Hava ısınmaya, güneş yüzünü göstermeye başladı. Önümüzdeki dört ay boyunca deniz ve güneşten faydalanacağız. Ancak her şeyin fazlasının zararlı olduğunu da unutmamak gerekir. Liv Hospital Beslenme ve Diyet Uzmanı Serap Güzel, yaz beslenmesi hakkında dikkat edilmesi gerekenleri anlattı:
Yaz mevsiminde beslenmenin en önemli kısmı, vücudun sıvı dengesini korumaktır. Sıcak havada terle kaybedilen sıvıyı yerine koyarak vücudu dehidrasyondan yani susuz kalmaktan kurtarırız.
BOL SIVI ALIN
Su bizim için hayati
önem taşır ve bunun için
günde 2.5-3 litreye kadar su
tüketilmelidir. Çay ve kahve
ya da kolalı içecekler
kafein
içerdiği için su
yerine geçmez,
hatta ne kadar
çok tüketilirse
vücut o kadar su
kaybeder. Bunlar
yerine yazın
ayran, kefir, bitki
çayı, süt ve taze
meyve ile yapılan
soğuk içecekler
tercih edilmelidir.
Güneşe fazlaca maruz
kaldığımız yaz dönemi cilt
kuruyarak nem kaybeder,
bu da cildin çabuk yaşlanmasına
neden olur. Beslenme
bütün organlarımızı etkilediği
gibi cildimiz için de
çok önemlidir. Cilt için yine
nemi koruyan sudur.
AKDENİZ TİPİ BESLENİN
Bunun dışında bol
sebze ve meyve tüketimi cilt
için ihtiyacımız olan vitaminleri
sağlar. Güneşte kalınan
dönem boyunca antioksidan
içeriği yüksek besinleri
tüketmek cilt sağlığı için,
hatta ilerde olası cilt kanseri
için önlemdir.
Bol sebze, meyve, zeytinyağı,
tam tahıllı karbonhidratlar,
balık ve kurubaklagil
tüketimi Akdeniz
diyetinin temelidir.
Yaz dönemi kırmızı et
tüketimini azaltmak, yağlı,
kızarmış, hamurlu yemekleri
tüketmemek ve proteini
daha çok balıktan ve baklagillerden
almak, tahıllı
ekmek tüketmek, her
öğünde sebze, salata ve
meyve olmasına dikkat
etmek; hem zindelik
sağlar, hem de birçok
hastalığa karşı koruyucudur.
ZEYTİNYAĞLI YİYİN
Kahvaltıda yenen
domates, taze biber, nane,
maydanoz gibi yeşillikler
bize bol C vitamini sağlar ve
besin desteği olarak almaya
bile gerek kalmaz. Öğle
ve akşam yemeklerinde de
mutlaka bir çeşit zeytinyağlı
sebze ve bol renkli bir salata
olmalıdır.
Yaz meyveleri aslında
bizim için çok önemli ve
farklı işlevleri olan meyvelerdir.
Her gün en az üç-dört porsiyon farklı meyve tüketmeliyiz ki farklı vitaminler ve mineraller alalım. Bir porsiyon meyve pratik olarak avucunuza sığacak kadardır.
İŞTE BOL BOL TÜKETEBİLECEĞİNİZ YAZ MEYVELERİ:
KARPUZ: Yazın en gözde meyvesidir. Bol su içerir, likopen ve beta-karotenden zengindir. Kolesterol ve prostat kanseri için önleyicidir ve kan akımını hızlandırır.
ÇİLEK: En önemli antoksidanlardan C vitamini içerir ve vücut hücrelerini hasara karşı korur. Kanser ve kalp hastalıkları gibi hastalıklara karşı koruyucudur. Cildin yenilenmesinde C vitamini çok önemlidir.
KAYISI: Sarı meyveler A vitamini ve beta-karotenden zengindir. Bunun dışında C vitamini, potasyum ve bol lif içerir. Göz ve kalp sağlığı için önemlidir, ayrıca boşaltım sisteminin düzenli çalışmasını sağlar.
KİRAZ: Kiraz, C vitamini ve bol potasyum içerir. Potasyumu yüksek olduğundan vücutta fazla biriken suyu atmaya yardımcıdır. İçinde buluna kuarsetin kalp hastalıklarına karşı koruyucudur, kolesterol düşürücüdür.
TAZE ÜZÜM: Bol lif, C vitamini ve potasyum içerir. Üzüm çekirdeği zaten bilinen bir antioksidandır.
BUNLARI UNUTMAYIN
Yeşil çay ve beyaz çay günde en fazla iki-üç fincan yeterlidir. Bu çayların antioksidan oranı siyah çaya göre daha yüksektir ama kafein içerdikleri için de istediğimiz kadar tüketebiliriz anlamına gelmez. Aşırı tüketimi (günde beş-altı fincan) fayda sağlayacakken zararlı olabilir; çarpıntı yapar, sinir sistemini uyarır.
Çayı demlerken dikkat: Bir dakikada demlenen çay üç dakika demlenenden yarı yarıya daha az kafein içerir.
Ihlamur, kafein içermediği için daha rahat tüketilebilir. Ancak bazı ilaçların ana maddesi bitkilerdir. Bu yüzden bitki çayları tedavi edici yanları olmasına karşın zıt etkiler de yaratabilir. Bir tedavi alıyorsanız veya hamileyseniz doktorunuza danışmadan bilmediğiniz bitki çaylarını tüketmeyin.
D vitamininin ana kaynağı güneştir; yüzde 80-90 güneş ışınlarından elde edilir. Besinlerden ise düşük miktarda alınır; süt, yoğurt, ekmek ve kahvaltılık tahıllar (D vitamini ile zenginleştirilmiş) başlıca kaynaklardır.
Yağlı balık ve yumurtada doğal olarak D vitamini bulunur. Daha az miktarda et ve peynirde bulunur. Ancak yine de D vitamini için güneş ışınlarına ihtiyaç vardır. El ve yüz bölgesinin yaklaşık 15 dakika kadar güneşlenmesi gerekir.