Hastalığın nedeniyle ilgili olarak yıllardır birçok teorinin ortaya atıldığına dikkat çeken, Prof. Dr. Yusuf Ziya Erzin, "Bunlardan bazılarının rafine şeker tüketimi, pastörize süt içilmesi ve besinlerin dondurulması olarak belirtilmekte ancak hastalığın nedeninin bu kadar basit olmadığı ve genetik altyapının hastalıkta önemli rol oynadığı düşünülmekte ve sonuç olarak bilim adamları bireysel genetik, bağışıklık sistemi ile çevrenin bir araya gelerek İBH'ya neden olduğuna inanmaktadırlar" dedi.
"ÇOCUKLUK ÇAĞINDA DA GÖRÜLEBİLİR"
İBH'nın en dikkat çekici belirtileri arasında karın ağrısı, ishal, kanlı dışkılama, yüksek ateş, ağrılı bağırsak hareketleri ve kilo kaybına ek olarak bel ağrısı, eklem ağrıları, göz ve cilt ile ilgili bağırsak dışı yakınmaların da yer aldığını belirten Prof. Dr. Erzin, 15 ve 35 yaşları arası, İBH gelişimi riskinin en yaygın olduğu yaş aralığı olduğunu kaydetti. Prof. Dr. Erzin sözlerine şöyle devam etti: "Bununla birlikte, 3 yaş civarındaki çocuklara da bu hastalığın teşhisi konulmaktadır. Teşhisin arttığı bir diğer yaş aralığı da 50-55 yaş aralığıdır".