Dt. Beleçoğlu, sağlıklı diş etlerinin nasıl olması gerektiğini ve diş hastalığı belirtilerini şöyle sıraladı:
"Renk olarak pembe veya gül kurusu rengi olarak ifade edilir. Sıkı bir yapıya sahiptir. Portakal kabuğu tarzı pütürlü bir yapısı vardır. Bıçak sırtı diyebileceğimiz keskin bir sonlanması vardır. Doğru fırçalama esnasında kanama oluşmaz. Diş dokularını sarar, dişlere sağlamlık verir.
Diş eti hastalığının belirtileri; her yaşta, herkeste görülebilir. Erken teşhis ve tedavi başarının anahtarıdır. Eğer bu belirtilerden kendinizde bulunduğunu düşünüyorsanız bir an önce bir diş hekimine muayene olmanızı tavsiye ederim. Fırçalama, diş ipi uygulaması, sert gıdalarda oluşan diş eti kanaması (Sigara içen kişilerde kanlanma baskılandığı için fark edilemeyebilir.)
Şiş, kırmızı - mor renkli ve hassas diş etleri. Dişlere sıkı olarak bağlanmamış hareketli diş etleri. Diş eti çekilmeleri ve kök yüzeyindeki açılmalar. Apse ve iltihap akıntıları. Ağız kokusu. Bazen bu problemlerin çözümü içi profesyonel bir temizlik ve iyi bir ağız bakımı yeterli olabilmektedir. Problemin miktarı ve ciddiyeti ağız içi muayene ve röntgen analizleri sonucu daha da netleşecektir. Derin, temizlenemez cep varsa küretaj, kök yüzeyi düzeltme işlemi planlanabilir. Daha temizlenebilir bir alan oluşumu, diş etlerinin dişe sıkı yapışmasını sağlamak için uygulanır. Sadece ilaçlarla tedavi edilecek bir hastalık değildir ve mekanik temizlik şarttır."
Rutin olarak ortalama 6 ayda bir kontrolün tavsiye edildiğini ifade eden Dt. Beleçoğlu, "Bu sayede oluşabilecek problemler erken teşhis ve tedaviler ile önlenir. Eğer diş etleri kırmızı, şiş, kanamalı ise veya çekilmeler, büyümeler izleniyorsa, kök yüzeyinin açılmasına bağlı ciddi hassasiyet varsa dişlerde işlerde uzama, sallanma, diş etlerinde apse, ağız kokusu gibi durumlar artık daha da gecikmeden tedavi gerektirmektedir. Aksi takdirde diş kayıpları kaçınılmazdır" açıklamalarında bulundu.