Son 47 yılın en sıcak yaz günlerinin etkisini hissedenlerin başında şüphesiz ki hamilelik dönemi yaz mevsimine denk gelen anne adayları geliyor. Gebelik nedeniyle hormonlardaki değişimler ve yükselen vücut ısıları, sıcak havanın da etkisiyle anne adayına zor günler yaşatabiliyor. Bahçeci Fulya Tüp Bebek Merkezi'nden Kadın Hastalıkları ve Tüp Bebek Uzmanı Op. Dr. Burçak Erzik, gerekli ölçüde sıvı alımının bu süreçte çok önemli olduğunu vurgulayarak, anne adaylarına şu önerilerde bulundu:
HER GÜN 3 LİTRE SU İÇİLMELİ
Gebeliğin her evresinde özellikle de yaz mevsiminde yeterli miktarda sıvı alımı çok önemli. Sıcak aylarda günlük tüketilmesi gereken su miktarı ise en az 3 litre. Sıvı alımındaki yetersizlik bulantılarda artma, düşük tansiyon ve buna bağlı halsizlik, baş ağrısı, idrar yolu enfeksiyonları gibi sıkça görülen şikayetlere sebep oluyor. Hatta gebeliğin ilk üç ayında düşük tehdidi ve son üç ayında erken doğum gibi ciddi gebelik komplikasyonlarına yol açabiliyor.
Yüksek tansiyon problemi olmadığı sürece terlemeye bağlı mineral kayıplarını engellemek için mineralli su veya günde bir adet maden suyu tüketilmesi faydalı olur. Serinlemek amaçlı posalı taze sıkılmış meyve suyu da az miktarlarda olmak kaydı ile tercih edilebilir. Yüksek kalorili, şekerli, suni tatlandırıcılı hazır içeceklerden kaçınmak gerekir. Sıcak içeceklerden günde iki-üç bardak açık çay, bir fincan kahve, bir fincan ödem atıcı ve metabolizma hızlandırıcı etkileri olan yeşil çay içilebilir.
ÜÇ ANA ÖĞÜN YAPILMALI
Hamileliği yaz aylarına denk gelen anne adaylarının özellikle hafif bir beslenme şekli tercih etmesi öneriliyor. Bu dönemi en sağlıklı şekilde geçirmek isteyen hamilelerin 3 ana öğünü atlamaması gerekir. Yemek tercihleri proteini yüksek gıdalar, vitamin- posa açısından zengin sebzeler ve enerji ihtiyacını karşılayacak kadar az miktarda karbonhidrat ve yağ içermeli. Hayvansal protein kaynağı olarak et, süt ürünleri ve yumurta, bitkisel protein kaynakları ise kuru baklagiller ve kuruyemişler dengeli bir şekilde öğünlerde tüketilmeli.
HAMUR İŞİ YOK!
Özellikle sıcak yaz günlerinde tatlı ve hamur işi gibi seçenekler yerine bir avuç kuruyemiş, bir kase meyve-yoğurt-yulaf karışımı ya da bir porsiyon posalı meyve tercih edilmeli. Meyvelerden glisemik indeksi yüksek yani kan şekerimizi hızlı yükselten karpuz, kavun, incir, üzüm gibi yaz meyvelerinden uzak durmaya özen göstermeli.
Unutmamak gerekir ki meyvenin yanında tüketilen yoğurt, peynir, süt kandaki şeker dalgalanmalarını engeller ve hızlı acıkmayı önler. Bununla birlikte kırmızı yaz meyveleri antioksidan özellikleri nedeniyle tüketilmelidir. Elma, armut, şeftali, kayısı, kırmızı erik, kivi zengin posa içerikleri nedeniyle sindirim sistemine dostturlar. Bu sayede kabızlık, hemoroid gelişimini engellerler.
Güneş ışığı, besinlerle birlikte alınan D vitamininin aktif hale dönüşmesi için gereklidir. Ancak anne adaylarının bu gerçeğe rağmen sıcak yaz günlerinde ve özellikle öğle saatlerinde dışarıya çıkmaktan kaçınması, vücut ısısını düşürmek için sıkça duş almaları öneriliyor. Sokağa çıkmadan önce özellikle yüksek koruma faktörlü kremler kullanılması gerekli.
RİSKE ATMAYAN SPORLAR YAPIN
Kilo artışını kontrol altına almak, vücut zindeliğini korumak ve doğuma hazırlık amacıyla gebelerin egzersiz yapmaları önemlidir. Tıbbi olarak doktorunuz aksini belirtmediği sürece gebeliğinizin tamamında yürüyüş, yüzme ve 12. haftanızdan doğuma kadar yoga ile pilates yapabilirsiniz.
Havuz ve deniz suyu temiz olmalı, yüzme sonrası duş alınmalı ve ıslak mayo ile beklenmemelidir. Egzersiz öncesi-sonrası duş almak vücut ısısının düşürülmesi ve spor yaparken zinde olunması için faydalı olacaktır. Yine egzersiz öncesi en az iki saat yemek yenmemeli, sonrasında sıvı tüketilerek dinlenilmelidir.
TUZ TÜKETİMİ SINIRLANDIRILMALI
Ödemden korunmak için tuz tüketiminin sınırlandırılması gerekli. Uzun saatler ayakta kalmak, hareketsiz oturmak ve hızlı kilo alımı, ödemi arttırır. Gebeler uyanık oldukları her saat başı hareket etmeli, oturur pozisyonda iken ayaklarının altına bir basamak ile yükseltici koymalıdır.
UZUN SEYAHAT GEREKTİREN YORUCU TATİLLERİ BİR SÜRE UNUTUN
Gebeliğin
ilk 28 haftasında herhangi bir sağlık sorunu yaşanmıyorsa hatta her şey çok olağan ilerliyorsa 34. haftaya kadar yolculuk yapılabilir. Tatile gitmeden önce hekiminize kontrole gitmeniz ve her şeyin yolunda olduğundan emin olmanız hem sizi hem de doktorunuzu rahatlatacaktır. Gebeler için tatil bolca dinlenmeli, vücuda yararlı kazanımlar yapılacak bir period olmalıdır. Bu nedenle çok aktiviteli, uzun seyahat gerektiren yorucu tatiller tercih edilmemelidir. Yolculuk sırasında ister uçak ister karayolu olsun saat başı hareket etmek gereklidir. Yüzmek, güvenli saatlerde güneşlenmek, yürüyüş yapmak ve iyi beslenmek hem bedensel hem de ruhsal açıdan anne adaylarını rahatlatır. Tatil yerlerinde gıda zehirlenmeleri özellikle gebelerde sık rastlanan bir durumdur. Bundan kaçınmak için açıkta uzun süre beklemiş tüm gıdalardan uzak durulmalıdır. Son bir not da tatil planınızı yaparken yakınınızda kolaylıkla ulaşabileceğiniz, kapsamlı bir sağlık kuruluşunun olmasında her zaman fayda vardır