Her yıl Mayıs ayının ilk cumartesi günü Dünya Ankilozan Spondilit Günü olarak kutlanıyor. "Türkiye'de her 200 kişiden birinde görülen ve halk arasında omurgayı tutan iltihaplı romatizma olarak bilinen Ankilozan Spondilit (AS), genelde bel fıtığı ile karıştırılan bir hastalık" diyen Çukurova Üniversitesi Balcalı Hastanesi Romatoloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Süleyman Özbek, Ankilozan Spondilit hakkındaki sorularımızı cevaplandırdı…
Ankilozan Spondilit nedir? Ankilozan Spondilit, esas olarak omurgayı ve omurganın son kısmı ile leğen kemikleri arasında yer alan sakroiliyak eklemleri etkileyen inflamatuvar (iltihaplı) bir romatizmadır. Uzun süreli inflamasyon sonucunda bel, sırt, boyun ve kalçanın arka kısımlarında ağrı ve tutukluk ortaya çıkar. İlerleyen dönemlerde, bazen kamburluk ve omurgada kalıcı hareket kısıtlılığı gelişebilir.
AS'nin nedenleri nelerdir? Ankilozan Spondilit'in bilinen özel bir nedeni yoktur ancak genetik faktörler rol oynamaktadır. AS'li çoğu hastada HLA-B27 geni bulunmaktadır. Ancak, AS'nin ortaya çıkması için mutlaka HLA-B27 genini taşımak gerekmez. AS'ye genetik olarak yatkın kişilerde çevresel bir faktörün (örneğin bir midebağırsak enfeksiyonu) tetikleyici etkisiyle bağışıklık sisteminin normalden fazla çalışması ve vücudun kendisine zarar vermesi sonucunda hastalık ortaya çıkabilmektedir.
AS, sık görülen bir hastalık mıdır? AS, en sık görülen romatizmal hastalıklar arasında yer alır. Ülkemizde her bin kişiden 5'inin AS hastası olduğu tahmin edilmektedir.
Kimlerde görülür? AS belirtilerinin başlangıcı 15-40 yaşları arasındadır. Ancak hastalık daha küçük çocuklarda veya 40 yaş üstünde de görülebilir. Erkeklerde, kadınlara göre daha sık (en fazla 2-3 kat) görülür. Genetik olarak yatkınlığı ve aile öyküsü olan kişilerde daha sık görülür.
AS nasıl tedavi edilir? AS tedavisinde amaç, ağrıyı ve sertliği azaltmak, şekil bozukluklarını önlemek ve hastanın normal aktivitelerine devam etmesini sağlamaktır. Ömür boyu devam eden ve tamamen iyileşmesi mümkün olmayan bir hastalık olsa da varolan tedavi seçenekleri ve düzenli egzersizlerle çoğu hastada iyi bir yaşam kalitesi sağlanır.
ADANA ARKEOLOJİ MÜZESİ'NDE DANS ETTİLER
'Hareket Özgürlüktür' projesi ile ne amaçlandı?
'Hareket Özgürlüktür' adlı projeyi benim öncülüğümde ve UCB Pharma'nın desteğiyle geçtiğimiz yıl hayata geçirdik. Bu proje ile erken teşhis ve tedavinin önemine dikkat çekmeyi amaçladık. Hastalığın erken teşhisi ile hastaların normal hayatlarına dönebilecekleri mesajını topluma ulaştırmaya çalıştık. Tedavi süreçleri devam eden 6 AS hastası, partnerleriyle Adana Arkeoloji Müzesi'nin tarihi atmosferinde bir dans gösterisi yaptı. Bu yıl, projeye ek olarak bir farkındalık videosu da hazırladık.