılcal damarlardaki bazı elementler ile sıvının hızlı bir şekilde damar dışına difüzyon olması sebebiyle ortaya çıkar. Söz konusu difüzyonun sebebine ilişkin net bir yorum yapılamazken hastalığın belirtileri vücudun çeşitli yerlerinde meydana gelen şişlikler, tansiyonun ani bir şekilde düşmesi şeklindedir. Söz konusu belirtilerin hafife alınamayacak düzeyde bir şok tablosu ortaya çıkarması dolayısıyla hastalığa ciddiyetle yaklaşılması önemlidir.
Kaçış sendromu tanısı koyulan kişilerin büyük bir çoğunluğunda uzun yıllar boyunca bir belirti görülmez. Sebebi saptanamayan şekilde ortaya çıkan ataklar, hastalığın en önemli belirtisidir. Söz konusu ataklardan önce gribal enfeksiyon ve benzeri hastalıkların ortaya çıkışına da rastlanabilir. Hastalığın en aktif olduğu zaman aralığında rastlanan yaygın belirtiler aşağıdaki gibi listelenebilir:
Kaçış sendromuna neden olan etkenler henüz net olarak ortaya çıkarılamamıştır. Fakat dünya genelinde hastaların yaşam öykülerine yönelik elde edilen bilgiler neticesinde hastalığın genetik olmadığı bilgisine ulaşılmıştır. Fakat birtakım tetikleyici durumların kaçış sendromunu meydana getirebileceği gerekçesi ile aşağıdaki hususlara dikkat edilmesi gerekiyor: